Bölüm 36

1.3K 93 25
                                    

Orada durmuş, Toprak'ın o huzur verici kokusunu içime çekerken kapının çalmasına lanetler okuyordum. Yani başka her zaman gelebilirsin de neden tam sarılırken gelmek zorundasın ki? Dünyanın yazılı olmayan kanunlarından biri bu ama ilk defa bu kadar sinir bozucu bir şekilde hissetmiştim bu kanunu.

Mecburen kendimi toparladım ve ondan ayrıldım.

"Kapı..."

"Hı?"

"Kapı çalıyor Toprak"

"Haa" dediğimi yeni idrak etmiş gibi hızla çekildi kenara. Kapıyı açmak için bir şey olmamasına rağmen telaşla üstünü başını düzeltmeye çalışıyordu. Bu halleri çok komikti ve yüzümde bir tebessüm oluşmasına neden oluyordu.

Açılan kapıdan içeri giren kişi Masal'dı.

"Abicim."

"Efendim abim?"

"Ders çalışmanız bitti mi?"

Toprak bana yandan bir bakış attı. Sanırım bana soruyordu ama istesem de ders çalışamazdım ki Toprak a kavuşmuşken. Onaylar bir şekilde kafamı aşağı yukarı salladım

"Evet güzelim bitti. Bir şey mi istemiştin?"

"Abi ben acıktım..."

"Acıktın mı?"

"Hıhıı. Yemek yapar mısın?"

"Ah tabi... Yapalım bakalım. O zaman mutfağa haydi."

Toprak'ın arkasından mutfağa doğru gidip sandalyeye oturdum hemen. Ne yapacağını merak ediyordum.

"Bakalım Toprak Bey bizi nasıl doyuracak? "

Gözlerinin içiyle gülerek bana doğru döndü.

"Çağrı Bey ne yemek ister acaba?"

Kıkırdadım.

"Her istediğimi yapabilir misin?"

"Söylemen yeter."

Her istediğimi yapacakmış. O zaman neden biraz muziplik katmıyorum ki olaya? Tepkisini merak ediyorum.

"Ne yemek istediğimi sormuştun. Söyleyeyim mi?"

"Hıhıı"

Kulağına yaklaşarak fısıldadım.

"Seni."

Kulağının dibinde olduğum için yüzünü göremiyordum. Kendimi tekrardan geri çektim ve ona baktım. Gözleri büyümüş, yüzü kıpkırmızı olmuştu. Ben bu kadar utanmaz ve o bu kadar utanırken onunla dalga geçme fırsatını kaçıramazdım tabiki.

"Tabii onu veremem diyorsan başka herhangi bir şey olur."

Bana gözlerini kısarak baktı ve yanımdan çekildi. Cevap verememişti bile. Bu sefer Masal'a döndü.

"Masal sen ne yemek istersin?"

"Şu tavukla yaptığın makarna var ya hani ondan yapar mısınnnn???"

"Pekala... Yapalım bakalım."

"Abi bi de pudinggg"

"Tamamdır."

Toprak önce makarna suyunu koydu ve onu kaynamaya bırakırken dolaptan çıkardığı tavuğu doğramaya başladı. Yerimden kalkıp dolabı açtım. En azından pudingi yapabilirdim. Dolaptan sütü ve puding poşetini çıkarıp sordum.

"Yapayım mı?"

"Yapma, ben yaparım."

"Tamam o zaman yapacağım." Diyerek dolapları karıştıra karıştıra bir tencere buldum. Toprak beni izliyordu bu süre zarfında. Tavuğu unutmuş gibiydi.

"Merak etme tencereyi veya evi falan yakmam. Puding yapabiliyorum." Diyerek güldüm.

"Yoo ondan değil. Yorulmanı istememiştim sadece."

"Bir şey olmaz." Dedim ve pudingi karıştırmaya başladım. Toprak da kendi işine geri dönmüştü.

Yaklaşık 15-20 dakika sonra yemek hazırdı. Birlikte masayı kurduk ve yemeklerimizi yemeye başladık. Eli gerçekten lezzetliydi.

"Bu kadar iyi yemek yaptığını bilmiyordum."

"Çok da iyi sayılmaz da elimden geldiğince işte."

"Sen iyi değilsen ben neyim acaba" diyerek güldüğümde bakışları gözlerimi yakaladı. Dudaklarını kenarı kıvrılmıştı ve gözleri parlıyordu. Eğer gülümsediğini görmesem bile çok rahat ne yaptığını söyleyebilirdim yüz ifadesinden.

"Eminim çok daha iyi şeyler yapabiliyorsundur."

"Hayır kimse benim abim geçemez en güzel o yapar bi kere!"

İkimiz de Masal'ın bu şekilde atlayacağını düşünmemiştik. Birbirimize bakıp gülmeye başladık.

"Çok haklısın Masal. En güzel abin yapıyor." Dediğimde verdiği cevabı asla beklemiyordum.

"Ben hep haklıyım!"

Artık kahkaha atmaya başlamıştık. Bu kız afacandı ama aynı zamanda çok zekiydi.

"Ee yemeklerinizi bitirdiyseniz kaldıralım mı artık?"

Kafamı sallayarak onayladım onu. Masayı toparlamasına yardım ettim ve hemen bitirdik mutfaktaki işleri. Gerçi ben sadece sandalyede oturup onu izlemiştim ama en büyük iş zaten bu değil miydi?

Odasına giderken telefonum çalmaya başladı ve gördüğüm yazıyla kaşlarım çatıldı. Annem asla bu saatte aramazdı beni.

"Alo anne?"

Duyduğum şeyle birlikte telefon elimden düşerken ben de yere yığılıp kalmıştım...

MON AMOUR //boyxboy//textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin