''Hyung!''
Felix bağırdı ve kapıya tekrar vurdu. Okula gideceklerdi ve Chan hala uyuyordu. Felix dayanamadı ve kapıyı açıp içeri adımladı. Uyuyan çocuğa baktı.
''Hyung gelmeyeceksen gelme ama ben okula gidiyorum yani''
Nefesini sıkkınca verdi ve yatan çocuğa yaklaşıp sırtını dürttü. Chan sadece kısa bir inilti bırakıp uyumaya devam etmişti. Felix söylene söylene odadan çıktı ve koridorda duran yerdeki çantasını alıp sırtına atıp mutfağa indi. Annesi işe gidecek olmalıydı, çantasına birkaç meyve koyuyordu. Felix annesine yaklaştı ve yanağından öpüp gülümsedi.
''Günaydın anne''
''Günaydın canım Chan hala uyuyor mu?''
Pes etmiş halde ellerini salladı ve söylendi.
''Artık kaldırmaya çalışmayacağım. Bütün gece Minho'larla beraber içip sızıyor''
Annesi çantasını aldı ve kapıya doğru yürüdü. Bu sırada Felix'te peşinden geliyordu.
''Bırak ne yaparsa yapsın kuzum. Babana söylerim ben uyarır.''
''Anne babamı karıştırma bence pek ilgileneceğini sanmıyorum.''
''Ne o? Üvey oğlu diye bir şey demeyecek mi sanıyorsun? ben sana nasıl annelik yapıyorsam o da bir baba.'' Annesi suratını büzdü ve sonrasında kıkırdadı.
''Olur öyle şeyler zaten baban daha gelmez gibi duruyor''
Felix ayakkabılarını giyip annesini takip etti. Üvey annesiydi kendisi. Bundan beş sene önce babası Chan hyung'un annesiyle evlenmişti. Bu sayede tanışmışlardı. Ama Chan bir tuhaftı, çözemiyordu bir türlü. Eve bazen hiç gelmezdi, hep gezer içerdi. Düşüncelerini kafasından uzaklaştırdı ve annesiyle arabaya bindi.
''Anne ben süreyim istersen''
''Olur aslında araba sende kalsın bugün ben geç geleceğim''
Öne geçen Felix kafasını salladı ve koltuğa oturduğu gibi kemerini bağlayıp aynasını düzeltti. Sarı saçlarını eliyle taradı ve güneş gözlüğünü taktı. Oldukça iyi olduğunu düşündü, müzik açtı ve yola odaklandı.
''Lix önümüzdeki haftalarda babanla diğer eve gidebiliriz''
''Ah neden anne?''
''Baban biraz orada kalmak istiyor ve sanırım işi oraya götürebilir tekrardan''
''Akşam konuşalım bunu anne''
İkisi de aynı üniversiteye gidiyorlardı. Beş sene önce beraber yaşamaya başladıklarında hyung okulunu bırakıp Güney Kore'ye gidip oradaki üniversiteye başlamıştı. Felix üniversiteye geçeceği zaman ise babası Güney Kore'ye yerleşmek istemişti. Hem memleketine dönmek istemiş hem de biraz değişikliğin iyi geleceğine inanmıştı. Aslında Avustralya'da yaşıyorlardı. Felix bu yüzden ilk buraya geldiklerinde dil konusunda sorun yaşamıştı. Abisi pek onun gibi olmasa da o da bir şekilde öğrenmişti Korece.
Arabayı yolun kenarına çekti ve eğilip annesinin onu öpmesine izin verdi Felix. Annesi arabadan inince derin bir nefes verdi ve telefonunu eline aldı. Yakın arkadaş grubundan mesajlar vardı fazlasıyla ve abisinden.
Kakaotalk
bibimbap Jeongin grubu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PINK / CHANLIX (Tamamlandı)
Fanfiction''Felix o senin üvey abin farkındasın değil mi?'' dedi Jisung. Ama Felix sadece ağlayarak ona sarılmaya devam etti. ''Bırakamam ondan çok hoşlanıyorum'' Chanlix // Küfür argo ve 18+ içerik vardır.