-MORSMORDRE- ~Dramione [TAMAMLANDI]

💀4

Draco Hermione'nin yukarı çıkmasıyla masanın üzerine konulmuş sıra sıra fotoğraflara bakıyordu. Hermione'nin süpürgede hareketli bir fotoğrafını görünce gülümsedi. Kızın yüzü öbür fotoğrafların aksine gülüyordu. Saçları uçuşuyordu ve yüzünde gerçekten güller açıyordu.

"Huysuz Lestrange gülüyor ha? Çok ilginç." dedi kendi kendine. Bu esnada Hermione odasına geçmiş ve Lucius'un hediye ettiği süpürgeye binmek için üzerine rahat birşeyler giymişti. Draco'nun hala aşağıda olmamasını umuyordu. Gitmesi ve bir an önce dinlenmeye bakması iyi olacaktı.

Hermione şapkonunu kapattı ve süpürgesini alıp aşağı indi. Merdivenin son basamaklarına geldiğinde hala salonda oturan Draco'yu görmesiyle adımlarını yavaşlattı ve göz devirerek salona ilerledi. Draco asasıyla havada yeşil gümüş şerit ve daireler çizerken Hermione'nin geldiğini duyup kafasını oraya çevirdi.

"Ooo bakıyorum süpürgeyle uçmaya hazırlanmışsın? Hevesini kırmak istemem ama yağmur yağmak üzere. Sırılsıklam olursun."

"İstediğim o zaten aptal. Ayrıca ben bir cadıyım ve kurumam birkaç saniyemi alır...Madem cadılığımla övünmeliyim şimdiden işe seni cadılığımla delirtmekle başlamalıyım."

"Cadılığına ne şüphe..."

"Pardon?"

"Birşey demedim. Aşırı yağışlı havada süpürge mi kullanacaksın? Cidden mi?"

"Süpürgeye binmekten daha çok sevdiğim birşey varsa o da yağmurlu havalarda süpürgeye binmektir." dedi Hermione belli belirsiz bir gülümsemeyle. Draco bunu anında farkedip çaktırmadan gülümsedi.

"Peki... Ben de geliyorum seninle o zaman."

"Bu ayakla mı geleceksin yani? Dedi Hermione meydan okurcasına. "Mümkünatı yok."

"Ayaklarım zaten sabit olacak. Bir problem yok."

"Problem yok ve aynı zamanda süpürgen de yok. Halıyla uçmayı düşünmüyorsun değil mi?"

Draco sinsi sırıtışını tekrar yüzüne yerleştirdi. Asasını ayaklarının dibine doğrulttu ve anında bir Ateş Oku belirdi. Sonra asasını kendine götürmesiyle üzerinde siyah bir gömlek, bol rahat siyah bir pantolon ve siyah bir pelerin belirdi. Draco asasını cebine koyup eldivenlerini düzeltti ve silinmeyen sırıtışıyla Hermione'den gözlerini ayırmadan elini süpürgenin üzerine hizaladı, "Yukarı!" dedi. Süpürge eline ulaşırken Hermione derin bir nefes aldı. Draco meydan okurcasına kıza bakarken aklından geçirdiği şey kızın ne kadar inatçı olduğuydu.

"Sen ve babanın öğrettiği büyüler... İyi peki madem. Pelerinimin ucuna yapışma yeter Gelincik."

"Dilin papuç gibi Lestrange. Çeneni kapatmak için özel bir büyün yok mu senin?"

"Var canım. Seni lanetleyince ukalalığım gidiyor. İstersen deneyebiliriz. Harcayacak çok fazla vaktim var ne de olsa. Ne dersin?" dedi Hermione yaklaşıp asayı Draco'nun boynuna dayarken.

"Almayayım."

Hermione süpürgesini alıp hızlı adımlarla kapıya ilerledi ve bahçeye çıktı. Draco'da hemen arkasında onu takipteydi.

💀★━━━━MORSMORDRE━━━━★💀

"Madem kendine o kadar güveniyorsun, iddiaya var mısın Bayan Asabi?"

"Sadece kazanacağımı bildiğim kavgalara girerim Bay Ukala. Varım." dedi Hermione imalı bir şekilde.

"Eğer ben kazanırsam 1 gün benim istediğim herşeyi asasız ve büyü kullanmadan yapacaksın. Eğer sen kazanırsan ben de aynı şartlarla senin 1 gün istediklerini yapacağım. Yarışta ve cezada hile yapmak yok. Anlaştık mı?"

Hermione baş salladı ve sırıttı. Kafasını önüne çevirdi ve süpürgeyi daha sıkı kavradı, gözlerini kıstı.
"O zaman orman bitiminde yarış da biter Draco. 3 dediğimde. 1...2...3!"

İkili birden süpürgeleriyle havalandılar ve havada hızlı süratle ilerlemeye başladılar. İkisi de yüzlerine çarpan havaya gözlerini görüşlerini engellemeyecek şekilde kısıyorken pelerinleri dalgalanıyor ve yoğun bir ses çıkartıyorlardı. Rüzgar kulaklarında bir uğultu oluşturuyor, her bir dakika yükseklikleri kademe kademe artıyordu.

Hermione inatla biraz daha yükseğe çıkıp Draco'yu sınamak isteyince Draco'da ona ayak uydurmak için onunla aynı yüksekliğe çıktı. Az kalsın bir kuşa çarpıyordu ki son anda süpürgesini dikkatlice sağa kırdı. Bu Hermione'nin kahkaha atmasına sebep olmuştu; ta ki aynı şeyi yaşayana kadar... Hermione son anda hızını alamayıp ağaçların birinin arasına süpürgesiyle daldı.

"HERMİONE!" Draco endişesiyle bağırırken kızın düştüğü ağacın hizasına geldi. Yukarıdan ağaca endişe dolu gözlerle bakarken Hermione ani bir hızla ağacın olduğu yerden yükseğe çıktı.

"Kandırdımmm! Kandırdımmm! Hahahaha!" Hermione bunları tekrarlarken Draco'nun biraz üstünde havada çember çiziyordu. Draco kızın gayet iyi ve sağlıklı olduğunu görünce içinden bir oh çekti ve konuşmasını dinledi.

"Ve kusura bakma Draco, bu yarışı ben kazanacağım! Buradan çok net göremeyeceksin ama...!" Dedi sesinin duyulması için bağırırken. Sonra hızlandı ve kahkahayla ormanın sonuna doğru ilerledi. Draco sırıtıp kendi kendine mırıldandı.

"Göreceğiz bakalım."

Süpürgesine sıkıca tutunduğu gibi anında hızlandı. Ağaçların üstünden, yanlarından büyük bir hırs ve süratle ilerlerken ileride kızı gördü ve bu sefer o bir kahkaha patlattı. Hermione'nin yanından hızlıca sıyrılıp geçerken kafasını hafifçe ona çevirdi. Sesini alaylı bir ifadeye aldı.

"Ormanın bitişinde görüşeceğiz LESTRANGEEE!"

💀★━━━━MORSMORDRE━━━━★💀

Hermione ve Draco ellerinde süpürgelerle Malikaneye yürüyorlardı. Hermione sinirliydi ve konuşmamaya çalışıyordu. Konuşursa patlayacağını ya da Draco'ya bir lanet atacağını çok iyi biliyordu. Yenilmeyi sindirememişti ve adeta burnundan soluyordu.

"Yarın için dinlen Lestrange. Sana çok şey yaptıracağım. Ev cinim olmaya hazır ol."

"Sadece bir günlüğüne. Dua et ayağın yaralı ve acınacak haldesin. Yoksa bilirdim sana yapacağımı. Ama saçma sapan şeyler yaptıracak olursan göreceğin ilk ve son şey bu aşağıladığın asam olur. Bu konuda hiç acımam." dedi asasını çıkarıp göstererek. Draco kahkahayla güldü.

"Merak etme. Sen de eğleneceksin."

"Ne saçmalıyorsun sen?"

"Yarın öğreneceksin. Ne de olsa haftaya Hogwarts'a gidiyoruz. Benimle vakit geçirmenin keyfini çıkar." Draco önden ilerlerken Hermione kendi kendine söylendi.

"Kendini beğenmiş pislik."

Draco sırıtıp ilerlerken sadece kendi duyabileceği kısık bir sesle mırıldandı.

"Bu pislik senin dik kafalılığını çok sevmiş."

.
.
.