14

4.7K 442 333
                                    

Changbin'in Anlatımından;

"Felix?" Beni duyup kafasını kaldırdığında suratında endişeli bir ifade vardı. Yataktan kalkarak yanıma geldi ve kafasını yere eğdi.

"Hyung, arkadaşınla öyle konuştuğum için kızdın mı bana? Gidip özür dileyeceğim, çok kırılmış mıdır?"

Kolundan tutarak durdurdum onu ve sorun yok dercesine gülümsedim. Felix'e karşı iyi olmaya alışmıştım.

"Sorun değil Felix, haketti."

Gülümseyerek arkasını döndü ve pencerenin yanına gitti. O sırada odasına göz atmıştım. Ona aldığım peluşu yatağın, geçen günkü kalplerde yatağının yanındaki komidinin üzerindeydi. Daha ne kadar belli edeceksin Felix?

Yanına adımlayarak onunla dışarıyı seyretmeye başladım. Hava bugün güzeldi, güneşliydi ama bu güneş yakacak derecede değildi.

"Benimle ne konuşacaksın hyung?"

"Akşamı bekle Felix."

Bir şey demesine izin vermeyerek odasından çıktım. Salonda kimse yoktu, gitmiş olmalılardı. Biraz dağılmış olan etrafı topladığım sırada Felix'de gelmişti. Kendi kendine gülerek koltuğa yerleştidiğinde istemdışı ben de gülümsedim. Kafanın içinde neler döndüğünü merak ediyorum Felix.

"Teşekkür ederim hyung."

"Neden?"

"Bana çok iyi davranıyorsun, gerçekten abim olduğunu hissediyorum."

Beni abin gibi hissetme Felix, abiler kardeşlerine farklı gözle bakmazlar. Sana karşı hissettiğim duyguları hissetmezler.

Bir şey demeden kafamı salladım ve televizyonda oynatılan voleybol maçını izlemeye başladım. İlgi alanım değildi aslında ama sıkılmıştım.

"Sen voleybol sevmezsin ki, kızlara mı bakıyorsun hyung?"

Kıskanmış olma düşüncesi beni gülümsetirken onu denemek için kafamı salladım. "Baksana, bacakları ne kadar güzel." Dudaklarını aşağı sarkıtırken bacak bacak üzerine atmıştı. Kendi bacaklarının güzelliğini gözüme sokmak istiyordu.

"Sence de şuradakinin göğüsleri büyük ve güzel değil mi?" Diyerek herhangi birini gösterdim. Açıkçası onlarla ilgilenmiyordum, amacım Felix'in sabrını ölçmekti.

Önce kendi olmayan göğülerine bakmış, sonra iç çekerek omuz silkmişti. "Bilmem ki, onlarla ilgilenmiyorum."

"Erkeklere mi ilgi duyuyorsun yoksa?"

Panikle bacaklarını kendine çekmiş ve daha da küçültmüştü bedenini. "H-hayır, bunu nereden çıkardın? Voleybolcularla ilgilenmiyorum demek istemiştim." İnanmış gibi yaparak önüme döndüm ve kanalı değiştirdim. Bu kadar oyun yeterdi.

Saatler geçiyordu ve biz hala aynı pozisyonda oturuyorduk. Yapacak bir şeyimiz yoktu. O arada telefonuyla oynuyordu ya da açtığım filmi izliyordu. Ben ise onu izliyordum. Şu aralar beni kendine çekmesi normal miydi?

"Hyung, bir şey söyleyebilir miyim?"

"Tabi, be- Felix."

Az kalsın ona bebeğim diyecektim. Ama o böylesine sevimli ve masum dururken kendimi nasıl kontrol edebilirdim ki?

"Ben acıktım."

Hate or Love? | ChangLix ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin