Polisin geldiğini anlamamam uzun sürmedi.Yigit beni kolumdan tutup kaldırdı.
-Özür dilerim.Sana yapacaklarımdan dolayı özür dilerim.
-Şşt dilemene gerek yok aksine biliyor musun çabuk öldür beni ama canımı fazla yakma direkt öldür senden tek bunu istiyorum.
Ne diyordum ben böyle resmen beni öldürmesi için ona plan sunuyordum.Gayet sakindi benim sözlerimden sonra şaşkınca bana baktı.
-Ne dediğinin farkında mısın?
-Ölmek üzereyim ve senden bunu istiyorum çok mu kaybedicek bir şeyim yok.dedim.
Kollarımı bıraktı.Neden böyle bir şey yaptığını anlamadım.Odadan çıktı ve bende arkasından çıktım.Dış kapıya yaklaştığında durdu bana döndü.Elindeki silahı farketmem uzun sürmedi.
-Seni değil Çetin'i öldürücem.
Olduğum yerde donakalmıştım.Sözlerine devam etti
-Sonra kendimi öldürücem.Güneşimi çok beklettim.dedi.
Gözlerim dolmuştu.Bu kadar aşıktı Güneşe.Gözümden yaşların akmasına izin verdim.Hıçkırıklarımın arasından
-Ya..yapma kendine zarar verme.dedim.
Dinlemedi.Ve dış kapıyı açtı.Ve bir uyarı sesi "elindeki silahı hemen bırak."Dikkatlice onu izliyordum ve karşısındaki yalancıyı.Çetin tam karşısında duruyordu.Yiğit Silahı ona doğru tuttu.Çetin şaşkındı.
-Ozan dedi.
-Bana sakın ozan deme o ismi sadece bana güneş diyince seviyordum.Sakın bir daha o isim senin agzından çıkmasın.dedi dişlerini sıkarak.
Çetin arkadan beni görünce "Banu" diye bağırdı.Polisler tekrardan yigiti uyardılar.Ama o dinlemiyordu.Bir de silahın tetiğini çekti bende sesimi çıkarmadan olacakları izliyordum.Çetin'e bakmamaya çalısıyordum.Yüzünü görmek istemiyordum.Ve silah sesi.Bir an çığlık attım ve eğilip başımı dizlerimin arasına alarak ağlamaya devam ettim.Kim vurulmuştu görememiştim.Ardından tekrar bir silah sesi ve benim çıglık sesim.Ellerimle kulaklarımı kapatıp bu anın bitmesini istiyordum.Tek isteğim bu anın hemen bitmesiydi.
-Banu banu kendine gel.dedi.biri beni ve hırpalamaya başladı.
Aniden kendime geldim ve derin bir nefes alarak yatakta doğruldum.Yiğit başımda telaşlı bir sekilde bana bakiyordu.Yine rüya görmüştüm.Derin bir ohh çekip Yiğit'e sarıldım.Bir an şaşırdı.Sonra kollarını bana doladığını hissettim.
-Ne kadar zamandır uyuyorum. dedim.
-Ona ne zamandır baygınım demek daha doğru olur.dedi.
Hayretle ona baktım.
-Dışarıda bekliyorlar.Etrafı sardılar.Ben sana başlıyoruz dediğim an gözlerim karardı.Yarım saatten beri baygınsın. Allahtan dışardakiler eve girmeye kalkmadı.
Birazdan rüyamda gördüğüm herşey gerçek olacaktı.
-Yiğit.dedim ve elini sıktım.Tekrar şaşırdı bana baktı ve bakışlarını elime çevirdi.
- Çabuk öldür beni ama canımı fazla yakma direkt öldür senden tek bunu istiyorum.
-Seni değil onu öldürücem sonra da kendimi.
Tam da baygınken gördüğüm olayı yaşıyordum.Ağlamaya başlamıştım.Bana şaşkın bir şekilde bakmaya devam ediyordu.
-Ne oldu Banu?dedi.
-Baygınken gördüm.Bu dediklerini ve biri ölüyordu galiba ben bilmiyorum ardarda silah sesi duydum iki tane.dedim.
Bu şimdi de gerçek olabilir bak beni düşünme eğer ölürsem mutlu olucam tamam mı Güneşi çok beklettim zaten.dedi.
Bir insan ölmeyi bu kadar neden isteyebilirdi.Gerçekten güneşi sevdiğini bir kez daha anladım.Kapıya doğru yöneldi.Şu an gerçekten dejavu yaşıyordum.Baygınken gördüklerimin hepsi şimdi gerçekleşecekti.
Odadan çıktı ve bende arkasından çıktım.Dış kapıya yaklaştığında durdu bana döndü.Elindeki silahı farketmem uzun sürmedi.Yapacaktı işte önce Çetin'i sonra kendini öldürecekti.
Ve dış kapıyı açtı.Bir uyarı sesi "elindeki silahı hemen bırak."Dikkatlice onu izliyordum ve karşısındaki yalancıyı.Çetin tam karşısında duruyordu.Yiğit Silahı ona doğru tuttu.Çetin şaşkındı.-Ozan dedi.
-Bana sakın ozan deme o ismi sadece bana güneş diyince seviyordum.Sakın bir daha o isim senin agzından çıkmasın.dedi dişlerini sıkarak.
Çetin arkadan beni görünce "Banu" diye bağırdı.Polisler tekrardan yigiti uyardılar.Ama o dinlemiyordu.Bir de silahın tetiğini çekti bende sesimi çıkarmadan olacakları izliyordum.Çetin'e bakmamaya çalısıyordum.Yüzünü görmek istemiyordum.Ve silah sesi.Bir an çığlık attım ve eğilip başımı dizlerimin arasına alarak ağlamaya devam ettim.Kim vurulmuştu görememiştim.Ardından tekrar bir silah sesi ve benim çıglık sesim.Ellerimle kulaklarımı kapatıp bu anın bitmesini istiyordum.Tek isteğim bu anın hemen bitmesiydi.Sonradan neler olacakları bilmek istemiyordum.Burdan kaçıp sıyrılmak hatta eski işsiz hayatıma Çetin'i tanımadığım günlere dönmek istiyordum.Yavaşça ellerimi kulaklarımdan çektim.Silah sesi yoktu.İçeri birinin girdiğini anladım.Ona bakmak için başımı kaldırdım.İçeriye polis girmişti ve yerde baygın bir şekilde yatan Yigit'e yönelmişti.Ona doğru egilip elini boynuna götürdü.Dışarıda bekleyenlere işaret verdi.O an duymak.istemediğim o kelime polisin ağzından çıktı.
-"Ölmüş.""Hayır o ölmeyi hak etmedi."diye sayıklayarak başımı tekrar bacaklarımın arasına gömdüm.Birinin yanıma gelip bana sarıldığını hissettim.Dokunuşundan kim olduğunu anlamıştım.Bu Çetin'di.Yavaşça başımı kaldırıp ona doğru baktım.Kolundaki kanı gördüm.Yüzümü tekrar ona çevirdim.
-Geçti canım merak etme sıyrıkmış öyle dediler.dedi ve bana sarılmak için hamle yaptı.
Kendimi geri çektim.Ona nefretle baktım.
-KEŞKE ONUN YERİNE SEN ÖLSEYDİN.
Bu bölüm biraz daha kısa oldu gibi okullar kapanmadan bitirmeyi düşünüyorum yoksa tatildeyken yazamazsam olmazdı.O yüzden elimden geldiği kadar bölüm atmaya çalışıyorum.Durumları biliyorsunuz.Bu arada sağolsun bazı arkadaşlar mesaj atarak bazılarıda yorum yaparak beğendiklerini söylüyorlar onlara çok teşekkür ediyorum bölümler arasında hala bazı bölümlerin okuyucusu fazla bazılarının az denge yok.Buna bir anlam veremiyorum.Neyse artık sizi seviyorum yorum ve voteler eksik olmasın. :)))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON SÖZÜM
RomanceAniden karşına çıkan biri tarafından tüm hayatı değişen ve bundan asla geri dönüşü olmayacağını anlayan ve her gün her dakika her saniye aklından çıkaramayan iki aşığın hiç beklenmedik anda yaşadığı olaylar ve bir AŞK...Peki bunda kazanan ve kaybed...