30.Bölüm

2.4K 156 139
                                    

Yeni bölümün gelmesi için Oy sınırı +100, yorum sınırı +60'dır. Sınır tamamlandığı an 31.Bölüm gelecektir!

Keyifli okumalar dilerimm!

Hayatımda atlatmam gereken karmaşalar, yol ayrımları, karar vermem gereken zor seçenekler her zaman benimle olmuş, yakamı bırakmamıştı. Tabi bu normal bir hayat yaşadığım zamanlar -melez olduğumu bilmediğim zamanlar- kendini daha az belli ediyordu fakat annem ve babamın benim bir melez olduğum gerçeğini bana açıklayıp, beni eğitim almam için vampir-Kurt okuluna gönderdiği andan beri peşimi bırakmayan bu kötü olaylardan artık bıkmış ve yorulmuştum. Şimdi ise tekrardan karşıma çıkmış olan bu yol ayrımında ben hangisini seçeceğimi bilemiyordum, kimse bilemiyordu.

Esila hala yanımızdaydı, gitmemişti. Daha doğrusu gidememişti. Geçidin büyülü olması Esila'nın güçlerini bastırıp, engellese de o zoru başarıp buraya gelebilmişti. İçimiz Esila'nın gelmesiyle birlikte birazda olsa rahatlamıştı ama o son söylediği sözlerden sonra hepimizin arasında derin bir sessizlik oluşmuş, gözlerimiz bir an olsun kapılardan ayrılmamıştı. Dehşetin tohumları kalbimize ekilmiş ve zaman ilerledikçe giderek daha da filizleniyorken, kimseden nefes alma sesinden başka çıt çıkmıyordu.

Dördümüzün arasında bir kara bulut gibi dönüp dolaşan düşünceler, bizi esir tutmuştu ve sanki zaman o kadar yavaş ilerliyordu ki artık zaman kavramını bile kaybetmiştik. Gerçi Esila yanımıza geldiği zamanın akşam saatleri olduğunu söylemişti ama bunu söyledikten sonra kaç saat geçmişti tahmin bile edemiyordum.

Anna'nın yüksek sesle nefes alıp vermesiyle bakışlarımız ilgiyle onun üzerinde yoğunlaşırken, Anna gözlerini  kapıdan ayırarak toprak duvara sabitledi.

"Artık bir kapı seçmemiz gerekiyor, burada böyle bekleyerek bir ilerleme kaydetmiyoruz."diye söze başlayan Anna'ya katıldığıma dair ufak bir ses çıkarak konuşmaya dahil oldum.

"Anna doğru söylüyor.Böyle düşünerek bir sonuç elde edemeyiz. O kapıların ardında ne olduğunu öğrenebilmemizin tek yolu bu kahrolasıca kapıları açıp, içeri girmemiz." Oturduğum yerde hafifçe doğrulduğumda Austin," O zaman ne duruyoruz, hadi girelim bir tanesine," dedi ve ayağa kalkıp kapıya doğru adımlayacağı sırada, "O kadar kolay değil," diye bir ses yükseldi.

Esila hepimize teker teker bakmış ve sonunda gözlerini Austin'in üzerinde durdurmuştu." Bu iş zannettiğiniz kadar kolay bir iş değil."

Esila, Austin'e uyarak ayağa kalktığında Esila'nın ardından Anna ve bende ayağa kalkıp ikili arasında geçen konuşmayı dinlemeye başladık. Austin sorgulayıcı bir tonda,"Ne demek istiyorsun Esila? Biraz açar mısın?" der demez Esila hiç tereddüt dahi etmeden," Diyorum ki, bu kapılar öyle düşündüğünüz kadar masum değil. Bu kapıların ardında ve sonunda ölüm var. Belki hissedemiyor ya da kokusunu alamıyorsunuz ama ben bu kapıların ardında ölmüş olan varlıkların ruhlarını ve çektikleri acıları hissedebiliyorum. Yani kısacası bu kapıların hepsi ölüme açılan aracı bir kapı."

Damarlarımda kaynayan adrenalin beni ayakta tutuyorken düşünmemek adına her şeyi deniyordum, çünkü eğer şuan Esila'nın dediklerini düşünmeye ve zihnimde tartışmaya başlarsam hissedebileceğim duyguların farkındaydım.

Eğer dördümüzde tek bir kapı seçerek o kapıdan ilerlemeye başlarsak, seçtiğimiz kapının yanlış kapı olması ve yanlış kapıyı seçtiğimiz için de ölme ihtimalimiz çok yüksekti ve bu yüzden hiç düşünmeden aklıma gelen ilk fikri ortaya attım.

"O zaman hepimiz ayrı kapılardan girelim. Bir kapı seçelim ve girelim, zaten üç kapı var. Ben ve Austin tek başımıza, Anna ve Esila'da birlikte giderler." diye ortaya attığım fikirle birlikte kısa süreli bir sessizlik olmuş ve ilk onay Austin'den gelmişti.

Vampir OkuluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin