"Yemek istemediğine emin misin Mert?"
Açıkçası Mert'in Erkan'ın elinden çıkan herhangi bir şeyi yemek istemeyeceği kesindi ama bunu da bu şekilde söyleyecek kadar da kaba biri değildi. Bu yüzden de Bahar'ın sorusunu başını iki yana sallayıp "Aç değilim Bahar" diyerek cevaplayan Mert hemen ardından sehpanın üzerindeki dergiyi alıp sayfalarını karıştırmaya başlamıştı.
Gerçek şu ki o dergi ve içinde yazılanlar zerre kadar umurunda değildi ama dikkatini bir şekilde başka şeylerin üzerinde yoğunlaştırması gerekiyordu çünkü bunu yapmadığı sürece gözleri sürekli Bahar'ın dibinden ayrılmayan Erkan'a takılıyordu. Adam inadına yapar gibi Bahar'a samimi bir dille hitap edip gerek saçlarına gerekse ellerine dokunma fırsatlarını bir an bile olsun kaçırmıyordu. Mert buna daha ne kadar katlanabilirdi bilemiyordu.
Aslında dayanılmaz olan bir diğer şey de Erkan'ın kız isteme ve ardından takılan söz yüzüklerinin videolarını açması olmuştu. Bahar'ın hatırlamasına yardımcı olabileceğini söylese de asıl derdi mutlu oldukları anları göze sokup Bahar'ın güvenini kazanabilmekti çünkü Bahar kendisine hiç olmadığı kadar yabancı davranıyordu. Bu mesafeyi kırmak gerektiğini düşünmüş olmalıydı.
"Bahar bak burada sen kahveleri yaparken kuzenin Çiğdem seni gizli gizli çekiyor ama birazdan seni çektiğini anlayacak ve ne kadar heyecanlı olduğundan bahsetmeye başlayacaksın"
Demek kuzeni Çiğdem oydu. Sempatik ve neşe dolu birine benziyordu. Belli ki iyi de anlaşıyorlardı. Bahar elinde makarna tabağıyla televizyona bakarken Erkan da ona o gün yaşanılanları anlatmaya devam ediyordu ama hiçbiri tanıdık gelmiyordu maalesef.
Bu sırada videodaki Bahar kahveleri fincanlara bölüştürürken bir anda kameraya bakarak gözleri ışıl ışıl bir halde "Beni dinle damat bey!" demiş ve Mert'te ister istemez buruk bakışlı gözlerini televizyona çevirmişti. Bahar ise mutluluğu yüzüne yansımış bir halde damat beye seslenip bir gün bu söylediklerini duyacağı ümidiyle konuşmayı sürdürüyordu.
"Kahvene ne acı ne tuz ne de bol bol şeker koymayacağım merak etme. Yani kız isteme kahveni gönül rahatlığıyla içebilirsin. Kahveni tam da sevdiğin gibi yapacağım çünkü bugünü düşündüğünde sana kötü hisler uyandıran o lezzetsiz kahveyi değil sadece mutlu olduğumuzu hatırlamanı istiyorum. Umarım mutluluğumuz günden güne artarak devam eder. Seni seviyorum Erkan... Ne olur ama ne olur hep benimle kal olur mu? Çünkü ben hep seninle kalacağım"
Bahar bunları söyledikten sonra Erkan'ın kahve fincanına ruj izini bırakmak için bir öpücük kondurup kahvesini doldurmaya başlamış ve hem videoda hem de şu an bu salonda derin bir sessizlik yaşanmıştı. Bu sevgi dolu sözler Bahar'a da Mert'e de çok ağır gelmişti. İkisi de evlilik mevzusu olduğu için ortada bir sevgi olduğunu bir şekilde biliyordu ama bu kadarını da beklememişlerdi. Hele Mert... Bahar'ın her kelimesi kalbini sanki bir ok gibi delip geçmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adın Bahardı (Dizi Tadında/Beklemede)
RomantizmBahar geçirdiği kazanın ardından gözlerini bir hastane odasında açmıştı. Ancak onu kötü bir sürpriz bekliyordu. Genç kız maalesef ki orada olma sebebini de hayatıyla alakalı diğer detayları da hatırlayamıyordu. Üzerinden de ne bir kimlik ne de bir t...