4.BÖLÜM

26.9K 1.9K 657
                                    

Medya: Erez Gündoğdu🤤

Merhaba, biz geldik🧡

Uzun bir bölümle geldim, gönlünüzü alır mı bilmem ama umarım seversiniz.🍂

Sizler için bölüm sonunda bir açıklamam var, okursanız çok sevirim🧡

Ve lütfen yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın olur mu? Sınırımız 570 oy olsun.🍂

Keyifli okumalar🧡

***

Ömür'ün dolgun, sıcak ve tatlı dudakları onunkilerin üstüne bir tüy yumuşaklığıyla konduğunda Erez'in yaptığı ilk şey içinden sıkı bir küfür savurmak oldu. Şu kısacık dokunuşun onda uyandırdığı etki öyle büyüktü ki, daha fazlası için hiç çekinmeden ileri gidebilirdi. Kızın ince belini sarıp onu kendi bedenine yaslamaktan, yumuşak göğüslerinin kendi sert bedeninde ezildiğini hissetmekten ve kokusunun ciğerlerini doldurmasından hoşlanacağından emindi. Aslında bu küçük temastan bile öylesine hoşlanmıştı ki, saydığı tüm bu şeylere bayılacağından emindi.

Hiç beklemediği bu temas karşısında heyecanlı ve şaşkındı, o yapmak istedikleri ve yapamayacakları hakkında omzundaki melek ve şeytanla derin bir tartışma içindeyken Ömür bedenini hafifçe ona yasladı. Aslında bu, Kont'un ona dengesini kaybettirmesinin bir sonucuydu. Genç kızın avuçlarından biri kolunun üst kısmını kavramıştı ve bir diğeri ise göğsünde asılı kalmıştı. Ilık nefesi Erez'in yüzünü bir bahar meltemi gibi yalıyor ve onu her geçen saniye biraz daha savunmasız bırakıyordu. Küçük baş belası kendinin öyle farkında değildi ki, bu Erez'i deli ediyordu.

Erez kızın irice açılan yeşil gözlerinin titrediğini gördüğünde, avcunu onun sırtının ortasına bırakarak kızı tuttu. Baskın ya da sahiplenen bir dokunuştan çok bir yardım eli gibiydi ama Ömür bu temasla birlikte dudaklarını onunkilere sürterek iç çektiğinde ve kirpiklerini kırpıştırarak gözlerini yumduğunda, Erez'in sağ ve sol yanıyla yaptığı tartışmayı şeytan kazandı. Kolunu kızın bedenine doladı ve onu biraz daha kendine çekti. Kız göğsüne küçük, titrek bir kuş gibi sokuldu. Onun bu ürkek, heyecanlı hallerini seyretmek Erez'in zavallı kalbine hiç iyi gelmiyordu. Aptal şey ritimlerini şaşırmış gibi her geçen saniye biraz daha hızlanıyor ve sanki hiç durmaksızın göğsünü yumrukluyordu. Nefesleri hızlanmış ve elektrik mavisi gözlerinin içi koyu bulutlarla dolmuştu. Kasvetli bir gökyüzünü andırıyordu ancak derinlerde bir yerde daha keskin, daha yoğun bir şeyler vardı. Ve tüm bunların kahrolası sebebi kızın dudaklarının onunkilere sadece dokunmasıydı.

Erez içinden yeni bir küfür savurduğunda Ömür yumduğu gözlerini araladı ve çekinerek onunkilere dikerken "Kazayla oldu," diye fısıldadı. Yanakları belki heyecan belki de utançla kıpkırmızıydı ve ne o ne de Erez geri çekildiği için, konuşurken dudaklarını onunkilere sürtmeye devam ediyordu. Havada öyle bir ağırlık vardı ki sanki bir milim geri çekilseler hissettikleri tüm o büyü bozulacaktı. Belki de bu yüzden hala birbirlerine yapışıklardı. "Kont... Kont ayaklarıma dolanınca..."

Kızın tırnaklarının koluna battığını hisseden Erez onun güzel yüzüne kirpiklerinin altından bir bakış atarken başını salladı. "Hı hım..." Ardından kızı biraz daha kendine yasladı. "Biliyorum..."

"Ben... Ben daha önce hiç öpüşmedim." Erez'in gözleri mümkünmüş gibi biraz daha karardığında ve dudaklarından keskin bir nefes döküldüğünde Ömür kekelemeye başladı. "Yani... Şaşırdım. Şaşırdım demek istiyorum, özür dilerim. Kazaydı, ben... Özür dilerim."

Ömür birbiri ardına özürler sıralarken Erez "Hiç mi?" diyerek onun sözünü kesti. Ömür'ü daha net görebilmek için hafifçe geri çekildi ve dudaklarının birbiri ile olan temasını kesti ancak parmakları o buna engel olamadan havalandı ve genç kızın titreyen alt dudağında gezinmeye başladı. "Hiç öpüşmedin mi?"

GÜZ GÜLLERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin