Love Maze/Yoonkook✔

47

Yoongi

Taehyung, Woojin'i hastaneye götüreceğini söylemişti. Onunla konuştuktan sonra hızlıca Jungkook'un yanına gittim. Ne olduğunu bir türlü anlatmıyordu, anlatmadığında daha da endişeleniyordum çünkü gözlerim önünde hıçkıra hıçkıra ağlıyordu, her ne kadar sakinleştirmeye çalışsam da boşa çabaydı.

Önüne gelen saçını nazikçe arkaya attım ve yumuşak bir ses tonuyla konuştum. "Seni eve götürmemi ister misin?"

Hiç düşünmeden reddetti. "H-hayır, tek kalmak i-istemiyorum."

"Ben de seninle beraber geleceğim."

Ayağa kalktım ve onun da kalkması için elini tuttum. Başta diretse de sonra pes edip ayağa kalkmıştı. Beraber el ele bir şekilde kafeden çıkmıştık, onun iç çekişlerini dinleyerek park alanına girmiştik. Arabaya binmesini sağladım ve ben de şoför koltuğuna bindim.

Nasıl davranmalıydım bilmiyordum, olayın nasıl olduğunu öğrenmemiştim. Sadece birden bire Jungkook'un lavabodan gelen yüksek sesiyle ve küfürleriyle oraya gitmiş, o manzaraya şahit olmuştum. Evine geldiğimizde arabayı park etmiştim, ona bir baktığımda ağlamayı kestiğini görmüştüm. Gözüm boynuna kaydığında el izi- dur ne?

"Bu ne Jungkook? O piç senin boğazını mı sıktı?" Gördüğüm şeyle sinirlerim gerilmeye başlamıştı, ne oluyor anasını satayım? Bunların olmasını sağlayacak kadar ne yaşamış olabilirsiniz?

Derin nefesleri arasında konuştu. "Bak, anlatacağım tamam mı? Sadece şu an iyi değilim ve sen bana bunları sorarak hiç yardımcı olmuyorsun."

Elimde değildi, onun zarar gördüğünü görmek sinirimi bozuyordu. İç çekip arabadan indim ve evine girdik. Üstündeki kanlı gömleği çıkarması için düğmelerini açmaya başladım. O ise bana öylece bakıyordu, tepkisizce, bir şey demeden. Gömleğini omzundan sıyırıp kol düğmelerinide açtım ve çıkarmasını sağladım. Hâlâ bana bakmaya devam ettiğini fark ettiğimde gözlerimizi birleştirdim. "Kendin mi giyineceksin yoksa seni giydirmemi mi istersin?"

"Beraber yıkanalım."

Beklemediğim bir şey söylediğinde afallamıştım. "Yanımda yedek kıyafet yok."

Elini yanağıma yerleştirdi ve dudaklarıma bir öpücük bahşetti. "Ben veririm."

Şu an o kadar masum gelmiştiki gözüme, ona sarılmak ve bir daha bırakmamak istiyordum. Onun gibi ellerimi yanaklarına nazikçe yerleştirip dudaklarımızı birleştirdim. Yavaş bir tempoda, saflıkla öpüşürken dudaklarımızın arasına sızan tuzlu suyla onun ağladığını anlamıştım. Bu kadar ağlamana neden olan acın neydi bebeğim? Sabahtan beri ağlaman içimi acıtıyor.

Dudaklarımızı ayırıp gözyaşlarını silmeye başladım. "Hadi banyo yapalım."

~♧~

Su dolu küvete girmiş, üstümüzdeki yorgunluğu atıyorduk. Jungkook sırtını göğsüme yaslamış, saçlarını okşamama izin veriyordu.

Uzun süren sessizliğ bozmak adına konuştum. "Olanlar hakkında konuşmak ister misin? Daha çok ağlamanı istemiyorum."

Bir süre daha sessiz kalmış, cesaretini topladıktan sonra anlatmaya başlamıştı. "Woojin ile birlikte olduğumda 17 yaşımdaydım, aynı okula gidiyorduk. Başlarda gayet iyi bir ilişkimiz vardı ama sonradan bana olan arzusu anormal derecede artmıştı, seks benim için sorun değildi ancak istemediğim zamanlarda, istemediğim yerlerde seks yapıp duruyorduk." İç çekti ve konuşmaya devam etti. "Okuldayken, arkadaşı tarafından tacize uğradım, bunu gördü. Bunu gördü ve bir şey yapmak yerine yanıma gelip sessiz olmam hakkında söyledi. Her ne kadar çırpınıp onlardan kaçmaya çalışsamda ikisi de beni tutuyordu, tam 40 dakika boyunca ikisi tarafından taciz edildim. Orospu çocukları hiçbir şeymişim gibi bir de canımın acıyıp acımadıklarını şakaymışçasına soruyorlardı. 6 ay boyunca toparlanamadım, o piç kurusu yüzünden okulumu ve şehrimi değiştirdim. Busan'dan Seul'a geldim, ne şans ki 2 yıl sonra karşılaştık."

Konuşması bitene kadar tuttuğum nefesim ve diken diken olan tüylerim, konuşmama engel oluyordu. "Ö-özür dilerim. Yaşadıklarını hatırlattığım için özür dilerim Jungkook, tam bir aptalım. Keşke bana önceden anlatsaydın, Woojin'e karşı daha tedbirli olurdum."

"Benim yüzümden işini bozmak istemedim."

Aptal, ne işinden bahsediyorsun? İşi sikeyim, burada senden daha önemli bir şey mi vardı? "Ona dava açacağım."

"Hayır-"

"Senin boğazını sıktı Jungkook, sana tekrardan taciz edebilirdi."

"Yoongi bırakta unutayım. Böyle yaparak geçmişimi unutmama izin vermeyeceksin."

Küvetten çıkıp bornozunu giydi, daha sonrasında bana döndü ve benim de küvetten çıkmamı sağladı. "Bu gece burada kal, beraber uyumak istiyorum."

Bornozumun ipini bağladım ve peşinden gittim. Ağlamıyordu, güçlü durmak istiyordu. Ya da yorgun düşmüştü, sabahtan beri ağlıyordu sonuçta.

Arkasından sarılıp o güzel kokusunu içime çekmeye başladım. "Her ne olursa olsun seninleyim Jungkook, düştüğünde seni kaldıracağım. Bedenlerimiz ayrı olsa da ruhlarımız beraber olacak."