Love Maze/Yoonkook✔

20

Jungkook

Taehyung hızlı bir şekilde ard arda 5 bira içmesinin sonucunda sarhoş olmayı başarmış, Yoongi'nin tahminide böylece gerçekleşmişti. Sürekli benim hakkımda konuşup utanmamı sağlamış, en sonunda uykuya dalmıştı. Saatin gece 1 olmasından kaynaklı ben ve Yoongi hariç herkes uyumaya gitmişti. Genelde geç uyuyan biri olduğum için uykum çabuk gelmezdi.

Oturma odasında, Yoongi ile aynı koltukta oturup bir şeyler izliyorduk. Klimadan gelen ılık hava ve loş ışık yavaştan uykumu getiriyor gibiydi. Ama uyumamalıydım, Yoongi ve Namjoon'un hâlâ neyine iddiaya girdiğini öğrenmemiştim.

Ona döndüm. "Bana hâlâ Namjoon'la girdiğin iddiayı söylemedin."

Saçları dağılmış ve küçük olan gözleri biraz daha küçülmüştü. "Önemli bir şey değil. "

Offladım. "Merak ediyorum ama. Sonuçta benimle ilgili bir konu. "

Yüzünü bana döndürmüştü. Yan yana oturduğumuz için birbirimize yakındık. "Her şeyi bilmek zorunda değilsin. Bu senin hakkında olsa bile."

İçkinin verdiği etkiden mi bilmem ama gözüme daha bir erkeksi gelmişti. "Tamam, seni zorlamayacağım."

Konuyu değiştirdi. "Uyu artık."

Omuz silktim. "Uykum yok."

"O zaman bende uyumayacağım."

Kıkırdadım. "Neden?"

Sessiz kaldı, bende sorgulamadım. Uykusu yoksa uyumazdı.

Dizlerimi kendime çektim ve kollarımı bacaklarıma dolayıp çenemi dizime yasladım. "Biliyor musun, şu an seni öpmek istiyorum, sanırım sarhoş oldum." Dudaklarıma ansızın bir öpücük kondurdu. "Ama istediğim bu kadar saf bir öpücük değildi."

Ellerimi yanaklarına koyup tekrardan dudaklarımızı birleştirdim. Öpüşmemiz devam ederken ellerimi geceliğine indirdim ve düğmesini açmaya başladım. Ancak o beni durdurmuştu.

"Sanırım düzgün düşünemiyorsun. Burda duralım."

"Yoongi-"

Lafımı kesti. "Kes şunu."

Off ne mızıkçı bu da ya. "Sorun birinin duyması mı? O zaman odana gidelim."

İç çekti. "Sadece rahat dur."

Ona dik dik baktım. "Sorun ne? Sanki daha önce yapmamışız gibisin." Aklıma gelen şeyle konuşmaya devam ettim. "Demekki klavye delikanlısından başka bir şey değilmişsin."

Sanırım onu kışkırtmış olmalıyımki bir süre öylece bakmıştı. Ancak sonra kendine gelip konuşmayı akıl edebilmişti. "Ben uyuyorum."

Ayağa kalkıp odasına gideceği zaman mızmızlanmış ve bileğinden tutup geri oturtmuştum. "Tamam ya, gitme hemen. Sıkılıyorum, film izleyelim."

Bayık bayık baktıktan sonra tekrar yanıma oturmuştu. "O zaman odama gidelim. Orası daha rahat. Ama sadece oturacağız."

Son dediği şeye gülüp ayağa kalktım. "Tamam ya~ sende iyice abarttın beni."

Odasına gidip yatağa oturmuş ve laptoptan bir film izlemeye başlamıştık.