𝐃𝐞𝐥𝐢 (𝐉𝐞𝐧𝐤𝐨𝐨𝐤) ✔

♡ 14 ♡

Chaeyoung :

   Uyandığımda Jennie evde yoktu. İlk başta meraklansam da sonra dersi olduğunu hatırladım. Aslında benimde dersim vardı. Gidebilirdim çünkü herhangi bir planım da yoktu.

   Yayıldığım koltuktan kalkıp üzerimi giyinmeye gittim. Üzerime Siyah kazakla kot pantolon giyinip aynadan kendime baktım. Saçlarımın boyası mahvolmuştu. En kısa zamanda şu saçımla da bir ilgilenmeliydim.

   Son rütuşlarımı da tamamladıktan sonra evden çıktım. Derslere çok nadir giriyordum. Bu gidişle çocukluğumdan beri istediğim mesleği edinmek hayal olarak kalacaktı. Çocukları çok çok severdim ve uzun zamandır okul öncesi öğretmeni olmak istiyordum.

   Okula vardığımda saate baktım. Daha dersin başlamasına epey vardı.Bende üzerimdeki kırgınlığı atmak adına biraz kafeterya da oturmaya karar verdim. Kafeteryaya girdiğimde Yuna'yla karşılaşmak beni oldukça sevindirmişti. Tek başına oturduğu masaya ilerleyip karşısına geçtim. Geldiğimi farkettiğinde kafasını bakmakta olduğu telefonundan kaldırdı.

" Chaeyoung iyi ki geldin yoksa burda sıkıntıdan patlayacaktım. "
" Bence de iyi ki karşılaştık tek oturmak istemezdim. "

   Muhabbete tam olarak daldık derken Yuna dalıp gitti. Daldığı yere bakmak için arkamı döndüğümde telefonuyla oynamakta olan bir Jimin gördüm. Yuna'ya geri döndüm.

" Neye daldın sen öyle? "
" Neye dalıcam canım. Yok birşey. "
" Oradan bakınca salak gibi görünüyorum sanırım. "
" Ahh Chaeyoung arkandaki çocuk çok tatlı değil mi? "
" Jimin'i mi kastediyorsun? "
" Ow ismi Jimin mi?  İsmi ne kadar da tatlı öyle. Peki sen nereden tanıyorsun? "
" Komşum olur kendisi. "
" Gerçekten mi? Chaeyoung aramızı yapar mısın? "

   Saatime bir kez daha baktım. Daha on dakikaya yakın zaman vardı.

" Yuna dersim yaklaşıyor sonra bir daha görüşelim olur mu? "
" Peki hoşçakal. "

   Oturduğum yerden kalkıp Yuna'ya hayali bir öpücük göndererek kafeteryadan çıktım. Ağır adımlarla kampüse ilerleyip dersimin olduğu amfiye girdim. Pek kalabalık değildi. Arka sıralardan birine geçip oturdum ve dersin başlamasını bekledim. 

   Ders çıkışında okulun önünde gördüğüm Jaehyun'la yüzümü buruşturdum. Beklediğim gibi yine buraya doğru geliyordu adi. Önümde durup yolumu kesmesiyle ona iğrenerek baktım.

" Çekil önümden Jaehyun. "
" Chaeyoung bak sana değer verdiğim için zor kullanmak istemiyorum. Ama abartıyorsun sanki ha? "
" Jaehyun Jennie'ye o pislikleri yapmasaydın hayal ettiğinden daha güzel bir ilişkimiz olurdu ama şuan sana iğrenme duygusundan başka bir şey besleyemiyorum. "
" O zaman zor kullan diyorsun? "

   Gözlerimi sırıtan o iğrenç surattan  çekip tutmuş olduğu koluma indirdim.

" Bırak kolumu. "
" Sen benim dediklerimi yapmazsan ben de senin dediklerini yapmam kusura bakma prenses. "
" O pis ellerini çek sevgilimin üzerinden seni lanet. "

   Sesin geldiği yöne baktığımda bu tarafa doğru hızla gelen Jimin'i gördüm. Jaehyun'un elini kolumdan çekip Jaehyun'u ittirmişti.

" Bir de sevgili mi yaptın Chaeyoung ?!! "
" Evet bu yüzden ondan uzak dursan iyi
edersin. "

   Jimin birden elimden tutup beni sürüklemeye başladığında şaşkınlığa uğradım. Jaehyun'un arkamızdan ettiği küfürlerin Jimin'i sinirlendirdiğini elimi sıkmasından anlıyordum ama sesimi çıkaramamıştım. Jimin'in sinirlendiğinde bu denli korkunç olmasını hiç tahmin etmiyordum neye sinirlenmişti de acısını benle Jaehyun'undan çıkarıyordu anlamıyordum.