Dudaklarımız ayrıldığında hala tüm bedenim kalbimin hızlı atışları etkisi altındaydı. Her yer suskundu. Kulağımdaki tek ses nefes alışverişlerimizdi. En sonunda Jungkook tapılası gülümsemesini bahşederek elini uzattı.
Uzattığı elini tuttuğumda önce kendisi terasın korkulukları üzerine çıkmış ardından beni de çekmişti. Aşağıya baktığımda her yerin döndüğünü hissedip Jungkook'a daha da yapıştım. Korktuğumu anlamış olacak ki o da eliyle belimi destekliyordu." Jungkook bu çok tehlikeli. "
"Korkuyor musun ? "Kafamı onaylarcasına salladığımda durduğu yerde oturup bacaklarını korkuluk demirlerinin arasından aşağıya sallandırdı. Ardından bende yaptığını yapıp yanına oturdum. En azından az önceki durumdan daha güvenliydi. Yaptığımız çok çılgıncaydı. Ama kesinlikle hayatımın en güzel gecesiydi.
Aşağımızda kalan ışıklarla aydınlanan şehri izlerken aklıma kar küresi geldi. Sanırım şuan vermenin tam sırasıydı. Elimi montumun cebine atıp küreyi çıkardım ve bir süre küreye baktım. Jungkook küreyi farketmiş olmalı ki ne olduğunu sordu. Bedenimi olabildiğince ona çevirip gülümsedim ve suratına baktım.
" Bu senin için Jungkook. Küçük bir hediye ama içindeki ufak heykeller çok dikkatimi çekti ve bana seni hatırlattı. "
Jungkook gözlerini küreden ayırmadan elimden aldı ve küreyi yüzünden silmediği gülümsemeyle izledi. Ardından bana döndü.
" Hayatımda senden sonra aldığım en anlamlı, en değerli hediye. Teşekkür ederim sevgilim. Seni seviyorum. "
Boynuma sarıldığında bende kollarımı sıkıca bedenine doladım ve kokusunu derince aldım nefesime. Elimin üzerine düşen ıslaklıkla gökyüzüne baktım.
Kar yağıyordu...
Jungkook'da kafasını gökyüzüne çevirip sesli bir şekilde güldü ve otuz iki diş bana baktı.
" Jennie sen nasıl bir mucizesin? "
Eğer yılın ilk karıyla kiminle karşılaşırsan kaderinde yazılı olan kişi o olurmuş ve kaderimde sen varsın Jungkook bundan adım gibi eminim...
Jimin :
Evde tek otururken Yoongi Eunchae'nin geldiğini duyar duymaz bizim eve ışınlanmıştı.
" Hadi karşı komşuya ziyarete gidelim Jimin. "
" Olmaz hyung. "
" Ya niye ama benim minik Eunchae'm orda. "
" O zaman sen git. "
" Sen neden gelmiyorsun? "
" İşte. "Chaeyoung'la O günden sonra karşılaşmak istemiyordum. Ama Yoongi geldiğinden beri - bir buçuk saattir - 'gidelim gidelim gidelim' diye tutturuyordu. En sonunda yapacağını yapıp beni kucağına aldı.
" Yha bıraksana manyak herif. "
Yumrukladığım omzunun deli gibi acıdığını biliyordum ama ses etmiyordu.
" Seni Jungkook'a şikayet edeceğim. "
Evden çıkıp karşı evin kapısını çaldığında beni yere bırakmıştı. Tam koşarak eve geri dönmeyi planlamışken kapı Chaeyoung tarafından açıldı. Önce şaşkınlıkla baksa da sonradan suratında gülümseme oluştu. Sincap suratlı şey.
" Hoşgeldiniz buyrun. "
Kapıyı tamamen açarak bizi buyur etti. İçeri geçer geçmez Eunchae tiz çığlıyığla Yoongi'nin boynuna atladı. Ardından Yoongi Eunchae'yi kucağından indirmeden koltuğa oturdu. Utanmasalar herkesin önünde ön sevişme yaşayacaklardı. Gerçi utandıklarını da sanmıyordum.
![](https://img.wattpad.com/cover/247154277-288-k91090.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐃𝐞𝐥𝐢 (𝐉𝐞𝐧𝐤𝐨𝐨𝐤) ✔
FanficHerkesin dilinde deli diye bilinen Jennie Jungkook'un kalbiyle arınacaktı tüm izlerinden.. * Kitaptaki saçma olayları, yazım yanlışlarını vs. düzeltmeye üşeniyorum. Mazur görün. Başlangıç : 15 Mayıs 2020 Bitiş : 31 Aralık 2020