23. Bölüm Dudaklar

7.7K 525 753
                                    

Merhabalarrrr♥️

Hayalet okuyuculara buradan selam olsun👻 Oy vermek zor değil. Yıldızı basmanız yeterli 🤭
Sınır 270 bu sefer kararlıyım eğer sınır geçilmezse yeni bölüm atmam 😉
Keyifli okumalar olsun🤗

Yılmaz yüzünü avuçladığı kadının çekimine girmişti ama onu kendisine getiren şey ise kulaklarında yankılanan Cihangir’in sesi olmuştu. Hızla ellerini çekti ve bir adım geriye atarak kadına baktı. Şaşkınlıkla bakan kadın gözlerini dahi kırpmadan ona bakarken ikilinin sessizliğini bozan şey kapı olmuştu. Hilal başını kapıya çevirdiğinde Yılmaz ise çoktan gidip kapıyı açmıştı.
Evin yardımcısı Seher yemek için Yılmaz’ı babasının çağırdığını söyleyip gittiğinde ona bir kez olsun bakmayan adam odadan çıkıp gitmişti. Hilal kalktığı koltuğa tekrar otururken elleriyle yüzünü kapattı. Az önce olanlar da neyin nesiydi böyle! Halsizliği geçmiş değildi zor da olsa ayağa kalkıp üzerini değiştirip yatağını kurdu. Gözleri kapanırken yaşadığı her şeyi unutturan uykuya daldı.

Yılmaz sofrada doğru dürüst ne konuşmuş ne de yemek yemişti. Önüne konulan çayı eline aldığında babası konuşmuştu.

“Oğlum kulağıma bir şeyler geldi Hilal hakkında. İşin aslı nedir?”

Bardağındaki sıcak çaydan bir yudum içen Yılmaz bu konu hakkında bir şey söylemeyecekti. Hilal’e söz vermişti.

“Ne duydun baba?”

Sesini sakin tutmaya çalışsa bile sesi kızgınlık doluydu.

Analığı eve gelmiş, ahlaksız demiş. Hilal birisiyle mi görüşü...”

Yılmaz elindeki bardağı sehpanın üzerine bıraktığı gibi ayaklandı. Babasının dediğine öfkelenirken istemsizce sesini yüksetti.

Ağzınızdan çıkanları bir tartın konuşun! Analığı olacak kadının tek derdi ortalığı karıştırmak. Bu konu bir kez daha ne konuşulsun ne de ima edilsin! Allah rahatlık versin.”

Yılmaz o gece Hilal’in korkudan onu aradığındaki sesini asla unutamazdı. Kapıyı açtığında kollarına atlayışını da.
Odanın kapısını hızla açtığında Hilal’i uyurken buldu. Kapıyı yavaşça kapatıp dolaba doğru yürüdü.
Banyoda işini bitiren Yılmaz yatağına uzanmış olanları düşünürken daha fazla uykuya direnememişti.
Koluna değen el ile uyanan Yılmaz yattığı yerden doğrulduğunda ona korkuyla bakan Hilal’i görünce uykulu hali uçup gitmişti.

“Ne oldu?”

Hilal dudaklarını dişlediğinde Yılmaz içinde yükselen hisle dağılmamak için gözlerini çekti.

“Yanında... uyuyabilir miyim?”

Sıkıla sıkıla sorusunu soran Hilal yine göz ucuyla odanın içine bakmış cevap beklediği adamın örtüyü kaldırıp gelmesini söylemesiyle yatağa uzandı. Yılmaz’a doğru dönük bir şekilde uzanırken sessizce mırıldandı.

“Teşekkür ederim.”

Yılmaz yatağında uzanmış gözlerine baktığı kadına her seferinde yenildiğinde inanamıyordu. Cevap vermedi sadece kadını izledi. Balkon kapısı açıktı ve bir an sonra duydukları sesle Hilal korkuyla ona yaklaşmıştı. Kadının aldığı nefesler boynuna çarparken Yılmaz hiç iyi değildi. Yutkunmak bile işkence olurken Hilal’i uzaklaştırması gerekiyordu. Koluna dokunup bakmasını sağladı. Yüzleri birbirlerine haddinden fazla yakınken Hilal geriye çekildi ama ses bir kez daha duyulduğunda gözlerini sıkıca yumdu.
Yılmaz yataktan kalkıp kendisine nefes alacak bir alan sağladı. Yoksa Hilal onda akıl bırakacak gibi davranmıyordu. Balkona çıkıp baktığında avluda kedileri gördü. Sesleri çıkaran iki tane yavruydu. Arkasını dönüp içeriye girdiğinde Hilal’i yatakta otururken gördü.

Yüreğimden TutHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin