Chan'ın ruh eşleri için fazla umudu yoktu. Dürüst olmak gerekirse bunun biraz aptalca olduğunu düşünüyordu. Evren neden kiminle olman gerektiğine karar versin ki?
Biriyle göz teması kurduğunda elinde sıcak çikolata ile sokakta yürüyordu. Chan'ın dünyasında, caddenin karşısındaki seninle göz teması kurarken renkli konfetiler patlardı. Ve senin de yüzündeki şaşkın ifadeye bakılırsa sen de farklı bir şey yaşamıyordun. Kalp çarpıntısı ile sana doğru ilerlerken yüzüne bir gülümseme yayılmaya başladı. Belki tüm bu ruh eşi olayları o kadar da kötü değildi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Minho + Komşu
Minho sadece 3 kediye sahipti. Peki market alışverişinden döndüğünde neden oturma odasında 5 kedi vardı? Minho, tüm yiyecekleri yerine koyduktan sonra, yeni kedilere merhaba demek için oturma odasına geri döndü. Hiçbirinin üzerinde tasma yoktu, bu yüzden sahiplerini bulamazdı.
Kapının vurulması onu oturduğu yerden kaldırdı. Kapıyı açtıktan sonra seninle göz teması kurdu, yüzünde biraz paniklemiş bir ifade vardı. Onlar senin kedilerindi. Görünüşe göre açık pencerenden balkonuna atlayıp Minho'nun kapatmayı unutmuş olduğu açık kapıdan içeri girmişlerdi. Minho, seni ve kedilerini daha fazla görebilmek için balkon kapısını daha sık açık bırakmaya özen gösterdi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Changbin + Oda Arkadaşı
Changbin birlikte yaşamak için en iyi kişi olmadığını biliyordu; epey dağınıktı, genellikle sadece bulaşıkları ve çamaşırları, onu yapması için bağırdığında yıkardı ve üzerinde adın yazılı olsa bile buzdolabındaki tüm yiyecekleri yerdi. Seni bazen delirttiğini biliyordu. Bu yüzden sana borcunu ödeyebilmek için haftalık film gecelerini ayarlar ve tüm yiyeceklerin parasını öderdi. Ama bu gece, atmosfer farklıydı. Belki de kalbinin seni her gördüğünde atışını hızlandırmasıyla ilgili olabilirdi. Yorgun olduğunu düşünerek başını okşadı. Başını göğsüne koyduğun zaman, kolları sana sarıldı. İşte o zaman bir şeylerin gerçekten farklı olduğunu anlardı.
