23. Bölüm - "Aşık olduğum kişi sen olmazdın."

488 44 314
                                    

Yorumlarınız ile süslemeniz dileği ile..
Keyifli okumalar.

......

Bazı insanların kaderine yalnızlık öyle bir yazılmıştır ki..
O yalnızlığı hiç bir silginin silmeye gücü yetmez.
M.P

....☕📚....

Minik parmakları ile sarma sarmaya çalışan kızına kapının önünden bakındı ve yanına yaklaşıp yanağından öptü. Zeynep gülerek sardığı sarmayı babasına gösterirken hemen yanında oturan Meva, genç adamı farketmesi ile bakışlarını sardığı sarmaya indirmişti.

Hızla çarpan kalbini dizginlemeye çalışırken yaprağı tutan ellerinin titremesini gizlemeye çalışıyordu.
Zeynep ise sardığı sarmayı babasına uzatarak gülümsedi.

"Aç bakalım ağzını."

Yağız kızının uzattığı sarmayı tek lokmada yerken başını sallayarak onayladı.

"Hayatımda yediğim en güzel sarma."

"Çünkü ben sardım."

Kıkırdayan kızının başını okşadı ve gözlerini genç kızdan tarafa hiç çevirmeden söyleyeceklerine geçti.

"Dışarı çıkıyorum. Bir şey lazım olursa haber edersiniz."

Ağır adımlarla kapıya ilerleyip çıkarken son kez kızına gülümseyerek bakmıştı. Daha sonra dışardaki işlerini halletmek üzere çıkmış, birkaç saat içerisinde de geri dönmüştü. Kızının odasına giderken uyuduğunu görmesi ile geri çıktı ve odasına geçti.

Üzerindeki yorgunluğu atmak için yatağına uzanmış, gözlerini tavana dikmişti. Hayattaki tek neşesi kızıydı. Onun için çabalayıp duruyordu. Birde severek yaptığı mesleği vardı.
Bu şekilde geçen yıllar kendini yorsa da o asla şikayet etmemişti. Her daim annesinin öğrettiği gibi şükretmiş ve dimdik durmuştu.

Tavana diktiği gözleri kapanacak olmuştu ki kapının tıkırtısı ile kendine gelircesine irkildi ve doğrularak 'gel' deyi verdi. İçeri hızla giren kızı dibinde bittiğinde yüzüne yerleştirdiği tebessüm ile saçlarından öptü.

"Meleğim.."

"Baba ne zaman geldin?"

"Yarım saat olmuştur."

"Ben görmedim seni ama."

"Uyuyordun."

"Evet, uyumuştum biraz."

Yağız yanına oturan kızının kucağındaki kitaplara kısa bir göz atıp bakışlarını kızının gözlerine kaldırdı.

"Kitapları nereden aldın?"

"Meva ablamın odasından."

"İzin aldın mı peki?"

"Hayır. Ablam evde yok ki! Dersi varmış ama bana istediğin zaman alabilirsin demişti."

"Yinede habersiz odasına girmen ve kitaplarını alman doğru değil."

"Bir daha olmaz."

Göz kapaklarını kırpıştırarak kitaplara indirdi gözlerini ve gülümseyerek bir tanesini babasına uzattı.

"Baba bu ne kitabı?"

Genç adam uzanıp aldığı kitabın kapağına bakındı ve üzerindeki yazar ismi dikkatini çekti.

HUBBUL VATAN (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin