Lucas'ı ikna etmeyi başarmak kolay olmamıştı. Ancak yapmam gereken şeyi bana anlattığında, korkuyla gözüm dolmuştu.
"Lucas, bunu yapamam! Başka bir çözüm olmalı!"
Bundan bahsetmek bile nefesimin sıkışmasına ve gözlerimin dolmasına sebep oluyordu.
"Seçimini yap Yuqi. Ya yüzleşeceğiz, ya da kaçmaya devam edeceğiz."
Bunu yapabileceğimi sanmıyordum. Benden șeytan Lucas'ın bedenine girdiğinde onu kandırmamı, hemen sonrasında hacı kalbine saplamamı istiyordu.
Onu yok etmeye çalışırken Lucas'a zarar vermek istemiyordum.
"Beni tekrar iyileştireceksin. Sana güveniyorum."
"Yine de sana zarar vermek istemiyorum. Bu korkunç bir şey..."
Ama kahretsin ki şeytandan kaçarak yaşamaya çalışmak da istemiyordum. Çünkü şeytan, nerede olursan olayım bana not ve gül göndermeye devam ediyordu. Hatta bu sefer o siyah gül, günlerdir onunla kaldığım için Lucas'ın evine gelmişti.
Kısacası, kafayı yemek üzereydim. Ancak bu sefer siyah gülün yanında gelen şey not olmamıştı. Bana yine günlüğümü göndermişti. Ve içinde yazanlar benim el yazıma inanılmaz derecede benziyorlardı.
02.12.2020
Kararımı verdim.
03.12.2020
Seytan'a ruhumu teslim edeceğim.
74 Myeongdong-gil
Jung-gu, Seul 04537
Myeong-dong Kilisesi
ㅡㅡㅡㅡㅡㅡㅡㅡㅡㅡㅡㅡ
03.01.2021
Seytan'a ruhumu teslim ettim.
03.02.2021
Seytan'a ruhumu teslim ettim.
03.03.2021
Seytan'a ruhumu teslim ettim.
03.04.2021
Seytan'a ruhumu teslim ettim.
03.05.2021
Seytan'a ruhumu teslim ettim.
03.06.2021
Seytan'a ruhumu teslim ettim.
...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BLACK ROSE ㅍ LuQi
FanfictionYuqi, siyah gül yapraklarıyla dolu tabutun içine uzanmış ve gözlerini kapatmıştı. Tek dileği kurtulmaktı, ve öyle de olmuştu. Yaşadığı değişim, onu farklı bir yaşama sürüklemiști. ㅇㅇㅇ Smut yoktur. Korku hikayesi değildir. Bar ve içki gibi temalar me...
