Hayır. Aslında konuşubilicek duruma gelmişti ama konuşma isteği yoktu. Aniden Tony ve yanında iki doktorla koşarak geldi. Clint geriye çekildi ama Tony öne atıldı ve Parker'ı tuttu. Clint onu geriye çekti. Tony dirensede acıdan kendisini bıraktı. Odadan çıktı.
"Ne oldu orada?"
"Bilmiyorum. Hiç bilmiyorum. Ben- ona şaka yapmak için girdim ama durumu... Sırılsıklamdı, yatağın kenarlarını çok sıkı tutuyordu... dişlerini sıkıyordu. Ben-ben gerçekten bilmiyorum... Tony benim yüzünden olduğunu düşünmiyorsun değil mi"
"Hayır... hayır Clint. Ben sadece... ona ne olduğunu anlayamadım. Ben ben oradayken iyiydi, sadece yorgundu..."Tony daha fazla devam edemeyeceğini hissetdi ve sustu. Sırtını duvara yasladı ve yere oturdu. Başını ellerinin arasına aldı ve beklemeye başladı.
Zaman bir türlü geçmek bilmedi.
"Ne kadar uzun sürebilirdi ki?"
diye geçirdi içinden. Birden kapı açıldı doktor içeriden geldi. Tony konuşmadan konuşmaya başladı:
"Sadece küçük bir atak geçirdi. Panikatak gibi birşey ama iyi, hatta çok iyi. İçeriye girin ve onu yanlız bırakmayın."
Sonra başıyla onayladı ve iki adamın yanından uzaklaştı.
" Ben diğerlerinin yanına gideyim Tony. Onlara haber vereyim. Sen de ne zaman istersen Parker'ın yanına geliriz."
Tony başıyla onayladı ve Parker'ın odasına girdi.
Çocuk boş gözlerle tavana bakıyordu. Tony ise onun yüzünü okumaya çalıştı ama yapamadı. Çocuğun yanına oturdu ve elini sıktı, Parker, Tony'e döndü. Sadece baktı. Ağlamaktan şişmiş boş gözlerle baktı. Hiçbir şey demedi. Sadece öylece izledi. Bir anda gözlerini okuyabiliyordu. Acı çektiğini hissetdi, gözleri öyle diyordu. Yardım istiyordu. Tony ne yapacağını bilemedi. Kendini toparladı ve yatağa oturdu.
"Nasıl hissediyorsun?"
Yine aynı soru ve kendini sorguladı. Nasıl hissedecekti ki? Her tarafı ağrıyordu. Parker sadece omuz silkti. Tony biraz daha yaklaştı.
"Pete... bana ne olduğunu söylemek ister misin?"
Umutsuzca gözlerine baktı. Kahverengi gözler hâlâ onun üstündeydi. Birşey demedi.
"Her ne olduysa bana anlat Pete. Saklarım, çözüm bulmaya çalışırım. Yeterki konuş."
Gözleri dolmuştu.
Parker artık o adamın kim olduğnu biliyordu. Tony'e bakmakla yetindi. Ağzını açıp konuşmak onun acısını attıracağını düşündü. Ne diyecekti? Tony ona öyle bakarken ona gerçekleri söyleyemezdi. Bunu yapamazdı. Bir ailesi olmuştu. Tekrar kaybetmek istemiyordu, bundan sıkılmıştı. Sözünü tutmaya çalışıyordu. Tony konuşmayacağını anlayınca biraz geriye çekildi.
"Evlat. Şimdi diğerleri gelicek senin için sıkıntı olmaz değil mi?"
Pete omuz silkti. Konuşmaktan en kolay böyle kalıyordu. Başka bir şey aklına gelmedi.
Odaya İntikamcıların hepsi birden girdi. Parker'a hiçbir şey olmamış gibi bakıyorlardı. Sadece Parker'ın iyiliğini istedikleri için. Parker onlara, onlarda Parker'a bakıyordu. Clint öne atıldı.
"Hey! Nasıl hissediyorsun?"
Parker bakınmakla yetindi. Birşey demek istemiyordu. Clint durumu anlayınca geriye doğru yürüdü ve yüzünü eydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
1 Beden 2 Farklı Hayat
Short StoryBitti Peter Parker geçmişindeki sorunları unutarak hayatına yeni ve temiz bir sayfa açarak başladı. Ama geçmişindeki sorunlar o sayfaları kirletmek için geri döndü... "Bu beden iki farklı hayata dayanamıyor. İkisinden birinin sonlanması lazım." Bitti