Chapter 10

2.3K 115 8
                                    

Gözlerine baktım. Ama onun gözleri başka bir yere odaklıydı.

Dudaklarıma.

Beni öpecek miydi?

-Try Again-

"Çekilir misiniz? Hasta geçemiyor."
"Size söylüyorum, beyefendi?"
"Hanımefendi?"

Hemşireyi duyunca utançla başımı öne eğdim. Zayn hemen yürümeye başladı. Derin derin nefes alıyordu. Bu kadar yakınken anlamamak imkansızdı.

"Neden onları böldün Elisa? Aşık onlar, dokunma." dedi. Yavaşça kafamı kaldırıp konuşana baktım. Yaşlı bir teyzeydi. O sağa döndüğü için arkamızdan kayboldu. Bizde dışarı çıkmıştık. Zayn beni arabaya bindirirken konuşmadı. Acaba yaptığı harakete pişman mıydı? Ne düşünüyordu çok merak ediyordum. Yine sessizliğini koruyarak o da arabaya bindi. Kamp evimize geri dönerken sessizliği bozmaya çalışıyordum.

"Şey.. Ihmm.." salak salak mırıldanıyordum. Doğru kelimeleri bulmakta zorlanıyordum. Bir bana bir de yola bakıyordu.

"Eehhm," sonunda derin bir nefes aldım.

"Sana... Teşekkür etmem gerek. Beni hastaneye getirdiğin için." Sırıttı.
"Kıymetimi bil işte." ofladım. Gerçekten herşeyin içine ediyordu.

"Zaten getirmek zorundaydın, senin yüzünden düştüm ben. Birde kıymetimi bil diyorsun," güldü. Ama ben devam ettim.

"Kızlar senin hakkında kendini beğenmiş diyordu. Haklılarmış." dedim gözlerimi devirerek. Dediğim şey ilgisini çekmiş olacak ki bu sefer dikkatini bana verdi. Seni pis ukala yavşak çocuk! Kız deyince nasıl bakıyor birde, tüm erkekler aynı.

"Hangi kızlar?" Omuz silktim.

"Sanane?"

"Dedikodu sevmem Anissa, o yüzden." bakışlarımı dışarı çevirdim.

"Ne yapacaksın kızların isimlerini söylesem? Onları yatak listene mi ekleyeceksin?"

"Yatak listem falan yok benim." Kollarımı göğsümde birleştirdim.

"Hah, birde olsaydı!"

"Diyelim ki var, bundan sanane?" Dedi son virajıda dönerken.

"Aynen banane. Ben boş işlerle uğraşmıyorum. Sen gibi."
Sonunda durmuştu. Hemen kapıyı açtım ve beni almasını bekledim. Tekrar beni kucağına aldı ve yavaşça arabanın kapısını kapatıp kilitledi.

"Kapıyı açabilir misin? Anahtar cebimde." dedi. Elimi uzatıp cebini aramaya başladım. Sonunda buldum ve elimi cebine soktum. Anahtarı alıp kapıyı açtım. Koridorda ilerleyerek salona ulaştık. Herkes salondaydı. Ve ellerinde telefon vardı. Endişeli görünüyorlardı.

"Anissa! Nerdesin sen? Tanrım ayağına ne oldu?" Nefes almadan konuşan Cara'ya döndüm.
"Ormanda düştüm. Zayn de beni hastaneye götürdü falan," Herkes başıma toplanmıştı. Malia başıma küçük bir öpücük kondurdu.

"Canın acıyor mu tatlım?" Diye sordu Malia.

"Anissa'yı bilmem ama benim kollarımın kopacağı kesin," diyerek hızlıca döndü ve merdivenleri çıkmaya başladı. Dengesiz yürüyordu.
"Zayn, yavaş. Düşeceğim."
"Sıkı tutun." dedi. Hızlıca kollarımı boynuna sardım o da hızla merdivenleri bitirdi. Odama girdi. Bizim kızlarsa, o kadar ilgiliydiler ki benimle merdivende bırakmışlardı beni.

Yatağıma oturdu. Bende kucağındaydım.

"Zayn şu yatağın örtüsünü aç bende yatayım." ofladı.
"Bir dinleneyim Anissa." tekrar derin bir nefes alıp ben hala kucağındayken örtüyü hızlıca çekti. Tekrar ayağa kalkıp beni yatırdı. Üzerimi örttükten sonra geri çekildi ve dolabıma ilerledi.

Drugs And Passions // zjmHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin