~PARK KOLEJİ~

2.9

Arkamı döndüğümde yoongi'yi gördüm gözleri bayık bakıyordu. Kafasının kenarından akan kan kurumuştu ama bu haliyle bile yakışıklıydı. Hemen ona sarıldım
"Çok korktum"
Dedim

Yoongi kollarını bana sardı.
"Geçti"
Dedi saçlarımla oynarken, ondan ayrılıp ay ışığı vuran yüzüne baktım.
"İyi misin ? Bir yerin acıyor mu ?"
Dedim, elini kafama götürdü.
"Kanıyor. Sana zarar verdi mi o herifler ?"
Hayır anlamında kafamı salladım

Üstündeki montu çıkarıp benim sırtıma koydu. Ağacın yanına oturdu bende yanına oturunca üstündeki gömleğide çıkartıp bacaklarımın üstüne serdi.
"Üşüyeceksin"
Dedim
"Üstümde sweatshirt var bir şey olmaz sen kısa giyinmişsin"
Dedi

Onu tanıdıkça daha çok aşık oldum. Gözlerimi kapatıp kafamı yoongi'nin göğsüne yasladım. Bir süre sonra kendimi uykuya bıraktım.

•••••

Yüzüme vuran güneşle gözlerimi açtım kafamı kaldırıp yoongi'ye baktım. Kollarını sımsıkı bana sarmış bir şekilde uyuyordu. Bir süre onu izledikten sonra kıpırdanınca bende sanki yeni uyanıyormuşum gibi yaptım.

Yoongi'yle göz göze gelince kollarını açıp geri çekildi.
"Ş-şey onlar gelirse diye sıkı tuttum"
Dedi
"Anlıyorum"
Dedim gülerek

Gömleği yerden alıp silkeledim ve ona uzatım alıp giyindikten sonra montu çıkarırken durdurdu.
"O kalsın"
Dedi

Üstelemeden kafamı salladım.
"Gel gidelim"
Dedi, elimi tutup beni peşinden çekiştirmeye başlarken uzun bir süre yürüdükten sonra durdum. Yoongi bana döndü.
"Hadi az kaldı"
Dedi
"Beni bırak git sen"
Dedim

"Jennie film çekmiyoruz"
Dedi gömleği çıkarıp belime bağladı. Belime bağlarken çok yakınlaşmıştık. Bir anda göz göze gelince yoongi duraksadı. O gözlerime bakarken ben onun dudaklarına bakıyordum.

Gelen cesaretle parmak uçlarıma yükselip dudaklarına yapıştım. Başta şaşırdı sonra olayı kavrayınca beni geri itti. Bu morelimi bozmuştu.
"Üzgünüm"
Dedi önümde eğilip beni sırtına aldı.

Beni sevmiyorsa bana neden bu kadar iyi davranıyor ? Sırtından indim belimdeki gömlekle montu çıkarıp ona uzattım aldığında yürümeye başladım.

Biraz yürüdükten sonra çıkışı gördüm. Şuan istediğim tek şey eve gidip duşa girmek ve bağırarak ağlamak.

Onlar gitmişti yoongi'nin arabasına binip kemerimi bağladım. O da bindikten sonra hızla gaza bastı. Yol boyunca ne o konuştu ne de ben, jisoo haklı ben salak bir platoniğim yoongi'ye karşı, o beni sevmiyor!

Uzun bir yoldan sonra benim evime geldik.
"Jennie ben sana hiç o gözle bakmadı-"
"Bana neden güldün o zaman ? Niye bu kadar iyi davranıyorsun ? Neden bana sarıldın ? Neden ? Herkese karşı bu kadar ilgili misin sen ?!"
Diye bağırdım

"Böyle düşüneceğini bilmiyordum"
Dedi
"Ama düşündüm yoongi, merak etme bundan sonra beni görmezsin"
Diyerek arabadan indim. Koşarak eve girdim hızla odama çıkıp herşeyi her yeri dağıtmaya başladım. Elimdeki parfümü aynaya fırlattım.

Saçlarımı çekip yatağın yanına oturdum.
"Ben zengin züppe değilim bir s*rtük de değilim benim de bir kalbim var!"
Dedim, bağırarak ağlamaya başladım.

Şımarık olup herşeyi istememin tek sebebi sevgiye muhtaç olmamdır belki de! Hızla odamın kapısı açıldı içeri bizimkiler girdi. Jimin koşarak yanıma geldi.
"Jennie neler oluyor ? Bu halin ne ?"
Dedi şaşkınca

"Jimin benim de bir kalbim var değil mi ?"
Dedim ağlayarak
"Evet jen senin minnacık temiz çok güzel bir kalbin var"
Dedi yanımıza çöken Taehyung
"Kim üzdü benim catwomen'ımı ?"
Dedi jungkook

Kısaca herşeyi anlattım onlara
"Ne birileri seni taciz mi etti ?!"
Dedi jin oppa
"Yoongi seni sevmiyor muymuş ?"
Dedi Taehyung
"Kim o it herifler !?"
Dedi jimin
"Araban mı bozuldu ?"
Dedi jungkook, herkes sinirle ona döndü.

"Ne hepiniz birini söyledi bana bir tek bu kaldı-"
"Jungkook çeneni kapat!"
Dedi Taehyung
"Üff tamam be"
Jimin bana döndü.

"Jennie seni istemeyecek erkek yok boşver onu"
Dedi jimin
"Sen Rose'yi boş verebilir misin ?"
Dememle etraf sessizleşti.