Mesaj attıktan sonra zaferle gülümsedim. Hiçbir öğretmen öğrencilerine karşı böyle davranmamalıydı. Hele ki böyle davrandığı kişi benim küçük kardeşimse olaya el atmaktan başka bir şey yapamazdım.
Yukhei benim babam öldükten iki yıl sonra annemin başka bir adamla evlenmesiyle aramıza katılmıştı. Ben sekiz yaşındayken doğmuştu. Babası Çinliydi.
Asla onu ve babasını kötü karşılamamıştım. Yukhei gerçek kardeşim olsa ancak bu kadar kardeş olarak benimseyebilirdim sanırım. O benim biriciğimdi ve babası da benim babamdı. Aile olarak gerçekten çok güzel bir aileydik.
"Sen Lucas ile değil miydin ya?" diyerek içeri girdi annem. "Yok, canım sıkıldı ben de kaçtım." dedim telefonumu bırakarak. "Sen küçükken de hep kaçardın zaten derslerden." dedi annem gülüp yanıma oturarak.
"Evet, bununla da gurur duyuyorum. Diğer arkadaşlarım gibi beş yüz bin yıl tıp okuyacağıma bak dansçıyım, aynı zamanda fotoğrafçılık okuyorum. Kötü mü oldu derslerden kaçtığım?"
"Ay, tamam bir şey demedik. Nasıl da hazırcevap, nasıl da anneye cevap vermeye utanmaz."
Gözlerimi devirdim. 23 yaşında koca genç kızdım ama annem hala bana on yaşındaki bir velet gibi davranıyordu.
"Eee, Lucas nasıl derslerde?" diye sordu annem.
"Çocuk mal anne. Sen ne yedin buna hamileyken? Resmen çocuk ders dinlemekten zevk alıyor. Mutlu mutlu dersi dinliyor delireceğim." dediğimde annem güldü. "Eh, ablasına çekmemiş şükürler olsun."
O böyle deyince ona dil çıkardım.
"Ama bir sorun var ki benim bebişim çok masum. Anne görsen hocadan korkuyor safım ya." dedim. Annem anlamamış bir yüz ifadesiyle bana baktığında sinsice gülümsedim. "Ama merak etme, o iş bende. Mükemmel bir çözüm buldum."
"Neler karıştıracaksın yine Lisa?"
"Aaa, anne ben hiç iş falan karıştırır mıyım? Aşk olsun." dediğimde annem tam bir şey diyecekken kapı açıldı ve içeriye deli dolu bir Lucas girdi.
"Noona! Sen gittikten sonra hocanın telefonuna bir mesaj geldi. Ona baktıktan sonra "Lucas, 15. soruyu sen yap." dedi. İnanabiliyor musun? Ben de yaptım. Hoca bana aferin dedi! Sonra soruları çözerken arada bir bana çözmek isteyip istemediğimi de sordu!"
O heyecanlı heyecanlı anlatırken annemle ben onu gülerek izliyorduk.
"Aferin benim akıllı oğluma. Hep böyle devam et sen." dedi annem. Bana anlam dolu bir gülümsemeyle bakıyordu. Sanki teşekkür eder gibi. Ama görevim bu. Kardeşimi koruyup kollayacağım elbet.
Lucas yanıma oturdu ve başını omzuma yatırdı.
"Ama hoca hala gıcık."
Gülümsedim ve elimi saçlarına geçirip karıştırdım.
"Hocalar hep gıcık. Sen derse odaklan."
Başını omzumdan kaldırdı ve yanağıma bir öpücük kondurdu.
"Neyse, ben diğer derse gireceğim şimdi." dedi ve ayağa kalkıp odadan çıktı. Onun arkasından annemle izlerken annem ayağa kalkıp saçlarıma bir öpücük kondurdu. "Benim kızım gerçekten çok iyi bir abla."
O da odadan çıkınca içimde büyük bir mutluluk vardı. Çünkü Lucas mutluydu. O mutluysa her şey iyiydi benim için. Bir de annemin beni övmesi benim azıcık hoşuma gitmiş olabilir.
Onlar gidince hemen telefonumu aldım ve yazdım hocaya.
Ben:
Aferin,
Adam ol böyle.⪥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Math Teacher | Lisk∞k ✔
FanfictionLucas'ın ablası Lisa, karantina yüzünden evde oldukları süre içerisinde Lucas uzaktan eğitimdeyken onu izler ve matematik sorularını bildiği halde cevaplamaya utandığını görür. Çözümü matematik hocası Jeon Jungkook'a yazmakta bulur. Bilinmeyen numar...