Üstüme kalın bir şeyler giydim ve maskemi taktım. Jungkook'u beklemeye koyuldum. Tabi ki beni bu halde gören ev halkı kudurdu. 23 yaşında genç bir kızım. Ne yapmam gerektiğini biliyorum değil mi?
"Neden hazırlandın?" diyerek geldi yanıma Lucas ilk önce. "İşim var, gideceğim." dedim. Bana hesap sorması hoşuma gitmiyordu. Ancak ben ona hesap sorabilirdim çünkü o benden küçüktü.
Ama Lucas her zamanki Lucas'lığını yapıp "Baba! Anne! Ablam bu saatte bir yere gidiyor!" diye beni ispiyonladı ve ardından çok sevgili ailem odama doluştular.
"Nereye böyle?" diye sordu annem. "Hem de bu saatte?" diyerek gerisini getirdi babam. "Bir de kiminle?" diye atladı Lucas da.
"Çok sevgili ailem. Lütfen sakin olur musunuz?" dedim ben de. İçimde çok sinirli olsam da dışıma yansıtmamalıydım. Annem ve babamla zıtlaşırsam hiçbir şey yolunda gitmezdi. Lucas zaten benim kötülüğümün olmasına dünden razı.
"Arkadaşıma gideceğim. Sorun yok." dedim tatlıca. "Bu saatte?" dedi babam. "Evet babacığım ama olay şu ki; nalet Lucas bütün Rus salatasını yediği için-"
"Ben mi yedim!? Tek miydim!? Pis iftiracı!" diye çıkıştı Lucas. "Kes sesini velet." dedim gözlerimi kısıp ona bakarak. "Ben de bunu arkadaşımla paylaştım." dedim hemen sonrasında annemle babama dönüp kocaman gülümseyerek.
"O da ben gelip seni arabamla alayım, bildiğim birkaç açık market var oradan alışveriş yapalım, sonra da bana gidip yaparız, dedi. Ben de kabul ettim." Cümlemin sonunda kocaman gülümsedim.
"Açık marketler vardır da bu saatte açık olanı bulabilir misiniz ki? " diye sordu annem.
"Bilmiyorum, o buluruz dedi." diye yanıtladım ben de. "Bulursunuz da, kimmiş bu arkadaşın?" diye sordu annem. "Eee, arabası olan biri." dedim yine tatlışça gülümseyerek. "Yine de bu saatte olması mı gerekiyordu kızım? Yarın yapamaz mıydınız?" dedi babam."Ya baba ama-"
"Babalarla yağlı yoğurtlu konuşulmaz noona. Tch, ayıp." diye atladı Lucas hemen. Ona bakıp gözlerimi kıstım. "Bu yaptıklarının bir karşılığı olacak biliyorsun değil mi?" O da benim gibi gözlerini kıstı. "Geleceğin varsa göreceğin var."
Bakışlarımı annemle babama tekrardan çevirdim ve kocaman gülümsedim.
"Güvenin bana. Her şey mükemmel olacak. Sadece kızınıza bırakın. Boş yere yaptığınız Lucas gibi aptal değilim." dedim cümlemin sonunda Lucas'a bakarak. Bana dil çıkardı.
"Neyse, tamam. Bugün onda mı kalacaksın?" diye sordu annem. Aslında bunu hiç düşünmemiştim. Olabilirdi, neden olmasın? "Bilmiyorum, ben size haber veriririm." dedim yine tatlıca gülümseyerek.
O sırada da korna sesi duyuldu.
"Hah, geldi. Neyse ben kaçtım." dedim onlara el sallayarak. Lucas hemen cama koştu ve gelenin kim olduğuna baktı. "Ama bu benim ma-" Cümlesinin sonunu getirmemesi için seslice "Sizi çok seviyorum canım ailem!" diye bağırdım ve koşarak dışarı çıktım.
Jungkook tam arabadan inecekken ben arabaya bindim ve "Annemler olayı çakmadan bas gaza öğretmen bozuntusu!" dedim heyecanla.
Uzun zamandır dışarı çıkmıyordum açıkçası. Baya basitleşmişti hayatım. Şimdi olacaklar hayatıma az da olsa aksiyon katabilirdi.
⪥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Math Teacher | Lisk∞k ✔
FanfictionLucas'ın ablası Lisa, karantina yüzünden evde oldukları süre içerisinde Lucas uzaktan eğitimdeyken onu izler ve matematik sorularını bildiği halde cevaplamaya utandığını görür. Çözümü matematik hocası Jeon Jungkook'a yazmakta bulur. Bilinmeyen numar...