|32|

32 26 2
                                    

İyi Okumalar!❤️

"Artık bir çok şey değişmişti.
Teyzem gerçeği öğrenmişti ve Stefan ise şimdilik bizden uzaktaydı.Ölüm bir kereliğine teğet geçmişti ama eninde sonunda bu günden bile daha büyük bir savaşın olacağını hissetmiştim.Korku ve dehşet her yanımı sararken yarından itibaren öl ya da yaşa sürecine gireceğimi biliyordum.

Kalın yorganı bedenime daha sıkı doladım.Bir şekilde bunun olması gerektiğini zaten biliyordum.Korkmak anlamsızdı.

Hava yavaş yavaş daha açık bir renge bürünürken ağırlığımı teyzeme verip uykuya dalmadan önce şanslı olmayı diledim..."

********
Ertesi gün Stefan'dan hiçbir haber alamadık...
Zaman su gibi akıyordu.Garip, buğulu bir sabahtı.Uyandığım da teyzemin çoktan uyanık olduğunu fark etmiştim.Dün gece ki olaylardan bağımsız sohbet etmeye çalıştık.Tabi ki hiçbir işe yaramadı.
Sonra hepimiz aşağı inmiştik.Madison çoktan kahvaltıyı hazırlamıştı.Sanırım evde en erken uyanan o'ydu.Saçlarını tam tepesinde sıkı bir topuzla bağlamıştı.Üstünde gri, kalın, desensiz bir kazak ve kot mavisi paçaları bol bir pantalon vardı.Yüzünde ki yara izlerine dikkatle bakmadım.
Hiçbir şey yapmama izin vermemişti.Ben de sessizce tezgaha yaslanıp herkesin aşağı inmesini bekledim.

Sorunsuz ve sessiz sıradan bir sabah gibi kahvaltı yaptık.
Teyzem yanlarındayken Stefan'dan hiç bahsetmiyorlardı.Bu hoşuma gitmişti.Bir yanım da teyzem diğer yanım da Aissa'yla sessizce kahvaltı ettik.Arada bir Jake'in açtığı tasasız konulara yorum yaptık.
Ama dürüst olmak gerekirse karnımı deşen endişeyle doğru düzgün masa da bile oturamamıştım.Beni endişelendiren Stefan'ın bilinmezliğiydi.Şimdi buraya gelse bile daha az endişeleneceğimi biliyordum.Teyzem tam yanımda olduğu için korkumu gizli tutmaya çalıştım.Benden az şey bilse bile gerginliğini hissediyordum.Masada sessizce diğerleriyle göz göze geldiğim de benim gibi onların da korku ve endişeyle boğuştuğunu görmüştüm.Nerede olduğunu bulup onu yok etmemiz gerekiyordu.Ama bu ağır düşünceler sadece dile döküldüğünde sıradanlaşıyordu.

Nedensizce Aissa sabah iki kere kusmuştu.Yanında görünmez olmaya çalışarak ona yardım ettim.
Midesini bozduğunu söyleyerek bizi yatıştırdı.Ama içimde bir şeyler bir doktora gitse daha iyi olur diye düşünüyordu.Biraz dinlenmek için odasına çekildi.
Kahvaltı yaptıktan sonra pis koktuğumu fark ettim.
İçkinin yarattığı baş ağrısından kurtulmak için kahvaltı da içtiğim iki fincan kahve yavaş yavaş etkisini göstermeye başlamıştı.Sessizce bir ağrı kesici alıp Madison'a banyoyu kullanıp kullanamayacağımı sordum.Bana kendi odasındaki banyoyu hazırladı.Sessiz bir şekilde iki kere yıkandım.

Çıktığım da yatağın üzerinde benim için bırakılmış kıyafetler olduğunu gördüm.Bunlar Aissa'nın olmalıydı.Kıyafetlerin yanında temiz, yeni iç çamaşırları da vardı.Sanırım bunlar da yeniydi.
Utanarak bırakılan şeyleri giyip diğer kıyafetlerimi kirli sepetinde bıraktım.Üzerim de kalın, dayanıklı, gri bir pantalon ve siyah,örgülü biraz bol bir kazak vardı.Ayağıma yeni çorapları geçirip çizmelerimi giyip aşağı indim.Islak saçlarım arkam da yaylanıyordu.

Bir kaç dakika içinde Natasha'nın evi terk ettiğini anladım.Bu benim suçumdu ama yine de kendimi suçlu hissetmiyordum.Çünkü bana düşmanlık yapan o'ydu ben değil.Teyzem ve Haile sessizce film izlerken diğerlerinin olduğu büyük garaja sessizce süzüldüm.Haile gidişimiz fark etti ama teyzem için hiçbir şey söylemedi.

Aissa hariç herkesin olduğu garaja girdim.Herkes bir şeylere yaslanmış hararetle konuşuyorlardı.Jake beni görünce önce hiçbir şey yapmadı.Sonra nezaketten gülümsedi.Sanırım Ronald'a aramda ki ilişki daha önce bana karşı beslediği duygularla zıt düşmüştü.Aramızda ki eski arkadaşlığı istiyordum ama ne yapabilirdim ki.Eğer benden uzak durmak istiyorsa buna engel olamazdım.Derin bir nefes alıp Ronald ve Madison'un arasına doğru yaklaştım.
Ronald sessizce elimi tutarken Andrew konuşmaya devam etti.

⚜KAN KIRMIZI⚜Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin