#13: « Kalbe Dokunmak »

1.5K 145 135
                                    

-13.BÖLÜM-

Namjoon, ıslak saçlarını kurulayıp havluyu bir kenara bıraktı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Namjoon, ıslak saçlarını kurulayıp havluyu bir kenara bıraktı. Alnına düşen kısa saçlarını düzeltirken gülümsüyordu. Aynada gördüğü yeni görüntüsünün hoşuna gitmesi bir yana zihnini meşgul eden anılar yüzünden gülümsüyordu. O anları düşünmek kalbini zorluyor olsa da kendini düşünmekten alamıyordu.

Hafifçe boynunu eğip geçen gecenin bir rüya olmadığını kanıtlayan izlere baktı. Esmer tenine rağmen Seokjin boynuna birçok iz bırakmayı başarmıştı. Parmak uçlarıyla izler üzerinde gezinirken yüzündeki gülümseme daha da büyüyordu. Üzerindeki giysiyi hafifçe aşağı indirip göğsüne baktı Namjoon. İzler boynundan aşağı doğru devam ediyordu. Namjoon, keyifle dudaklarını birbirine bastırdı. Kendi esmer teninde böyle izler kaldıysa Seokjin'in tenindeki izleri merak ediyordu.

Dudaklarından kıkırtı kaçarken, kıyafetini serbest bıraktı. "İyice delirdin, Namjoon," diye mırıldandı yansımasına doğru. Mırıltısına rağmen yüzündeki gülümseyen ifade silinmiyor, daha da büyüyordu.

Namjoon, en son ne zaman bu kadar mutlu, huzur doluydu bilmiyordu. Şimdi belki delirmişti, emin değildi ama bu duyguları daha önce hissetmediğini biliyordu. Kalbi hiçbir zaman birini gördüğü anda hızlanmamıştı, bir gülümseme tüm vücudunu infilak etmemişti, birine bakarken sarılma isteğiyle dolup taşmamıştı. Bunlar sadece Seokjin'le birlikte ortaya çıkıyordu.

Namjoon, kendi kendine gülerken odaya Seokjin'in girdiğini gördü. Seokjin, Namjoon'a bakmadan direkt kendini yatağa bıraktı.

Seokjin, Namjoon'un aksine sabahın ilk saatlerinde uyanmış, saraydan dönen ajusshi'ye yardım etmişti. Tüm gün gizli bahçenin tüm eksik işlerini yapmıştı ve şimdi yorgunluktan bitap düşmüş haldeydi.

Namjoon, Seokjin'in yanına oturup saçlarında gezdirmeye başladı parmaklarını. Parmaklarına bulaşan yumuşaklık huzurlu hissettiriyordu.

"Böyle daha çok uykumu getiriyorsun, Namjoon," diye mırıldandı Seokjin.

Namjoon, ona gülümserken Seokjin, hafifçe gözlerini araladı. Yanı başında durmuş kendisine gülümseyen, şefkatle saçlarında ellerini dolaştıran Namjoon serilmişti gözlerinin önüne. Bu görüntüyü görmek hala mucize gibiydi Seokjin için. O, imkânsız duygular içinde boğulmayı kendini hazırlamışken şimdi Namjoon'un kendine olan hislerini görebiliyordu.

Healer | Namjin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin