#18: « Suikast »

1K 121 71
                                    

-18.Bölüm-

Dışarıdan gelen yüksek bir müzik sesi vardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Dışarıdan gelen yüksek bir müzik sesi vardı. Gözlerinizi kapattığınız anda size huzur verecek bir tınıya sahipti. Namjoon, başka zaman olsa bu sesle huzurlu hissedebilirdi ama şimdi hissedebildiği tek şey gerginlikti. Her törende yaşardı gerginliği ama kendi için yapılıyor olması, ön planda kendisi olması gerginliğini katlıyordu.

Oturduğu yerden kalkıp aynanın önünde durdu. Üzerindeki siyah hanbokla, kafasındaki şapkayla, elinde tuttuğu kılıçla hazır haldeydi. Geriye kalan tek şey odadan çıkıp tören alanına gitmesiydi ama istemiyordu. Ne bu töreni ne de törenin son gösterisinin parçası olmayı istiyordu.

"Efendim," deyip kapıya vurulduğunda "Geliyorum," diye yanıtladı, Namjoon. Ne kadar istemese de tüm bunlardan kaçamayacağını da biliyordu. Kapıyı açıp odadan çıktı. Adımları isteksiz bir şekilde tören alanına doğru gidiyordu ki Hoseok'un sesiyle durdu.

Hoseok, hızlı adımlarla Namjoon'un yanına ulaşmış konuşmak için nefesini toplamaya çalışıyordu. Namjoon, Hoseok'un konuşmasını beklemeden hızla kendisi soru sordu. "Seokjin mi geldi?"

Hoseok, kafasını iki yana salladı. "Hayır, Namjoon, gelmedi. Belki benim gözümden kaçmıştır diye diğerlerine de söyledim Seokjin'i aramalarını ama hiçbir yerde bulamadık."

"Ah," dedi hayal kırıklığıyla Namjoon. "Tamam, Hoseok, teşekkür ederim."

Namjoon, gülümsemişti ama yalancı bir gülümsemeydi bu. Seokjin'in geleceğini biliyordu ve saatler geçmesine rağmen hala onu görememesi içindeki korku tohumlarını büyütüyordu. En son gördüğü Seokjin'den sonra başına bir şey gelmiş olmasından korkuyordu.

Namjoon, "Beni bekliyorlar," diye sessizce mırıldanıp yürümeye başladı.

Gergindi, çünkü gereksiz bir gösteri yapacaktı. Korkuyordu çünkü Seokjin yoktu ve Namjoon onu günlerdir görmüyordu.

Elindeki kılıcı daha sıkı tutup derin bir nefes aldı. Tüm bu duygu karmaşasından sıyrılması gerekiyordu.

Tören alanına çıktığı anda köşede kendisini bekleyen dansçıları gördü. Namjoon, onlara doğru ilerlediğinde hepsi saygıyla selam vermişti. Namjoon, hala buna alışamamıştı, yine de gülümsedi. "Hadi yapalım şunu da bitsin bu eziyetim," dedi bıkkınca. Arkadan bir kıkırtı duyuldu, ardından da bir inilti. Namjoon dönüp bakmak istese bakmadı. Sadece gülümsedi. "Hadi gidin."

Dansçılar alana doğru ilerlemeye başladığında Namjoon, "Ne gerek vardı sanki buna," diye mırıldandı. O bir savaşçıydı. Bu gösteri işleri ona göre değildi ama nasıl olduğunu anlamadan kendini kabul etmiş olarak bulmuştu. Tüm gösteride dans etmesini istediklerinde hepsini tehditleriyle savuşturmuş, fikri yok etmişti.

Healer | Namjin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin