45.BÖLÜM

16 7 1
                                    

Doğru olan bu muydu? Ne yalan söyliyeyim bilmiyorum. O gece abim 'kız kardeşime daha alışamadım. 4 ay sonra yaparız düğünü. ' adı başlığıyla kendine ne kadar engel çeksede en azından o süreyi 3 aya indirmiştik. O gecenin üstünden yaklaşık 1 buçuk ay geçti. Aslında halimden memnun değilim de değil yani. Şu bir buçuk ayda yaşadığımı su sıcacık ev o kadar güzeldi ki. Ama tabi beklemenin içimde koyduğu bir burukluk vardı. Abimi anlayabiliyordum, benden ayrılmak istemiyordu ama bende Emir'i seviyordum. Zaten 2 hafta sonra hazırlıklara başlayacaktık. Beni ahtapot gibi sarmalamış abim yüzünden yaklaşık 10 dakikadır yataktaydım ama yeter artık. Saate baktığımda 8'e geliyordu. Bugün erken gidicektim işe. Yavaşça elimi saçlarında gezindirmeye başladım.

"Abicim hadi ellerine çek de ben kalkayım. Sen sonra uykuna devam edersin" dediğimde ilk önce yerinde huysuzça kımıldandı. Sonra ellerini çekti. Sonra yüz üstü yattığı yatakta, hemen ters dönüp sırt üstü yattı. Kalkmadan önce alnıma öpücük kondurup

"Dikkatli git. 2 gibi geleceğim ben" dediğinde kafamı olumlu anlamda salladım. Tekrar yüz üstü yatıp, başını yastığa gömdü. Yataktan kalkıp, lavabayo ilerledim.

İşlerimi  halledip çıktığımda dobaın karşısına geçtim. Şubatın ortalarındaydık ve hava ılıktı. Bu sefer bir farklılık yapmaya karar verdim. Siyah dizimin yaklaşık 2 karış üstüne gelen siyah bir etek ve beyaz bir bluz giydim. Üstüme almak içince siyah bir ceket aldım. Banyoya ilerleyip, üstümü değiştirdim. Saçlarımı açık bırakıp odadan çıktım. Aç değildim, acıkırsam şirkette atıştırırdım. Evden sessizce çıktım. Dizimin 2 parmak üstüne gelen beyaz çizmelerimi giydim. Dedimya bugün bir farklılık yapıcağız diye. Yani pek rahat olmasam da görünüşümden hoşlanmıştım. Bahçeden çıkıp, arabama ilerleim. Araya bindiğimde, güzel bulduğum ingilizce bir şarkıyı açtım. O kadar sesli değildi. Zaten sabah sabah fazla ses yapmamda olmazdı.

Arabaya park edip, indim. Hava gerçekten çok güzeldi. Eğer vakit bulursam ilk işim bir yürüyüş yapmak olacak. Daha fazla dışarıda kalmamak için hızlı adımlar ile şirkete giriş yaptım. Erken olduğu için pekte dolu değildi. Ama ben, Meriç ve Emir'in saat 8 buçukta katılması gereken bir toplantı vardı. 15 dakikam vardı. Raht olabilirdim. Zaten dün fazlaca çalışıp, birde geç yatmıştım. Bizim kata geldiğimizde Meriç odasından çıkıyordu. Beni gördüğünde ıslık çalıp

"Oo prensesimin bugün baya bir farklı olmuş. Sebebini öğrenebilir miyiz?" diyerek yanıma geldi.

"Valla aklıma esti. Dedim neden olmasın" etrafımda dönüp, "Ama nasıl olmuşum." dediğimde

"Çok güzel olmuşsun ama dönme, dönerken eteğin açılıyor" dediğinde seslice ofladım.

"Off Meriç. Neyse, sen nereye?" dediğimde

"Odada sıkıldım. Kahvemi kendim alacağım." dediğinde gülümseyip kafamı olumlu anlamda salladım.

"Tamam. Toplantıda görüşürüz" diye ondan ayrılıp yürümeye başladığımda arkamdan ' görüşürüz' dediğini duydum. Odama girince tam adım atıcaktım ki, kapının açılıp, sırtımı kapı ile buluşmasını saniyeler bile sürmemişti. Kim mi? Tabi ki Emir.

"Emir hayatım n'apıyorsun?" dediğimde alnıma bir öpücük kondurdu.

"Bugün Bi farklısınzı Almina Hanım" dediğinde bende onun gibi

"Niye hoşunuza gitmedi mi, kötü mü olmuş yoksa Emir bey" dedim. Saçımdan bir tutamını alıp, parmağına dolayıp, oynamaya başladığında

"Güzel olmuşsun daa sanki bu etek fazla kısa" dediğinde yine ofladım. Demiş miydim? Emir bu bir buçuk ayda iyice kıskanç olmuştu. O gün gelen amcanın oğlu Ozan ile doğru dürüst konuşamamıştım bile. Tamam Emir'in kıskançlıkları şuan ilgi modunda olduğu için hoşuma bile gidiyordu ama bu kıskançlık işini abartırsa  el atardım yani.

PAPATYAM {Tamamlandı}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin