Tuhaf Bir Rüya ve Anılar

2.2K 143 9
                                    

Yanımda oturuyordu. Daha doğrusu oturur şekilde duruyordu.

Ben ise sırtımı duvara dayamış ayaklarımı izliyordum.

Sessizlik tuhaf hissetmeme neden oluyordu. Kafamın içindeyken rahatça konuşabildiğim çocuğu gözümün ucuyla süzmeye çalışıyordum.

Çoraplarını sevdim, dedi birden. Sesi kafamın içinde duyduğum sesten daha berraktı.

Gülümsedim ve bu çorapları seviyorum, dedim çorabımdaki çilek desenlerine bakarken. Odanın içi biraz ötedeki sokak lambası sayesinde loştu.

Kitapları incelemek ister misin Akad, diye sordum.

Saat çok geç, uyumamız daha doğru olur, diye cevap verdi.

Sen de mi uyuyacaksın, dedim şaşkın çıkan sesimin biraz yüksek olduğunu fark ederken.

Kafasını geriye attı ve uyuyorum tabii, diye cevap verdi.

Saf enerjisin sen, nasıl uyuyorsun, dedim sırıtarak.

Doğrulurken cevap verdi.

Beden yorulur ancak ruh yorulmaz sözü yanlışmış demek ki Gece Hanım.

Hmmm türü bir ses çıkardım. Uyuyan bir ruh düşüncesi komiğime gitmişti.

Kıkırdadım.

Komik olan ne diye cevap verdi muzur bir şekilde.

Sanki aklımı okuyamıyorsun da, diye cevap verdim dudağımı bükerek.

Aslını istersen, dedi. Yakınındayken aklını okumakta çok zorlandığım için buna kalkışmıyorum.

Neden ki, dedim kaşlarımı kaldırarak.

Enerjin çok yoğunlaşıyor sana yaklaşınca, düşüncelerine erişmek çok zorlaşıyor, dedi.

Anladım. Denizin içinde koşmak gibi yani, diye cevap verdim.

İçten bir şekilde gülümsedi ancak bir cevap vermedi.

Heyecanımı bastırmaya çalışarak, benim yatağımda yatabilirsin, dedim.

Birlikte mi yatacağız, dedi. Sesi şaşkın çıkmıştı ancak ufak bir muziplik de sezebiliyordunuz.

Hayır, seni sapık diye cevap verdim. Sen benim yatağımda yatacaksın, ben misafir odasına geçerim, diye homurdandım.

Bir kahkaha attı. Dalgalı ve uzun saçları ahenkli bir şekilde sallandı.

Bozulmuştum. Ne var be, dedim atarlı bir şekilde.

Çok misafirperversin güzelim. Ancak sabah annen neden kendi yatağında yatmadığını sorunca ne diyeceksin?

Aaaaa seni göremiyorlar, dedim yeni fark etmiş gibi ve elimle alnıma vurdum. Eminim sersem gibi görünüyorumdur, diye mırıldandım.

Yine güldü. Gülüşü gerçekten güzeldi. Gülüşü neşe doluydu. Gülüş bu, tabii ki neşe dolu olacak diye düşünebilirsiniz ancak benim için her gülüş neşe dolu değildir.

Misafir odasındayım ben, dedi odadan çıkarken. Kapının içinden geçip gitmesi kısa süreliğine ürpermeme neden olmuştu.

O hayalet, değil ya da başka bir şey değil. O sadece Akad, senin Akad, dedim.

Daha sonra ise nerden benim oluyormuş ya, diye kendime çemkirdim. Kafam iyiydi galiba.

Yattım ve çok kısa süre sonra uyuyakaldım.

Rüyamda küçüklüğümden beri yaptığımı yaptım. Yükseldim. Gökyüzüne çıktım. Küçüklüğümden beri orada olan sarı , turuncu ve beyaz kapılar beni karşıladı. Bugün hangisinden geçsem acaba diye düşünmeye başladım. Her kapı bir rüyaydı...

Şizofrenin Not DefteriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin