A.A.D 45 (Final)

4.1K 350 1.4K
                                    


Sevgili güzel okurlarım. Hepiniz çok tatlısınız. Sizleri çok seviyorum diyerek söze başlamak istiyorum. Burada yolumuz buraya kadardı. Başlarındaki belaları defettik ve mutlu sona ulaştık artık. Özel bölümlerle daha sonra onları okumaya devam edeceğiz ancak şimdilik bu kadar. Daha suskun var ve benim doğumuma az kaldı. O yüzden hikayeleri bitirmem gerekiyor. Bana destek olan Yanımda olan beni sayıp seven herkese çok teşekkür ederim. Henüz veda etmiyorum sizlere.

Allah nasip ederse bir sorun çıkmazsa yarın akşam Suskun'dan bir bölüm gelecek ve artık orayı okumaya devam edeceğiz. Artık herkes susacak ve sadece Beste bebeğim konuşacak.

Bu bölümde de diğerlerinde olduğu gibi yorumlarınızı bekliyorum. Sessiz sedasız bir final yaptım. Aynı sessiz sedasız okuyan okurlarım gibi. Lafı uzatmıyorum. İnşallah yarın akşam görüşürüz. İyi okumalar.

_-Selenophilee_- ucarnevin Sinemsi_69 61iremnur34 ve ismini bulamadım ama Esma. Bu bölümde sizler için gelsin.

2 sene sonra...

"Baba ben en çok bunu beğendim," dedi kendi dilinde. Aslında şöyle söyledi; "Baba me enço bûnû beğendi." Annesinin yeşil gözlerinde gördüğüm hayat ışığının aynısıyla yüzüme bakıp kedi gibi bir bakış attı. "Tamam kızım, sen hangisini beğendiysen onu alıyoruz." Elini yukarıya kaldırıp çak yapmak istediği zaman eğildim. "Senin istediğin olacak demiştim zaten ufaklık, hadi alalım."

"Me ufağlık deyiyim," dedi kaşlarını çatarak. "Tamam bücürük," dedim gülerek. "Bücüyük de deyiyim." Kollarını önünde bağlayıp kafasını çevirdi. "Tamam prensesim, senin istediğini alıyoruz," dediğim zaman anında yelkenler suya indi. "Bana trip atma ama güzellik, üzülüyorum."

"Ama sen de bana kötü şeyler söylüyorsun." Gülmeye başladım. "Kötü şeyler değil onlar, hem sen sadece bana hemen küsüp barış tamam mı? Sakın başka erkeklere yelkenlerini suya indirme, bozuşuruz." Konuyu ben nereye getirdim, o nereye götürdü? "Annemi özledim, eve gidelim." Bir saatten fazla ayrı kalamaz ki zaten. İki senedir ne Bade yanımızdan ayırdı, ne Yade kendi odasına gidip yattı. Aramızda uyuyordu. Zamanında aynısını yapmasaydım böyle bir şey olmazdı. Ama çok yapmışım, yaptığımı hatırladığım zamanlarda vardı.

Annesine alacağımız hediyeyi alıp alışveriş merkezinden çıkmadan süt prensesin karnını da doyurdum. "Baba me Yüsya'yı öşledim." dedi doyduğu zaman. Öşlemeşe şaşardım ki zaten. Bir annesinin hasretine dayanamıyordu, bir Yüsra'nın. Bıraksak sabahtan akşama kadar oyun oynayıp, bir dakika uyku uyumayacaklardı. Daha şimdiden birbirlerine hediyeler alıyorlardı. "Hemen gidiyoruz kızım," deyip ayaklandım. "Hem onun hediyesini vereceğim daha," elinde poşeti sımsıkı tutuyordu, "Biliyorum çok sevinecek."

"Daha dün o sana hediye almıştı kızım, siz böyle her gün birbirinize hediye mi alacaksınız?" Arabanın arka koltuğunda oto koltuğuna oturtup kilidini taktım. "Tabii ki alacağız, o benim cici bacım." Babam süt kardeşi, süt prenses yapmıştı. Babaannem de kızlara seslenirken cici bacılar diyordu. Onlar da birbirlerine genelde böyle seslenirlerdi. Cici bacı, yada süt prenses.

Yol boyunca hiç susmadı, her gördüğümüz tabelada ne yazdığını sordu, eve kaç dakikada gideceğimizi öğrendi, ki dakika da bir sorduğu için her dakikayı biliyordu, dükkanlarda ne satıldığını da öğrendikten sonra eve gelmiştik. İlk olarak Yüsra'yı görüp hediyesini vermek istedi. Esma'nın doğumuna az kalmıştı, Ayhan Mete evde olduğu için kapıyı Yüsra'yla beraber açtılar, onlara kapıdan uğrayıp eve geçerken, "Babaannemler evde mi baba?" diye sordu. "Evdedirler kızım, hayırdır?" Çok heyecanlıydı canına yandığım.

ŞEHZADE (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin