BİR İYİLİK YAP | bxb

On💫

16.01.2021

***

Medya: Yusuf - Atilla

Yusuf arabadan inip 3 katlı büyük eve baktı. Kocaman bir bahçesi, birçok meyve ağacı vardı.

Etrafa göz gezdirince çardak ve salıncak gördü. "Şu iki ağacın arasına hamak bağlayalım." dedi Defne. Kamil gülümseyip kafa salladı.

Uzun zaman evde tıkılı kalabiliyorlardı. Bu nedenle eve oyalanacak şeyler alsa da herkesin istekleri farklı olurdu. Defne ve doğaya olan aşkı gibi.

Çocukları gibi severdi ve bunun için onlara her imkanın sağlardı.

Yusuf çardağa doğru giderken Ecem onun kolundan tuttu. "Önce yerleşmemiz lazım. Özellikle akşam akşam dışarıda tek başına dolaşamazsın" Uyarıcı sesiyle ürkmüştü.

"Sadece bakacaktım. Hem burası bahçeye dahil değil mi? Teknik olarak dışarısı olmuyor"

Ecem sinirle birkaç cümle daha sıralayacağı esnada Kamil hafifçe sesini yükseltti.

"Ecem rahat bırak çocuğu!" Ecem cevap vereceği esnada Atilla elinde bavul ve panda ile Yusuf'un yanına geldi. Pandayı onun eline verip omuzundan itti. "Yusufçuk şimdi içeriye girelim ben seninle bahçeyi gezerim"

Yusuf kafasını sallayıp hızla içeriye ilerledi.

Kamil hepsinin odasını gösterdi. Beraber yukarıya çıkıp odalarına girdiler. Yusuf kocaman odaya bakıp gülümsedi. Çift kişilik bir yatak, bir elbise dolabı -ki evindeki dolabın üç katıydı- bir masa ve küçük raflar vardı.

Sağ taraftaki kapının banyo olduğunu düşündü. Ki çok geçmeden Atilla havlu ve birkaç şampuan ile girince haklı olduğunu anladı.

Atilla banyoda oyalanırken, Yusuf balkona doğru adımladı. Bahçeyi ve etraftaki diğer yeşil alanları görünce içi açılmıştı. Köyde yaşıyordu ama yeşillikten çok sarı rengin hakim olduğu bir ortam vardı.

[YN:burada nasıl betimleyeceğimi bilemedim ama gidenler az çok bilir. Doğu'da çok fazla yeşil alan bulunmaz. Kuru bir toprak ve dağdan ibaret. En azından benim gittiğim yerler öyleydi.]

Temiz havayı içine çekip içeriye adımladı. Atilla, dolaba eşyalarını yerleştirirken Yusuf tereddütle baktı bavuluna.

Burada ne kadar süre kalacağını bilmiyordu. Şimdi eşyalarını yerleştirmeye başlayıp buraya kurulmak istediğini sanmalarını istemiyordu.

Atilla ise tereddütünü az çok tahmin ettiği için bavulunu açtı. "Diğer tarafı kullanabilirsin." Dedi kapağı açık kısmı gösterirken. Yusuf gülümseyip bavulunu dolabın önüne çekti.

Onlar eşyalarını yerleştirdikten sonra, Atilla banyoya girmek için hazırlandı.

"İstersen önce sen gir." Yusuf kafasını iki yana salladı. Atilla tamam deyip banyoya girdi.

O duş alırken, Yusuf balkondaki küçük masanın yanına konulmuş iki sandalyeden birine oturdu. İçinde tarifi imkansız bir huzur vardı.

Ancak beyni o kadar doluydu ki anında aklına köyde olanlar geldi. Acaba ailesi şu an ne yapıyordu? Ablasına ulaşması gerektiği aklına geldi.

Sonra yanında olan telefonu geldi aklına. Aceleyle ayağa kalktı. Atilla ona taksideyken kapatmasını söylemişti ama yinede korkuyordu.

Kapıya ilerleyip bir süre bekledi. Aşağıya inip birine sorabilir mi diye düşündü. Atilla ona kendisi ve Görkem'in teknoloji konusunda iyi olduğunu söylemişti.