İKİNCİ BÖLÜM

2.2K 141 69
                                    


Bu da yeni fic'imizin ikinci bölümü 😸

O zaman Let's go Let's gooo.


Jisoo'nun zorlamasıyla geldiğim parti çok eğlenceliydi(!)
O kadar eğleniyordum ki, biraz önce üzerime bardağındaki bütün birayı döken gerizekalıyı öldürmemek için kendimi zor tutuyorum.
"Jisoo, bak şu halime. Sana gelmek istemediğimi söyledim. Üstüne bir de birayla kaplandım. Harika!" Jisoo kahkaha atarak, eteklerinden tuttuğum t-shirtüme bakıyordu. Sanırım biraz kafası güzeldi.

Kahkahası son bulup, aklı başına geldiğinde "zavallı Jennie, üst kattaki kullanılmayan banyoya git. Ben sana yeni bir t-shirt getiririm." Beni göndermeye çalışırken kapıda dikilen iki kişiye bakıyordu. Bana t-shirt getirmeyeceğini anlamam zor değildi.
Jisoo beni sırtımdan merdivenlere itip, kapıdakilerin yanına ışık hızıyla gitti.

Yapacak bir şey yok kendi başımın çaresine bakmalıyım. Merdivende sevişen, henüz ergenlikten çıkamamış tipleri geçerek, sonunda kullanılmayan banyoya ulaştım. İçeri girdiğimde, kapının kilidinin olmamasına lanet ettim. T-shirtümü çıkarıp, işe yarayacakmış gibi suyun altına tuttum. Umarım Jisoo beni hatırlayıp yeni bir t-shirt getirir.
Banyoda sütyenimle dururken, kapının zorlanmasıyla, hemen küvete girdim. Tanrıya şükür kendimi gizleyebileceğim bir perde vardı. Hızla perdeyi çekip, küvetin içine uzandım.

Çok güzel. Yine hormonlarını durduramayan ergen sevişgenler.

Ne? Gerçekten mi? Kucağıma düşen şey bir iç çamaşırı. Sanırım kusacağım. Jisoo senden nefret ediyorum. Partilerden nefret ediyorum. Etrafta dolaşan sevişgenlerden nefret ediyorum.

Küvetin içinde sıkışmış beklerken, gelen sesleri dinlemeye başladım.

"ahh seninle karşılaşacağımı hiç düşünmezdim Lisa. Biliyor musun? Herkes senin mükemmel sikini konuşuyor. Elbette biliyorsun."
Hadi ama bırak bu sikten muhabbetleri kızım. İşini bitir ve çık git. Böyle kirli konuşmayı nerede öğretiyorlar acaba? Öğğğkkk, kusacağım.

"aahh bu... bu gerçekten büyük mmmhhh."
Ne kadar büyük olabilir ki? Bence abartıyorsun. Erkekleri tatmin etmek için söylenen abartılı sözlerden başka bir şey değil.
'Oh ne kadar büyük sikin var. Ah hayatımda gördüğüm en mükemmel sik. Bla bla bla.' Eminim minicik bir şeydir. Fazla abartıyorsun kızım.

"Sus ve sadece işini bitir." Bir dakika o bir kadın sesi mi? Doğru mu duydum? Hadi ama deminden beri övdüğün sik takma mıydı? Kızım kim olduğunu bilmiyorum ama, gerçekten kaçıksın. Kim takma penisi bu kadar över. İşler ilginç bir hal alıyor.

"Aahhhh evet Lisa. Evet, koca sikinle becer beni aahhh evet mmmhhh."
Gerçekten hayran kaldım bu kızın azmine.

"Bizim kızlara aahhh, Lisa Manoban içimdeydi desem mmmhhhh, inanmazlar. Bir fotoğrafını çekebilir miyim?"
Ne? Nüfusuna aldır bir de istersen. Kafayı yiyeceğim. Jisooooooo yalvarırım kurtar beni bu kaçıklardan!

"Kalk üstümden! Ne duruyorsun kalk dedim!"
Ovv işler değişti. Yüce penisin önünde saygıyla eğilin. Hadi şimdi burayı terkedin.

"Bu ne demek oluyor Lisa? Daha boşalmadım bile." 
Tabi şimdi kız da haklı. Başladığın işi bitirmen gerek. Ne diyorum ben ya? Sanki çok iş bilirmiş gibi.

"Seni becermekten hoşlanmadım. Bu demek oluyor."
Biraz fazla sert olmadı mı bilmem ne Manoban? Neydi ismi? Aman banane.

"sen... sen adi pisliğin tekisin! Pişman olacaksın! Duydun mu?!"
Bastır kızım, seni sikmeyen utansın!

"Biraz daha bağırmalısın, yeterince duymadım."
Ooooo, bilmem ne Manoban gider ayak koydu lafı. Ne diyorum ben ya? Hadi artık, burada sizin yüzünüzden mahsur kaldım.

Bir dakika, o... o kendini mi tatmin ediyor? Bir bu eksikti.

"bir bu eksikti."
Evet ben de aynısını dedim. Ne? Tanrım lütfen dışımdan söylememiş olayım lütfen.

Gözlerim kapalı tanrıya yalvarırken, perdenin açılma sesiyle, tek gözümü açtım.
Karşımda gerçekten organını tutan bir kadın vardı. Gerçekten diyorum. Yani gerçek bir penis. Açtığım tek gözümü tekrar kapatıp, hiç var olmamış gibi davranmaya çalıştım.

"Sen de kimsin? Utanmıyor musun sevişen insanları dikizlemeye?"
Gözlerimi öfkeyle açıp, hala elinde organını tutan kişiyle aynı boya gelmek için ayağa kalktım. Gelemedim tabi orası ayrı.
"Dikizlemiyordum bir kere!"
Sütyenle durduğumu farkedip, hemen kollarımla önümü kapatmaya çalıştım.
"Bak bak bak, ne oldu? Beni dikizlerken dayanamayıp, kendini okşamaya mı kalktın?"

"Şimdi seni... terbiyesiz! Terbiyesizin tekisin sen!" Gülerek, pantolonunun fermuarını çekti.
Sinirli halim onu güldürüyor mu yani? Katil olmamam için bir sebep göremiyorum ben.

Elini sütyenimin askısına atıp "seni tatmin edebilirim dikizci. Yalnızca istemen yeterli."
Uzattığı elini çimdikleyerek, acıyla inlemesini sağladım. Elini okşayarak "aaahhh kızım ne yapıyorsun? Vahşi misin sen?"

Öldürücü bakışlarımı atarak, tabi bana göre öldürücü, "bana bir daha dokunursan, seni fena yaparım, bilmem ne Manoban." Söylediklerim karşısında büyük bir kahkaha atarak "ne, ne, ne? Bir daha söylesene?"
Kollarımı vücuduma daha sıkı sararak "komik mi? Ne diye durmadan gülüyorsun? Seni dikizlemiyordum. Üzerime gerizekalının biri bira döktü. Arkadaşımın bana t-shirt getirmesini bekliyorum."

Gülmesini durdurarak, biraz geri çekildi.
Ciddi bir ifadeyle üzerindeki t-shirtü çıkardı ve bana uzattı.
"Al bunu, kendine t-shirt bulduktan sonra geri getir ama." Uzattığı t-shirtü alıp almamak konusunda tereddüt etmiştim.

"Hadi ama vazgeçeceğim şimdi. Al diyorum."
T-shirte uzandığım sırada içeri girenlerle olduğum yerde donakaldım.
"Jennie? Sonunda başardın mı?" Jisoo büyük bir sevinçle söyledi.

"Lisa şimdide kedi gözlülere mi sardın? Cık cık cık." Yanındaki uzun boylu tanımadığım kız söyledi.

İsminin bilmem ne değil de, Lisa olduğunu öğrendiğim kıza baktım. O da başını bana çevirdi. İkimiz de aynı anda kapıda dikilenlere dönerek konuştuk.

"ne?!"

Ulan çok eğleniyorum yazarken 😂😂😂





.

BİR BU EKSİKTİ! G!P (JenLisa) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin