24. Bölüm

58 45 25
                                    

(Sevda'nın anlatımıyla)

Selamlar, bugün sadece bilmeniz gereken şeyleri söyleyip gideceğim. Öncelikle Gediz'i gerçekten yanlış bir yıla gönderdim. Aslında gitmesi gereken yıl ölen kardeşinin olduğu yıldı. Neden mi oraya gitmesini istemiştim çünkü Eymen yanlışıkla kardeşine çarpmıştı ve sonrasında yardım etme tenezzülünde bile bulunmadan kaçmıştı. Şimdi sen nereden biliyorsun diyeceksiniz. Kızım Nilsu da o arabadaydı ve eve geldikten sonra bana ''Anne, biz Eymen ile bir kızı öldürdük sanırım.'' dedi ve ben de hemen araştırmaya başladım. Sonuç olarak bulduğum kız da Gediz'in kız kardeşi Eylül'idi. Gediz o yıla şimdi neden göndermek istediğimi anladınız mı? Kardeşini öldüren kişiyi bilmesi gerekiyordu ama Gediz hiçbir zaman kardeşini kimin öldürdüğünü bilemedi. Halbuki kardeşini öldüren kişi en yakınındaydı.

Şimdi bilmenizi istediğim bir diğer şeyi söyleyeyim gerçi bunu öğrendiniz ama. Her neyse evet, Egina bir gezegen ve o gezegenin içine ben istediğim müddetçe insan yükleyebiliyoruz. Bunu neden yapıyorsun diyebilirsiniz fakat üzgünüm onlar denek olarak kullanılmak zorundaydılar. Bu yüzden de sadece onlara ait bir gezegen yapıp onları içine yerleştirdik fakat aslında hiçbiri gerçek değil, sadece onların uyumalarından ibaret. Ha, sıra gelmişken uyanma konusunu da söyleyeyim. Neden onların uyanmasını istiyoruz biliyor musunuz? Eğer kendilerini bu gezegenden kurtarmak istiyorlarsa sadece ama sadece onlar kendilerini uyandırabilir. Bu yüzden de onların uyanmaları için sürekli onlara mesaj gönderiyoruz. Eğer uyanırlarsa bu kabus bitecek ama eğer ki EGİNA uyanamazsa sonsuzluğa gömülecekler.

Benden bu kadar. Bir daha ne zaman görüşürüz bilmiyorum ama görüştüğümüzde size bomba dolu bilgiler ile geleceğimden eminim.

(Gediz'in anlatımıyla)

Aral'ın beni sarsmasıyla kendime geldim ve gözlerim dolu bir şekilde konuşmama başladım.

''Biz ...''

Nilsu sözümü kesip konuştu.

''Biz ne Gediz?''

Hepsinin yüzüne teker teker baktım ve sonrasında boşluğa bakarak konuşmama devam ettim.

''Biz küçüklüğümüzden beri tanışıyoruz.''

Gözlerimi Aral'a doğru çevirdim ve gözümden bir damla yaş düşmesiyle konuşmam bir oldu.

''Aral, grup dağıldıktan sonra hala daha benim ile beraber olan kişi sendin.''

Bunu demem ile aklıma bir şey gelmişti ve kaşlarımı kaldırdıktan sonra tekrardan konuşmama devam etmiştim.

''Kimsenin bana inanmadığı zaman sen bana inanmıştın çünkü, ''

Birden ayağa kalktım çünkü tekrardan bir şey hatırlamıştım. Yerime geri oturduğumda ise Aral'a sıkıca sarıldım ve gözyaşlarımın süzülmesiyle konuşmama devam ettim.

''Çünkü, sana kimse inanmasa bile ben sana her zaman inanacağım demiştin.''

Bunu demem ile Aral da bana sarılmıştı fakat duymak istemeyeceğim bir şey de söylemişti.

''Gediz, üzgünüm ama ben hatırlamıyorum.''

İşte o an olduğum yerde kalakalmıştım ve geri çekildikten sonra Nilsu ile İldem'in yüzüne doğru bakmıştım. Onlarda Aral ile aynı fikirde olduklarını başlarını sallayarak belirtmişlerdi. Bir hışımla oturduğum yerden kalktım ve saçlarımı karıştırdıktan sonra konuşmama başladım.

''Nasıl hatırlamazsınız? Hele ki Aral sen. En yakınım sendin diyorum. Bir insan en yakın arkadaşını nasıl unutabilir ?''

Odanın etrafında dört dönmeye başladım. Bu sırada Aral'da ayağa kalkmıştı.

EGİNA ( İLK PERDE BİTTİ / KİTAP OLACAK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin