"Jackson, belki de artık çeneni kapatmalısın."
Nefes nefese yere oturarak konuştuğumda Jackson gözlerini devirdi ve bacaklarına uzattığım ayaklarımı itekleyerek doğruldu.
"Sabahtan beri buradasın, yemek bile yemedin."
Elimdeki su şişesinden ufak bir yudum aldım ve şişeyi Jackson'a fırlattım.
"Güçten düşmemeliyim Jacky, sen de tüm gün oturmak yerine çalışabilirsin."
Jackson alayla güldü ve ayağa kalktı.
"Ben her zaman formumdayım Asteria, seni görelim."
Eliyle ringi işaret ettiğinde güldüm ve kafamı onaylar anlamda sallayarak ringe çıktım.
"Pişman olacaksın Jackson."
Jackson sahte bir kahkaha atarak karşıma geçti.
"Kim pişman olacak göreceğiz."
Alayla gülüp etrafına baktığında boşluğundan yararlanarak yüzüne sert bir yumruk attım ve geri çekilerek kendi yüzümü korudum.
Jackson acıyla inleyerek yanağını tuttuğunda alayla güldüm."Tanrım! Yakışıklı yüzümü mahvediyorsun."
Yüzümü buruşturdum ve hafifçe güldüm.
"Birileri seni fena kandırmış Jackson."
Jackson güldü ve beklemediğim bir anda karnıma sert bir tekme atarak sendelememi sağladı.
Tekrar bana doğru ilerlediğinde yumruğundan kaçmak için eğildim ve yerde kayarak bacaklarının arasından geçerek sırtına sertçe vurdum ve yere düşmesini sağladım."Vay be, bu iyiydi."
Güldüm ve yattığı yere doğru ilerleyerek elimi uzattım.
Elime kısa bi bakış attı ve kalkmak için tuttuğunu sandığım elimi sertçe çevirerek sırtımı yere vurdu."Hiçbir zaman rakibine elini uzatma, bu ben olsam bile."
Yüzümü buruşturdum ve yavaşça ayağa kalktım.
"Söylediğin için sağol."
Jackson kıkırdadı ve bakışlarını kapıya çevirdi.
"Tony?"
Söylediği isimle bakışlarımı kapıya çevirdim ve kaşlarımı kaldırarak omzunu duvara yaslayarak bize bakan Tony'i gördüm.
Tony yaslandığı duvardan ayrıldı ve hafifçe gülümsedi."Sesinizi duyunca izlemek istedim."
Hafifçe gülümsedim ve kafamı onaylar anlamda sallayarak ona doğru ilerledim.
"Yukarı çıkacağım, gelecek misin?"
Jackson'a bakarak konuştuğumda Jackson kafasını iki yana salladı.