Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Merhaba Jackson."
Jackson yüzüne atılan soğuk suyla gözlerini açarak etrafına bakındı.
"İyi uyudun mu?"
Adam eldivenlerini eline geçirerek konuştuğunda Jackson başını omuzuna doğru eğdi.
"Uzun sürdü Igor, seni daha erken bekliyordum."
Adam hafifçe sırıttı ve ellerini Jackson'ın omzuna koyarak öne doğru eğildi.
"Jackson, hâla bıraktığım gibisin."
Jackson bir şey söylemediğinde ellerini sıkılaştırdı ve geri çekildi.
"Bu alaycılığın başını belaya sokacak."
Jackson hafifçe güldü.
"Başım sürekli belada, bilirsin iş gereği.
Sırtını sandalyeye yaslayarak konuştuğunda Igor hafifçe güldü.
"Peki ya Asteria?"
Alayla konuştuğunda Jackson başını omuzuna doğru eğdi.
"Buraya asla gelmez."
Dişlerini sıkarak konuştuğunda Igor genişçe gülümsedi.
"Öyle mi dersin Jackson, neydi sizin şu kuralınız."
Igon elini çenesinin altına koydu ve birkaç saniye duraksadı.
"10 dakika kuralı, doğru ya nasıl unuturum."
Kollarını iki yana açarak konuştuğunda Jackson başını omuzuna doğru eğdi.
"Bu kuralı sürekli ihlal ediyorsunuz Jackson, daha buna bile uyamıyorken buraya gelmeyeceğini mi düşünüyorsun?"
Igon kafasını iki yana salladı ve sadistçe sırıttı.
"Asteria buraya gelecek ve ben onu kendi ellerimle öldüreceğim, senin gözünün içine bakarak."
•
"Jackson'ı hâla kurtarabiliriz."
"Ben oraya gitmediğim sürece değil."
Kısık bir sesle konuştuğumda Tony bakışlarını bana çevirdi.
"Bunu kafandan at, öyle bir şey olmayacak."
"Ne istiyorsun Tony, burada böylece oturmamı mı?"
Tony kaşlarını kaldırdı.
"Bu da iyi bir seçenek."
Sinirle derin bir nefes verdim ve hızlıca ayağa kalktım.
"İstediği benim, bana ulaşmak için Jackson'a zarar vermesine izin veremem."
Odadan çıkmak için hareketlendiğimde Tony'nin kolumu sıkıca tutmasıyla durmak zorunda kaldım.
"Asteria bu bana da iyi bir fikir gelmiyor."
Steve sakin bir sesle konuştuğunda bakışlarımı ona çevirdim.
"Bize bilmemiz gereken her şeyi anlatırsan, iyi bir plan kurarak sadece Jackson'ı değil oradaki herkesi kurtarabiliriz."
Natasha, Steve'in cümlesini devam ettirdiğinde bir şey söylemeden gözlerimi Tony'e çevirdim. Tony hafifçe kolumu okşayarak onları onayladığını belli ettiğinde derin bir nefes vererek yavaşça geri çekildim ve başımı ellerimin arasına aldım.
"Bunu yapabilir miyim bilmiyorum."
Kısık bir sesle konuşarak sandalyelerden birine oturdum.
"Zor olduğunu biliyorum ama işin sonunda Jackson var Asteria."
Sert bir sesle konuştuğumda Bucky duraksadı ve başını hafifçe yere eğdi.
"Üzgünüm."
Kısık bir sesle konuştuğunda bir şey söylemeden önüme döndüm.
"Ne anlatmamı istiyorsunuz?"
"Her şeyi."
Derin bir nefes vererek kafamı salladım.
"Çocukluğuma girmeyeceğim, bunu benden beklemeyin."
Hızlıca konuştuğumda Tony yanıma oturdu ve elimi sıkıca tuttu.
"Sadece anlatmak istediğin kadarını."
"Hepinizin bildiği gibi bir katil olmak için yetiştirildim, öyle olmak zorundaydım çünkü başka bir şansım yoktu. İşlerin insanları tehlikeye attığını anladığı an bunu durdurmak istedim. İsyan çıkarmaya çalıştım, belki benden umudu keserler ve tüm bunlar durur diye sürekli başarısız olmaya çalıştım ama sonu istediğim gibi gitmedi."
"Hata yaparsan cezasını alırsın."
Bucky kısık bir sesle konuştuğunda burukça gülümsedim.
"Igor bizi birer seri katil yapmak istedi, onun işlerini halletmek ve onu onu korumak için çalıştık. Bununla gurur duymuyorum ama en sevdiği bendim, işler daha sonra değişse de başında öyleydim."
"İşleri değiştiren neydi?"
Steve merakla konuştuğunda ona doğru bakarak konuşmaya devam ettim.
"Sorgulamam, neden tüm bunları yaptığımı başından beri sorguluyordum ama sürekli bastırılmıştım ve sonunda anlayıp onun işlerini bozmaya başladığımda bana bunun bedelini ödetti."
Steve kafasını sallayarak sıkıntılı bir nefes verdi.
"Başlattığımız bu gizli isyan başlarda iyi gidiyordu, acı içinde geride bıraktığımız insanlara yardım ediyor ve bir yandan da Igor'dan hatta tüm Hydra'dan kurtulmanın yollarını arıyorduk ama görünen o ki sonunda fark edildik."
"Igor tahmin ettiğinizden daha tehlikeli biri, sadist, acımasız, güç için her şeyi yapabilecek biri. Kendisini tatmin etme yöntemi bu, beni istemesinin tek nedeni de bu çünkü ondan kaçtım ve onu göz ardı ettim. Igor kin tutmaya bayılır ve bana kinli olduğunu yeterince belli etti."
Sırtımı sandalyeye yaslayarak başımı önüme eğdim.
"Elimizde ona karşı kullanabileceğimiz kozlar var, Igor birçok şey olabilir ama her ne olursa olsun bize karşı koyacak kadar güçlü değil. İstediği intikam ama işin sonunda eli boş olacak ve yaptıklarının cezasını çekecek."
Steve elini masaya yasladı ve bakışlarını bana çevirdi.
"Şimdi ise umutsuzluğa kapılmayacağız ve onu kendi tuzağına düşüreceğiz. Jackson ve hatta orada olmak istemeyen herkesi kurtardıktan sonra o yeri içinde Igor ile birlikte yakıp küle çevireceğiz."
Steve sert bir sesle konuşarak elini hafifçe masaya vurduğunda gülümsedim ve etrafa baktım. Herkes Steve'i onayladığında yüzümdeki gülümsemeyi büyüterek bakışlarımı Tony'e çevirdim.
Tony bana göz kırparak gülümsediği sırada gelen robotumsu sesle duraksadım.
"Rota oluşturuldu Bay Stark."
Friday'in mekanik sesiyle gülümsedim ve gözlerimi birkaç kez kırpıştırdım. Hâla bir şansım vardı. Tony bu haberi beklediğini belli ederek hızlıca ayağa kalktı ve kapıya doğru ilerledi. Çıkmadan önce alayla gülerek bize baktı ve dudaklarını araladı.
"Hazırlanın intikamcılar, kazanmamız gereken bir savaş var."