YİĞİTHAN

Bölüm 21 - '' Yarım Kalacaklar ''

Herkese merhaba. Nasılsınız? 

Beni sorarsanız mezun hayatı bunaltıcı. Sınava hazırlanan ya da mezun varsa beni gayet iyi anlar. Kader ortaklarım...

Bölüm Müziği - Neşet Ertaş / Ne Güzel Yaratmış Seni Yaradan

BÖLÜM 21 - YARIM KALACAKLAR

'' Her şeyi aldınız değil mi?'' diye sordu ağabeyim. Yiğit Ali valizleri bagaja koyarken bende Gülün kemerini takıyordum.

'' Aldık ağabey, merak etme.'' dedim. Saat oldukça erkendi, buna rağmen bizi uğurlamak için herkes evin önüne gelmişti. Dün gece öğrendiğim sürpriz ile oldukça heyecanlıydım.

Buket ve Sinan bizim için bir ev ayarlamışlardı. Bir dağ evi...

Dün gece yağan karın ardından eminim ki orada bizi güzel bir manzara karşılayacaktı.

'' Bade, yavrum Gül'ü götürme konusunda emin misiniz?'' diye sordu kısık sesiyle Aslı teyze. Cevap vermek için ağzımı açmıştım ki, biri kolunu omzuma atıp beni kendine çekti.

'' Yengem, bu konuyu kapatmıştık. Ufaklığın yanı bizim yanımız.'' dedi Yiğit Ali.

Bu adamı neden seviyorsun diye sorarsanız, bunu anlatamam. Ben ona olan sevgimi sadece yaşayabilirim.

'' Herkes kendine dikkat etsin. Allah'a emanet olun.'' dedi beni arabaya doğru sürüklerken.

'' Ay dur!'' diye bağırdı biri. Ayfer Sultan elindeki saklama kaplarıyla evden çıkmış, koşarak yanımıza geliyordu.

Yanımıza vardığında kapları bana uzattı. '' Afiyet olsun, yavrum. Aç kalmayın oralarda.'' dedi.

Teşekkür ettikten sonra arabaya bindik. Bizimkilere el sallarken Yiğit Ali arabayı çalıştırmıştı. Evden uzaklaşmaya başlarken Gül'ü isyanları da başlamıştı.

'' Bademim, Ali ağabeyim bir ara yola çıkamayacağız sandım.'' dedi ufak elini kalbine koyarken.

Yiğit Ali de ona katılmıştı. '' Al benden de o kadar. Sabah sabah amma kalabalıktı.'' 

Onların takılmalarını sözlerim böldü. '' Market alışverişi yapmalıyız.''

Kafasını sallamakla yetindi sadece. Yola çıktıktan bir süre sonra Gül'ün uyuduğunu fark ettim. Fırsattan istifade yönümü Yiğit Ali'ye çevirdim, onu izlemeye başladım. Belirgin hatlara sahipti yüzü. Ufak tefek çizikler ve yaralarla oldukça karizmatik duruyordu.

Uzun uzun yüzüne bakarken yüzünü hafiften bana çevirdi. Hafif bir gülümseme oluşmuştu yüzünde.

'' Sevdalı gibi bakıyorsun bana.'' 

'' Sevdalıyım çünkü.''

Sözlerimin ardından kısık sesli bir kahkaha attı. Ardından konuşmaya başladı. '' Ne tesadüf, bende öyleyim.''

Söylediklerine gülümsedim. Onu izlemeye devam ederken gözlerimin kapanmasına izin verdim.

Gözlerimi tekrar araladığımda arabada tek başımaydım. Yattığım koltukta toparlanırken üzerime serilmiş montu fark ettim. Yiğit Alinin montu...