Bölüm 20 - '' Damat Bizim''

2.1K 133 16
                                    


Herkese merhabalar...

Nasılsınız?

Sonunda evlendirdik vallahi! Hayırlısı!

Bölüm Müziği - Bahçe Duvarından Aştım


BÖLÜM 20 - DAMAT BİZİM

'' Badem ne kadar güzel olmuşsun.'' dedi içeriye girdikten sonra. Tatlı bir utançla etrafımda bir tur döndüm. 

Ağabeyim ise kızarık gözleriyle bana bakıyordu. Onu gelmesini beklemeden ben ona hızla sarıldım. 

'' Tuğra Bey, sakın ağlamayın. Evlenmem başına kalırım bak!'' diye mırıldandım. İnip kalkan göğsünden güldüğünü anladım.

'' Bir duygu yaşamama izin ver be kızım!'' diye söylendi benden ayrılırken. Ellerimi tuttu bu sefer.

'' Söylenecek çok şey var ama her şeyden önce bir şeyi asla unutma! Herkes bir yana sen bir yana.'' dedi fısıldayarak.

Bu duygu yüklü anı vurulan kapı bozmuştu. '' Damat geldi hop!'' 

Ağabeyim gözlerini devirdi. '' Benim her zaman arkanda olacağımı unutma. Ne zaman, ne şekilde olduğun fark etmez. Arkanı döndüğünde ben orada olacağım. Şimdi düğün zamanı.'' dedi ve bana tekrar sarıldı.

Hissettiğim duygu yoğunluğundan ne demem gerektiğini bilmiyordum. Emin olduğum bir şey vardı o da ağabeyimin ne diyeceğimi bildiğiydi.

Ayrıldıktan sonra kapıyı açmak için ilerledi. Kapıyı açacağı sırada bana göz kırptı ve sadece yarım açtı.

Aralıktan elini uzattı ve hafifçe öksürdü. Bir süre sonra elini geri çektiğinde bir tane iki yüzlük gördü.

Ben onaylarcasına kafamı sallarken o tekrardan elini uzattı ve daha gür bir şekilde öksürdü. Elini içeriye aldığında iki tane daha iki yüzlük olduğunu gördüm.

'' Ağabey yeter!'' diye mırıldandım.

Ayfer Sultanda dışarıdan bağırdı. '' Tuğra evladım yeter. Soydular kızlar zaten çocuğu.'' 

Yanıma geldi ve besmele çekip kuşağı bağlamaya başladı. Duvağımı da kapattıktan sonra odadan çıktı.

Şimdi ne yapmam gerekiyordu?

Gözlerimi yerden kaldırmıyorken kapı yavaşça açıldı ve içeri girdi. Gözlerimi ona çevirdiğimde kapının önünde kalakaldığını fark ettim.

'' Yiğit Ali?'' diye seslendim. Gözlerini üzerimden ayırmadı. 

 Sesimi daha çok yükseltim.'' İyi misin?'' 

'' Bir kış günü belki yirmi gün belki daha fazla karların arasında dağda kaldım. Kardan başka bir şey görmezken bir sabah dağın öte tarafından Güneş ortaya çıktı. Yirmi günü geçkin süre görmediğim o Güneş tüm ümitlerim yıkılırken ortaya çıktı.'' dedi ve bana yürümeye başladı.

Tam önüme geldiğinde ellerimi sıkıca tuttu. '' O zaman hayatımda görebileceğim en güzel manzaranın o Güneş olduğuna inanıyordum.''

YİĞİTHANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin