14 Şubat olduğunu yeni fark ettim diyeceklerim bu kadar.
Bu kısmı 2.Kitap veya 2. bölüm olarak düşünebiliriz.
Bir de Akrep ve Gece'yi hâlâ okumadıysanız hâlâ bir kişi eksiğiz dermişimndkeoendnxknedksknsns Okursunuz değil mi?
(14 Şubat bana yaramadı.)
🍃
Eylül: Sana yazıklar olsun.
Karen: ?
Eylül: Hani bugün Fatih Hoca'ya geçen sergide en çok satan tabloyu soracaktık.
Karen: Sormaya ne gerek var belli değil mi?
Eylül: Değil.
Karen: Ortamda ben ve bana ait bir şey varsa o en iyisidir. Karen: Buna sen de dahilsin.
Eylül: Bu kıro cümleni görmezden geliyorum :)
Karen: Kıroymuş. Karen: Bak mesela ben de sana ait olduğum için yine en iyisi olmuş oluyorum. Karen: Böyle bir durum.
Eylül: Senin ciddi bir ego sorunun var.
Karen: Psikoloğa gitmiştim.
Eylül: Çözülmemiş gibi gözüküyor.
Karen: Başka bir sebepten gitmiştim. Karen: Ben çok egoluyum diye gitseydim eğer, kadın 'Hakkınız var beyefendi." diyip geri gönderirdi. Karen: Neyse işte gittiğimde bana 'Kendinizi sevin.' dedi.
Eylül: ne Eylül: Sen kendini ne zaman sevmiyordun da bunu dedi? Eylül: Tedavi edeyim derken bozmuş seni.
Karen: Ergenken herkes biraz kendini sevmez.
Eylül: Senin birazın insanlar için normal olan bile değildir.
Karen: Aslında senden önce bu kadar egolu değildim. Karen: Gerçi bence hâlâ yeteri kadar değilim.
Eylül: Benden önce?
Karen: Böylesine güzel bir kız beni seviyorsa harbiden bir şey vardır dedim. Karen: Zaten emindim ama
Karen: Seninle birlikte ispatlandı.
Eylül: Salak :)
Karen: Çok tatlıyım değil mi ;)
Eylül: Tabikiiii
Karen: Hadi gel öpeyim o zaman.
Eylül: Sen gel niye hep ben geliyorum?
Karen: Babam seni mermi manyağı yapar demedin mi?
Eylül: Benim için katlanırsın sanıyordum.
Karen: Mermiye nasıl katlanayım Eylül? Karen: Aşkımdan delirdin iyice.
Eylül: OF OFFFF
Karen: Oflama öperim. Karen: Ayrıca babanın elinden silahı al ve beni anlat, bilsin artık.
Eylül: Yok artık.
Karen: Liseliler gibi kaçarak olmaz.
Eylül: Sana bunca sene sonra söyledim sevdiğimi, babama söylemenin bir on senesi daha var.
Karen: Bana söylemedin ben zekamla buldum.
Eylül: Dövmeyi açmasaydım zor fark ederdin.
Karen: Konumuz bu değil.
Eylül: Unut babamı.
Karen: Unutamam. Karen: Sen bilirsin, birden karşısına çıkarım o zaman.
Eylül: Sakın Karen. Eylül: Tamam ben söylemeye çalışırım. Eylül: Yapma öyle bir şey.
Karen: Söyle.
Eylül: Söylersem seninle en kısa zamanda tanışmak ister.
Karen: Tanışırsa zaten direkt nikah memurunu çağırır 'kaçırma bu çocuğu kızım' diye. (✓✓)
Karen: Tamam gel övmeyeceğim bir daha kendimi.
(✓✓)
Karen: ?
(✓✓)
Karen: Benim gibi bir adama görüldü atamazsın. Karen: Ben senin gibi bir kadına atıyor muyum? Hayır. Karen: Yine övdüm kendimi galiba. Karen: Yanlışlıkla oldu tamam gel. Karen: Eylül Karen: Sevgilim?
Eylül: Ay su içmeye gittim açık kalmış telefon.
Karen:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
