10.07.2020
🍃
Gizem:SEN KAFAYI YEMİŞSİN
Gizem:BUNU NASIL YAPABİLDİN LAN
Gizem:KIZIM SEN ADINI BİLE SÖYLEMEYE ÇEKİNİYORDUN
Gizem: ÇOCUĞU NASIL ÖPTÜN
Gizem: AŞIRI DERECEDE HEYECAN HİSSEDİYORUM
Gizem:BUGÜN NASIL BU KADAR MÜKEMMEL OLABİLİR
Gizem:Ama resmi verdiğinde öpseydin de güzel olurduEylül: Bayılıyorsunuz klişelere
Eylül: Öptüm işte ya ne biliyim o an kafayı yedim sanırımGizem: Aptal Berkan arada işe yarıyor desene.
Eylül: Ya ne demezsin
*1 yeni mesaj
Karen: Sen ne yaptın
Eylül: Ne yaptım?
Karen: Öptün beni öptün hayal değildi eminim
Karen: Değildi dimi lanEylül: Sürekli söyleyerek beni utandırma
Karen: Öpmeden önce düşünecektin
Eylül: Ne kadar ayıp ya
Karen:Ben mi öptüm kızım
Karen: Sana ayıpEylül: TAMAM KSREN BİR DAHA OLMAZ SUS ARTIK
Karen: KSREN kim?
Karen: Ayrıca bir daha olmayacak mı
Karen: Dur biz buna gülelimEylül:
Karen: Bak şu meseleyi söylemeyi unuttum
Eylül: Neyi?
Eylül: Yeter utandırma daha fazla.Karen: Utandıracağım ama onunla alakalı değil
Karen: Kapıyı aç.Eylül: Ne?
Karen: Kapıyı aç
Eylül: Kapıda mısın?
Karen: Aslında duracaktım ama utanıp yüzüme bakmazsın diye vazgeçtim
Karen: Hadi açHızlı adımlarla merdivenlerden inip kapıya yöneldim. Kapıyı açtığımda bir zarf gördüm 'acaba evlilik davetiyesi mi' diye düşünmeden edemedim. Gerçekten öyle olsaydı ne komik olurdu.
Komik mi olurdu?
Düşüncelerimi kenara bırakıp zarfı aldım ve arkasında yazan yazıyı okudum
Daha fazla uzasın istemedim.
Karen Akay.Heyecan ve merakla zarfı parçalar gibi açtım. Gibi değil öyleydi.
Peki şuan gördüğüm şey gerçek miydi?
Bu
Nasıl?
NE!Çizmişti.Karen Akay.Beni.Çizmişti.
🍃
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FERAĞ
Short Story🍃 Eylül: Bir gün resmimi çizmeni isterdim. Karen: Bir gün resmini çizeceğim.