2.18

525 31 7
                                    


🍃

"Beynim varmış." Tomografi sonuçlarını gözümüze sokan Berkan'ı izliyorduk. "Bakın var, cihaz bozulmuş ondan çıkmamış." İyice yakınlaştırdı, özellikle Karen'e uzattı "Gördünüz mü?" Karen sonucu sertçe çekip Berkan'a vurdu "Başlayacam beynine de götüne de!"

"Ah! Vurma çikolatam ben ne kadar korktum haberin var mı senin, beynim yok sandım?" Evet o anı hatırlatıyordum. Hatırlayınca da yine güldüm. Deli kendini paralamıştı. " Bizde oradaydık." deyince Karen, homurdandı "Doğru kıs kıs gülüyordunuz." Omzunun üstünden Pusat'a bakıp "Sana da yazıklar olsun bari sen gülmeseydin junior Karen."

"Junior Karen mi?"

"Evet Karen'im aynı sen baksana."

"Hadi oradan! Ben yakışıklıyım." Burun kvırdığımı görünce beni taklit etti. Bugün birbirimizi taklit edip duruyorduk. Onunla uyuduğumuz zaman yaptığım taklit aklıma gelince kahkalarla gülmeye başladım.

"Delirdi bu da iyice." Berkan'a Karen cevap verdi " Sana Eylül'le konuşmayı yasaklıyorum, senin yüzünden böyle oldu."

"Üstüme iyilik sağlık, azıcık bana çekseydi bak azıcık diyorum şimdiye senden beş çocuk yapmıştı." Gözümdeki yaşları silip "O niye?" dedim. "Adam da bok gibi para var kızım yap on beş tane falan kötü günde lazım olur, bak Şeyma Derebaşına bir taneyle her yeri gezdi gitmediği bir tek cehennemin dibi kaldı."

"Çocuklarımı ticaret malzemesi yakıştırması yapmasana!" Oflayıp
"Bunu boşver Karen'im beni al." dedi. Pusat arkada sırıtarak bizi izliyordu. "Berkan gerçekten sinirleniyorum gerçekten seni döverim gerçekten tanınmayacak hale gelirsin."

"Aman iyi be, ben biraz daha beynime
bakayım, çünkü var olmasa bakamazdım." Parmağıyla sonuçlara vurdu "Bakın var."

"Abi?" Pusat'ın sesiyle ona döndük. "Ne var?"

"Eylül yengem de resim çiziyormuş
aynı kurstaymışsınız."

"Evet."

"Bir resim yarışması mı yapsak?" Heyecanla "Olur." dedim. Hem ortamın havası da değişirdi. Sıkıntımıza iyi gelirdi. "Biz zaten kursta hep yarışıyoruz sayılır ve bil bakalım kim birinci oluyor?" Göz devirdim. "Senden sonra kayıt olmama rağmen sana rakip tek ben varım." dedim.

"Güzel çizdiğini biliyorum." Elbette güzel çiziyordum. Zamanla en iyisi olacağımın da farkındaydım. "Güzel değil muhteşem." Güldü "Evet muhteşem doğru, o zaman yarışalım mı?"

"Elbette." dedim ve önüme sehpa çektim. Pusat'ta koşarak kalem kağıt getirdi. Karen'e baktığımda beni izliyordu gözünü kırpıp öpücük attı.

Sakın yelkenleri suya indirme Eylül! Yarıştasın!

Ona dil çıkarıp Pusat'a baktım "Eee konu ne?" Berkan büyük bir ciddiyetle araya girdi "Bunu ben seçebilir miyim Pusat Bey?"

"Tabi."

"Beni çizin." Karen onunla uğraşmaktan bıktığı için bir şey demedi. Kalemi elime alıp saçlarımın arasına kaydırdım "Bir ünlüyü çizelim hem sizin oylamanız açısından tanıdık biri olması iyi olur." Dedim. Berkan koltuğa oturup şapkasını çıkardı "Pardon da ben yabancı mıyım?"

"Keşke öyle olsan."

"Ama Karen'im..." Pusat tehlikeyi fark edip "Tamam durun ben buldum kimi çizeceğinizi, Mathilda yani Natalie Portman ama Mathilda karakterini."
Pekala bildiğim yerden gelmişti. Eminim Karen'de biliyordu. Ama yine de bakmak gerekiyordu sonuçta bilsek bile ayrıntıları hatırlamak mümkün değildi. Telefonunu çıkarıp resmi açacağım sırada Pusat durdurdu "Yenge bakmadan çizsenize daha iyi olur."

FERAĞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin