19Mart2021
Nabeeeerr napıyorsunuz
Beğeni ve yorumlarımızı unutmayalım lütfen ❤️
🍃
Artık gece yarısı olmuştu ve hastane odasında yalnız ben ve Karen kalmıştık. Bütün arkadaşları,benim ailem, okuldan tanıdığı kişiler, herkes gelmişti. İnsanın en ihtiyaç duyduğu anda yanında birilerinin olması bulunmaz bir nimetti elbette.
Ya onu doğuran yanında değilse?
Evet, bu saate kadar gelenlerin içinde Karen'in kendi ailesi yoktu. Gelmemişlerdi. Belli etmemeye çalışsada her kapı çaldığında çocuk gibi heyecanla gözleri ışıldıyordu. Altmış yaşında olsakta her daim ailenin varlığına ihtiyaç duymamız çok normaldi ve onlardan başka hiç kimse bu ihtiyacı karşılayamazdı.
Yatağının kenarına oturup kafasını göğsüme koymuştum. Saçlarını okşarken "Nasıl hissediyorsun kendini? dedim. Bunu ciddi anlamda merak ediyordum ve bahsettiğim görünen yarası değildi.
Kolları belimi daha sıkı sardı "İyi."
"Yalan atma." Güldüğünü hissettim "Atmıyorum." Kimi kandırdığının farkında değildi bu çocuk. Bal gibi de yalan atıyordu işte. "Doğru konuşmazsan giderim." Bunu dediğim gibi sert bakışlarıyla karşılaştım. "Bu saatten sonra gidebileceğini mi zannediyorsun?"
"Ne var saa.."
"Gerçek saatten bahsetmiyorum." Onu taklit edip kaşlarımı çattım. " Doğruları konuşmazsan görürsün gidiyor muyum gitmiyor muyum?" Biraz yatakta geriye gidip daha da yaklaştı yüzüme ve iki parmağının arasına burnumu sıkıştırdı. "Çirkin." Gülümsedim. Gözlerine baktığımda kalbini gördüğüm adamın yüreği benimle birlikte atıyordu.
"Çirkin mi? Gerçekten gideceğim ama." Moralini yerine getirmek için işi biraz daha dalgaya almak iyi olurdu. Hem bu yakınlıkta düşünebilmekte çok zordu.
Omuz silkti "Git, gelirim peşinden.""Bir gün seni istemezsem artık?"
"Gelirim, bırakmam."
"Ama gerçekten istemezsem?"
"Bırakmam Eylül."
"Ya benimsin ya kara toprağın edebiyatı mı bu?" Saçımı kulağımın arkasına sıkıştırırken yüzündeki ciddiyet kaybolmamıştı "Bırakmam derken fiili olmasına gerek yok."
"Peki ş.."
"Uyu artık."
Başını boynuma sakladığında ittirdim "Yaa uykum yok, konuşalım." Beni takmayıp yine boynuma gizledi güzel yüzünü. Pek belli olmayan sakalları battığında kıkırdadım. "Kız dursana." Gülmeye devam ettim. "Kurtlandın mı ne oldu?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FERAĞ
Short Story🍃 Eylül: Bir gün resmimi çizmeni isterdim. Karen: Bir gün resmini çizeceğim.