🍃
"Eylül" Uyuduğum sıradan hızla başımı kaldırdım "Efendim hocam""Senin resmini beğendim" Hocanın suratına donmuş gibi bakıyordum "Eylül?" Hızla kendime geldim "Teşekkürler"
"Fatih hoca kör mü oldu ne oldu?" Yüzümdeki gülüş solarken yan tarafımda oturan Berkan'a döndüm "Yaptığın çizimlere bakılırsa sen her zaman körsün he?" Gülerek bana yaklaştı "Ah bebeğim kimden ders aldığını ne çabuk unuttun"
"Sen salak mısın ? Biz seninle sadece proje yaptık bir kere, bu senden ders aldığım anlamına gelmez" Göz devirip önüne döndü.
Ah Gizem şu çocukta sevecek ne buluyorsun acaba.
"Karen seninki de iyi fakat bu sefer çok özenmemişsin" Karen cevap vermediğinde ona döndüm. Kafasını salladı 'Ne?' anlamında. "Hoca seninle konuşuyor"
"Sen zaferinin tadını çıkarsana"
"İstesem hep yenerim seni" Alaycı bir şekilde güldü "Dün önemli bir işim vardı o resmi buraya geldiğimde çizdim" Gözlerim kocaman açıldı. Parmağımla resmini gösterdim "Bu resmi" Kafasını olumlu anlamda salladı.
On dakikada çizmesine rağmen çok çok iyiydi.
Berkan'ın gülmesini duyunca ona döndük ikimizde " Beş dakikası daha olsaydı yine birinci olacaktı yani"
"Bir gün seni de rakip olarak görmek isterim" Karen'in dediği şeye gülmemek için kendimi zor tuttum. Berkan'ın yüzü düşmüştü "Yok karşim ben senin dünya ahiret bacınım"
"Ne alaka be" Berkan sinirle karışık gülerek Zeynep'e döndü "Aaa Zeynep'te buradaymış,ne oldu şekerim sen makyaj yapmadın bugün galiba tanıyamadım"
⏳
Yel: Nasılsınız bugün beyefendi
Karen: Sikik bir partideyim
Yel: Çıkış kapısı yok mu?
Karen: Berkan'ın doğum günü
Karen: Yeni geldimYel: Iyy
Yel: O bir de doğduğu günü kutluyor mu?Karen: Görsen
Karen: Sanki İngiltere prensiMalesef görüyorum.
" Gizem, bu salağın partisine beni nasıl getirdin?" Gizem rujunu tazeliyordu "Kankamsan geleceksin, hem Karen'de var işte" Berkan'ı görünce yüzümü buruşturdum. Eliyle gözlerini kapatıp bize doğru geliyordu "Aman Allah'ım bu ışıltı bu güzellik " Beni eliyle ittirip Gizem'e baktı " Ah, Gizem'miş tahmin etmiştim" Gizem anında yelkenleri suya indirince kusmakla kusmamak arasında mekik dokuyordum. "Ya Berkan, sen de çok iyisin" Bilmişçe kafasını salladı "Biliyorum"
"Eee hadi kutlayın doğum günümü" Gülümseyerek hediyemi uzattım "Yellozsun ama insancıl bir tarafında varmış ver bakiyim" Hızla elimden çekerek paketi açmaya başladı. Kafamı kaldırdığımda Karen'i görmemle irkildim. Hızla kendimi toparlayıp tebessüm ettim. "Al bu hediyeyi götüne sok Eylül"
"Yuh"
"E ama yani napiyim Gizemcim kötü kötü konuşturuyor olacak iş mi gözlük almış" Bilmişçe elimi belime koydum "Bana bak bugün dediğin laflardan sonra ne alacaktım yat kalk dua et,benimle de düzgün konuş" Yüzünü astı "Beş lira mıdır nedir?" Gizem hafifçe koluna vurdu "Ayıp ayıp hediye sonuçta özür dile"
"İyi özür dilerim, ne yakın mı uzak mı bu?" Güldüm "Camı yok ki onun " 5 saniyelik bir bakışmanın ardından Karen sessizliği bozdu " Yakıştı sana"
🍃
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FERAĞ
Short Story🍃 Eylül: Bir gün resmimi çizmeni isterdim. Karen: Bir gün resmini çizeceğim.