321.Gün

56.GÜN

"Bileğimi bırak lütfen."

Suruni, Yoon'a karşı anlık kaybettiği içgüdüsüyle kendine gelip, elini gevşetmesiyle, Yoon'un bembeyaz kolunda kızarıklık bıraktığını fark etti. Kız yüzünden miydi? Telefon yüzünden miydi? Parti yüzünden miydi? O olay yüzünden miydi?

Kendisi yüzünden miydi...?

Telefon çoktan durmuştu bu yüzden Yoon sesin nereden geldiğini fark edemedi. Mutfağın her tarafına baksa da görünürde hiçbir şey yoktu. Tabi ki çatal-bıçağın olduğu yer aklının ucundan dahi geçmemişti çünkü oraya koyduğunu düşünmemişti bile. Sonuçta Suruni, Yoon fark etmeden oraya gizlemişti.

"Ses buradan gelmemiş miydi...? Yankı mı yaptı acaba..."

Yoon mutfaktan çıktığı gibi Suruni'nin ona bakan karanlık gözlerinin önünden kaçınıp, koltukların ve kanepelerin aralarına elini soktu. Belki buradadır...

"Yoon--"

"Tanrım seninle dans etmeyeceğim. Neden böyle bir şey yapayım?! Kafan mı güzel? İçtin mi?!"

İçmemişti. Suruni nadiren ağzına içki sürerdi ve o nadir zamanlarından biri değildi bugün.

Yoon onun yanından geçecek olmuştu ki Suruni önünü kesti.

Sonra bir kez daha,

bir kez daha.

"Önümü kesmeyi bırakır mısın?!"

"Benimle dans edersen sana yerini söylerim."

"Ne?! Yerini nerden biliyorsun...? Dur. Telefonum yoksa baştan beri sende miydi?! Ve sen onu sakladın mı?!! Nesin sen?! Çocuk falan mı? Telefon karşılığında dans etmeyi istemek falan... Bu çocukça tavırların da ne?!"

Şarkının değişmesiyle Suruni, Yoon'un bileğinden tuttuğu gibi Yoon'un ellerini omzuna attı. Elleri havada, kendinden büyük bir erkeğin omzunu kavradığını anladığı an Yoon, afallayarak geri çekilecekti ki Suruni aniden Yoon'un belinden tuttuğu gibi Yoon'a fırsat vermeden bedenini kendine bastırdı.

"ÇEK ELİNİ! LAN ÇEKSENE! MANYAK MISIN!?"

"Sanırım manyağım evet."

"Ayrıca sapıksın, bırak beni. Dans etmemiz tuhaf."

"Sapık kelimesi biraz ağır kaçıyor. Hem neden iki erkek dans etmesin ki?"

"Çünkü danslar kız&erkek arasında olur."

"Ne? Yeni yasa falan mı bu?"

"Pfft! Hayır."

Yoon bir anlık güldüğüne inanamayıp kendini toparlayarak Suruni'nin elinden kurtulmaya çalıştı ama Suruni onu bırakmamak konusunda ısrarcıydı.

"O halde..."

Suruni kollarının yerlerini değiştirdi. Bu sefer o Yoon'un omzundan tutuyordu ve tutmak istemeyen Yoon, elini rastgele Suruni'nin belinde gezdiriyordu. Yoon avucuna gelen belin, bir kız beliyle örtüşemeyeceğini anlamıştı. İncecik değildi, onun yerine kalıplı ve kaslıydı.

"Napıyorsun? Benden büyük olduğun için biraz sonra omzuma bastırıp üstümden falan karşıya mı atlayacaksın?"

Suruni gülümseyip kollarını eski haline döndürdü.

"Nereyi tuttuğun önemli değil, dans bu. Kız ve erkek arasında olur gibi bir kalıba sokma."

"Yine de tuhaf."

"Hm... Öyle mi dersin? Napıyordunuz..."

Suruni, Yoon'u kendine biraz daha yakınlaştırıp göğüslerinin temas etmesine izin verdi. Belini daha çok kavradı. Yoon da omzunu daha sıkı tuttu çünkü...