141.GÜN

315 29 30
                                    


"Yoon, uyan artık lütfen... YOON...!"

Yoon sanki günlerdir uyuyormuşçasına göz kapaklarını zorla açarak, Suruni'nin panikli suratına ardından dışarıdan gelen polis çakarındaki sesle yerinden sekmişti.

Polisler...

"Beni iyi dinle, sakince dediğim her şeyi yap ve sesini asla çıkarma."

Yoon ağzını aralasa da o an nasıl bir duyguda olduğunu kendisi bile anlayamamıştı.

Yardım hemen dibine gelmişti.

Gelmişti ama...

Ama...?

Suruni, Yoon uyanmadan polisleri yan odanın penceresinden araba lastiğinin frenleme sesinden direk farkedip, evdeki şüphe yaratacak her şeyi saklayıp gizlemişti. Gece bile olayın paniğinden evde sürekli hareket halindeydi. Suruni, Yoon'un elini tuttuğu gibi onu hiç açılmamış yeni tuvallerin bulunduğu, boya malzemelerinin ağırlıkta olduğu diğer, bilinmeyen kilitli odaya sokup; üst üste yığılmış boya kutuları ve tuvalleri sağa sola çekiştirmeye başlamıştı.

Yoon titriyordu. İçinden bu yerden kurtulmak için bir şans olduğunu geçirip dursa da, bunu fırsata çevirip bağırmak yerine dilini yutmuş gibi gördüğü sahne karşısında; hiç bitmeyecekmiş gibi hala sürmeye devam eden rüyasındaki anısının hülyasına dalmış, Suruni'yi arkasından izliyordu.

Suruni birçok şeyi yerden kaldırdıktan sonra zeminde hiç belli olmayan bir göz ortaya çıkmıştı ve kapağını yukarı kaldırmasıyla birlikte etrafa hafif bir toz birikintisi serpilmişti.

Depo?

Suruni aşağıyı işaret edip,

"Ben bu kapağı tekrar açmadan sesini çıkarmadan aşağıda beklemelisin. Karanlık, o yüzden dikkat et. Mümkünse merdivenin dibinde otur. Ve..."

Suruni, Yoon'un ağzını bağlamak için yeltenince Yoon geriye topallayarak uzaklaşıp, onu elindekiyle geriye doğru itmişti.

"Hayır istemiyorum. Bağırsam çoktan bağırırdım, merak etme."

"....."

Suruni şüpheli gözlerle Yoon'u bir süre süzüp ardından dışarıdaki adamların sesini işitir işitmez kafa sallayıp hızla durumu onaylamıştı. Yoon'da yavaşça merdivenden karanlığa doğru aşağıya inmişti.

Kapağını kapatmadan tepesinden çömelen Suruni, Yoon'a eğilip bakarak,

"Yoon.... Seni kaybetmek istemiyorum... beni anlıyor musun?", demesiyle Yoon yutkunarak rüyasındaki anıyı tekrar anımsayarak,

"Ben... Ben de seni Suruni", demesiyle Suruni gözünü kısıp; bu ağlayacakmış gibi duran, yalvarırcasına kendisine bakan Yoon'un gözleriyle verdiği cevabı karşısında afallasa da, vakit kaybetmeden kapağı kapatıp üstüne tekrar malzemeleri ve tuvalleri koyup pencereli odaya geçmişti.

Siktir... Buraya kadar geldiler artık.

Kapının zorlama sesiyle Suruni yerinde seğirip kapıya doğru yönelirken aniden birkaç ses,

"Burada birileri mi yaşıyordu-?!"

"Gözden mi kaçırdık?"

"Hayır imkansız, böyle yıkık bir yerde... Evsizler kapı kilitlemez değil mi?!"

"Kırmalı mıyız...?"

Suruni onların daha fazla şüphelenmesine izin vermeden aniden kapıyı açmasıyla üç polis memuruyla göz göze gelmişti. Birisi tanıdıktı, önceden market çıkışı karşılaştığı adamdı.

321.GünHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin