Asker

Öneriniz

Minibüs durunca şoföre selam verip sırayla minibüsten indik. Minibüs geri dönüş yoluna koyulunca derin bir nefes aldım.

Tam konuşmaya başlayacağım esnada Yeliz çantasından harita çıkardı ve "Kafama takılan bir nokta var. Yola koyulmadan önce teröristlerin bulunduğu konumu biri söyleyebilir mi?" diye sordu.

Göksu konumu Yeliz'e söylerken Yeliz haritayı bir kayanın üstüne koyup incelemeye başladı. 

"Yüzbaşı hangi yol güzargahından gideceğimizi gösterebilir misiniz?" diye soran Yeliz ile haritanın üstünde şu an bulunduğumuz konuma işaret parmağımı koydum.

"Şu an buradayız." dedim ve parmağımı ilerleyeceğimiz konumda ilerletirken "Buradan ilerleyeceğiz. En kısa yol burası." dedim. 

Yeliz yaklaşık yirmi kilometre ilerimizi gösterdi ve "Bu yol ne kadar açık olsa da geçen dağdan taşlar düştü ve pusu atmak için oldukça yatkın hale geldi. Eğer teröristler Türkiye sınırlarına kadar yakınlaşma cesaretini gösterdilerse buraya da pusu atarlar." dedi.

"Öneriniz nedir?" diye sordum. 

"Aslında sizin bir öneride bulunmanızı bekliyordum." dedi Yeliz.

Gösterdiği yere gelmeden önceki bir bölgeyi gösterip "Burada ikiye ayrılıp çevreden yürümeye devam edebiliriz. Zaten pusu atıldıysa onların çevresinden yürüdüğümüz için onları rahatça görürüz. O zaman gerekeni yaparız." dedim.

Yeliz "Şu anki en mantıklı çözüm." diye mırıldandı.

Yeliz geri haritasını çantasına koyarken "Tim, hareket ediyoruz." dedim.

Herkes rütbesine göre sırayla yürürken Yeliz yanımda yürüyordu.

Yeliz "Yüzbaşı hani siz bana soru sormuştunuz, insan başka bir insanı bir günde sever mi diye, hatırladınız mı?" diye sordu.

"Evet." dedim.

"Benim de size buna benzer bir sorum var." deyince "Sizi dinliyorum." dedim.

"Hadi bir gün sevmeyi öğrendik. Peki bir insan başka bir insanı ilk görüşte sevebilir mi?" diye sordu.

"Eğer bu ilk insan sen isen diğer insan ise bensem bu oldukça mümkün." dedim.

"İşi dalgaya vurma." diye şikayet etmesi ile gülümsedim.