Ömer en son Cihan'a 'istifa et' dediğinde Cihan bir şey dememiş susmuştu.
Zaten o sıra Başkan yardımcısının geldiğinin haberini alan Ömer daha fazla bir şey demeden karargaha geçmişti.
Neredeyse 2 saattir toplantıdaydı ve başı ağrımıştı.
Teröristlerin ortalığı mahvettiği, neden hala onlardan haber alınamadığı ve yakalanmadığı gibi daha birçok konu...
Ömer'de yakalamak istemez miydi?
Bu vatanını rahata kavuşturmak istemez miydi?
Ama olmuyor işte...
Düşman hem güçlü, zor, zeki, hem de merhametsiz!
Olmuyor...
Ömer Başkan yardımcısını yolculadıktan sonra hızla Cihan'ın odasına girdi;
"Cihan kalk! Yeter bu kadar oturduğumuz! Kanını kurutalım şu teröristlerin. 25 yıl öncesi gibi, tüm kuvvetimizle gösterelim kendimizi Allah'ın izniyle"
Ömer'in sözleriyle ikisininde aklına dudaklarında ki tebessümle o anılar geldi.
O 20 yıl öncesi....
🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷
-20 YILÖNCE-
"Ömer koş koş!!!" dedi Cihan gülerek. Başıyla onaylayan Ömer, Cihan gibi hem gülüp hem peşinden koşuyordu.
Onlar büyümüşlerdi...
11 yaşına gelmişlerdi...
Ama afacanlıkları bitmemişti.
Her gün bir bela açıyorlardı başlarına
Bugünde yine o günlerden biriydi.
Fakat bu sefer başlarına aldıkları bela daha büyüktü.
Çünkü bu sefer , her gün uğradıkları karakoldaki askerler, yetimhane hademeleri yada yolda ki insanlar değil, karakolda ki yüzbaşı ile başları beladaydı.
Adamın saç olmayan kel başının dalgasını askerler ile yapmaları ve bunu yüzbaşının bizzat duyması yetmemiş gibi, adamın o dalga geçtikleri kel başına sıvı yağ dökülmesine sebep olmuşlardı. Tabi ki bu durumun sonucunda kızgın boğa gibi kızarmış bir yüzbaşı, o iki afacanı deli gibi aramakla meşguldü.
"Buldum işte sizi!"
Ömer ve Cihan duydukları ses ile saklandıkları çalının arkasından korkuyla sıçradılar ve tekrar kaçmaya çalıştılar ki Ömer çarptığı sert cisim ile durdu. Başı acımıştı.
Onun arkasından gelen Cihan'da Ömer'e çarparak durdu.
Kafasını kaldırdığında kendisinden epey uzun ve heybetli yaşlı bir amcayla karşılaştı.
"BİNBAŞIM!" diyerek hazır ola geçti az önce onları kovalayan yüzbaşı
O an anladı Ömer, bu sefer fena başları derde girmişti.
Yutkunarak Cihan'a dönüp baktı ve Cihan'ın da aynı şekilde kendisine baktığını gördü.
ŞİMDİ YANMIŞLARDI İŞTE...
🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷
Yüzlerinde ki tatlı tebessümle hatırlamıştı o zamanlarını iki genç.
"Sen kaçırıldığında sürekli Altay Binbaşı yanımdayı. Destek oldu. Sonra emirlerını dinlemeyınce meslek te çürümedı bu kadar ömrüm diyerek gitti" ufak bır kahkahanın ardından devam ettı Cıhan "Senın bulunduğunu haber verdim. Çok sevındı ama gelemıyor işte biz bı ara" dedı gülümseyerek Cihan
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SÖZ VERİYORUM
Teen Fiction"Dilan!" diye seslendi Ömer ardından. Dilan ismini Ömer'den duymasıyla ilkte afalladı. Sonra ise hemen toparlanarak güler yüzüyle ona döndü; "Efendim Komutan?" Ömer önce kalbine sonra aklına işaret ederek konuştu; "Unutma şu fani dünya da ölsek te...