2.4

503 25 79
                                    

Kim Jennie

Derin bir nefes verip önüme gelen saçı geriye ittim. Duvardaki saat'e baktığımda jongin'nin gelmesine bir saat'ten biraz az bir zaman kaldığını gördüm. Önüme dönüp dolaba geri baktım. Sabahtan beri dolabın önünde dikilmiş kıyafet deniyordum ama bir türlü karar kılamıyordum hiçbir kıyafette.

Gözlerim tekrar saat'e gitti. Sonra önüme dönüp ellerimi kıyafetlerin arasında gezdirdim. Akşamı bilemezdim ama şimdi hava çok güzeldi. İşimizin akşama kadar sürüp sürmeyeceğinide bilmiyordun ama şuan hava güzeldi.

Seçtiğim parçaları alıp yatağa ilerleyip üstüne koydum ve üstümdekileri çıkarıp yatağın üstündekiler ile değiştirdim. Jisoo ile en son yaptığım alışverişte aldığım ayakkabıyı ayağıma geçirdim. Banyo'ya girip tarağımı alıp saçlarımı taradım. Saçlarım çabuk uzadığı için bir kaç ay önce kestiğim, çok kısa olmayan kahküllerim perçeme dönüşmüştü.

Saçlarımı serbest bırakıp sağ taraftaki saçlarımı öne alıp soldakileri omzumdan arkaya atıp sol taraftaki saç tutamını kulağımın arkasına sıkıştırdım.

Çok parfüm kullanmazdım. Makyaj masamın üstündeki hafif kokulu parfümü'mü alıp bir kaç defa sıktım.

Şişeyi yerine koyup telefonu elime aldım ve kapıya ilerleyip kapıyı açıp aşağı indim. Askılıktaki çantamın içini kontrol ettikten sonra mutfağa doğru ilerledim. Ama mutfağa giremeden telefonum titredi. Bildirimde jongin'nin ismini görünce gülümsedim.

Heyecanlanmıştım

Mesajlara girip gördüğüm mesajı okudum. Kapının önünde olduğunu söylüyordu. Mutfak yolundan geri dönüp çantamı omzuma attım. Anahtarıda elime aldıktan sonra kapıyı açıp çıktım. Anahtar ile kilitledikten sonra anahtarı çantama attım ve evin önündeki arabaya ilerledim.

Kapıyı açıp bindim. Yüzümde engel olamadığım bir gülümseme vardı. Kapıyı ardımdan kapadıktan sonra jongin'e döndüm. Hafif gülümseme ile bana bakıyordu. Ben onun gülümsemesine aşıktım, beni ona aşık eden şeyde buydu, küçük ya da büyük ben onu her türlü gülümsemesi ile seviyordum.

Sol elini direksiyonda, vücudu biraz bana dönüktü ve her zaman ki gibi yakışıklıydı.

"Günaydın"

"Günaydın"

"birşey yemeyip aç olduğunu var sayıyorum?"

Tek kaşını kaldırıp sorduğunda bu hali çok hoşuma gitmişti. Nasıl göründüğümü bilmiyordum ama pek umrumda değildi. Başımı olumluca salladım.

"yemek dışında pek birşey düşünemiyorum"

"güzel. İstikamet güzel kahvaltı edebileceğimiz bir yer o zaman"

Önüne dönüp arabayı çalıştırdığın da hafifleyen gülüşüm büyümüştü. Bir kaç dakika sonra kahkaha atmaya başlarsam şaşırmazdım. Önüme dönüp camdan dışarı izlemeye başladığımda bu günün güzel geçeceğin düşündüm.

Araba yolculuğumuz jongin'nin radyo'dan müzik açması ile geçmişti. Ortama 15 dakika sonra küçük, şirin bir restorantın önünde durduk. Kapıyı açıp çıktığımda jongin'de inmişti. Yanıma geldiğinde beraber içeri girdik.

"nereye oturmak istersin?"

Sorusu ile ilk ona bakmış ardından etrafa bakınmıştım. Cam kenarı olan bir yeri parmağım ile işaret ettim.

"orası nasıl?"

"mükemmel"

Birlikte masaya ilerledik. Sandalye'yelere oturduktan sonra garson menüyü getirdi. Bir süre menüye baktıktan sonra jongin menüyü indirip bana baktı. Bu hareketi ile gözlerim onu buldu.

Katil Aşk - JenKaiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin