5.Bölüm

2K 164 71
                                    

Multimedya ; Logan Russell

Yıldıza dokunup, bol bol yorum yapın lütfen! Destek olanlara şimdiden teşekkür ediyorum!❤️

İyi okumalar!! ( ˘ ³˘)♥︎

Hayatım boyunca rahatlamak için türlü türlü şeyler denemiştim. Bir ara korku filmlerinde olduğu gibi bana da musallat olup olmadıklarını sorgulamak için medyuma ya da bir rahibe gitmeyi düşünmüştüm. Rahip seçeneğini ilk andan itibaren reddetmiştim. Katolik olan ailem beni sevmeye layık görmeyip bir köşeye atmıştı. Bu yüzden din insanlarına karşı ayrı bir garezim vardı. Medyum seçeneğini ise büyük annemin yanında huzurlu olduğumu hissettiğim an reddetmiştim. Ben sadece yalnız biriydim. Yaşadıklarımı hep psikolojiye ya da mantığa yormaya çabalamıştım. İçten içe normal olmadığımı bile bile bunu yapmıştım yıllarca. Şimdi ise yüzleşiyordum.

Beni zahmetsizce rahatlatan kokuyu tekrar ciğerlerime çektim. Bu tütsülerin beni rahatlattığını bilseydim yıllar önce alır yatağımın köşesine koyardım. Yoğun bir kokusu vardı. İlk başta tuhaf geliyordu ama sonra alışıyor ve zihninizi rahatlatıp bedeninizi gevşetmesinin tadını çıkarıyordunuz. Bulunduğumuz oda yüzde yüz olmasada keşişlerin odasına benziyordu. Amara ile hemen ortamızda bulunan kısa bacaklı uzun sehpanın önünde türlü türlü malzemeler vardı. Altımızda ki minder ve ortamızda ki sehpa dışında başka bir eşya yoktu.  Duvarlarda anlamını bilmediğim semboller çiziliydi. Yere çizilen kocaman pentagramın çevresini daire oluşturacak şekilde saran türlü tütsüler diziliydi. Küçük mum şeklinde ki tütsülerden renkli dumanlar çıkıyordu. Üstlerinde yaydıkları renkle aynı renkte semboller vardı.

"Daha huzurlu musun?" dedi Amara, odaya gireli beş dakika oluyordu ve bu dakikalarda benim rahatlamamı bekliyordu. Belki de dediği gibi hassas biriydim. Üstesinden gelip gelmeyeceğimi bilmiyorum.

"Tütsüler iyi geliyor." Kendi evime giderken de almak istiyordum. Korunmanın yöntemleri olduğunu söylemişti ama geçici süreydi. Zaten o yüzden eğitim almıyor muydum? Hoşuna gitmiş gibi küçük kıkırtısını saldı. Yaşına göre çok güzel bir kadındı. "Rahatlatamayacağı insan yoktur." Sehpada ki malzemeleri tek tek zemine koyup yer açtı. Uzun kömür karası kuş tüyü biçiminde ki kalemi alıp küçük kasenin içinde ki metalik sıvıya batırdı. "O sıvı ne?" Hiç birinin ne olduğuna dair bir fikrim yoktu. Tahta sehpaya anlamını bilmediğim bir sembol çizmeye başladı. "Peri kanı. Saf ışık barındırır, kutsaldır." Peri kanı mı? Ciddi olamazsın?! Küçük minik kanatları olan insancıklar mı? Benim bildiğim periler öyleydi. Onlara zara verip kanını almak ne kadar iyiydi hiç bir fikrim yok. Amara sembolü çizerken tüyün geçtiği yerler devam edip kendiliğinden dallanıyordu. Büyük geometrik şekiller metalik renkken iç kısımlar zümrüt yeşiline döndü. Amara tüy kalemini kaldırdığında dallanan çizgiler birleşip geometrik şeklin tamamlanmasını sağladı. Çember oluşturan geometrik şekiller canlıymış gibi kendi etrafında dönmeye ve ışık saçmaya başladı. Gördüğüm büyülü görüntü karşısında nutkum tutuldu.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
GECE KUŞUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin