☾ Ruh Serisi 2 ☽
Layana Campbell, hemşirelik bölümünden yeni mezun olmuş genç bir kadındır. Artık hem evsiz, hem de işsiz olan Layana, büyük annesinin ona bıraktığı eve taşınır ve yeni bir iş bulur.
Dışarıdan zeki, soğuk kanlı ve güçlü duran Layan...
Tehlikeyle karşı karşıya kaldığınızda farklı tepkiler verebilirdiniz. Tabi bu tehlikenin boyutuna göre değişir. Canınız söz konusuyken fiziksel gücünüzün yüzde yüzünü bile kullanabilirsiniz. Aklınız ise normalden daha çabuk çözüm bulurdu. Zihnimden geçen sinsi tilkilerin hepsi ayrı bir planın projesini önüme koyuyordu. Karşımda ki şeytan güçlüydü ve ben de savaşmak konusunda acemi bir iblis avcısıydım. Tüm gücümü açığa çıkarırsam kontrol edememem ve hastaneyi havaya uçurmam yüksel ihtimaldi. Beni durduran bu korkum değil miydi zaten?
"Pekala minik kuş oyun başlasın." dedi sinsi gülüşüyle. Kanlı dişlerini görmek mide bulandırıcıydı. Ellerini iki yana açtığında kırmızı kıvılcımlar teninde dolaştı. Yaydığı karanlık büyüyü anında hissetmiştim. Arkamda hissettiğim varlık ile tüylerim diken diken oldu. Algılarımı güçlendirmeye çalışan gönüllü öğretmenim Mike'a sonsuz teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Arkamda ki varlık kollarını çevreme saracağı sıra hızlı reflekslerimle eğilip yan dönerek arkasına geçtim. Ateşimi geri çekip büyümü çağırdım. Ellerimi Ethan'nın boş bedenini Sarah'a doğru fırlattım. İçim acısada artık o Ethan değildi. Adımlarım servisin çıkışına koşarken arkamda ki iblisin küfürlerini işittim. "Yakala onu!!" diye kükredi. Danışman masasının arkasında ki ceset saniyeler içinde canlanıp ayaklandı. Aynı Ethan'ın oyulmuş gözlerinden çıkan karanlık dokunaçlar onun göz boşluklarından çıkıyordu. Ağzını açıp kükrediğinde kalın şeytani ses kulaklarımı acıttı. Yüreğim kan pompalamaya yetişemiyordu artık. Daha neler göreceğimi düşünürken aklımın ucundan geçmeyen olaylarla karşılaşıyordum. Bana doğru koşmaya başladığında bedenim kontrolü alıp içgüdüsel olarak havaya sıçradım. Kendi etrafımda dönerek diğer tarafına geçtim. Ayaklarım yere değdiği an ellerimi ona doğru uzatıp bana doğru koşan Ethan ve Sarah'ın üstüne fırlattım. Üç beden birbirine dolanarak yere kapaklandı. Şaşkınlıkla bedenime göz attım. Fantastik filmlerde ki güçleriyle yeni tanışan baş karakter gibiydim şu an. Büyüme yeni yeni alışırken anlaşılan şimdi de gelişen bedenime alışmam gerekiyordu. Kendimi zorla toparlayıp ayaklanmaya çalışan üçlüyü arkamda bıraktım. Geniş alana çıktığımda karşı serviste ki Logan'ı gördüm. Çevresini saran üç iblis cadıya dehşetle baktım. O kadar basit değil derken haklıydı. Kömür gibi bedenini uzun ateş saçları tamamlıyordu. Teninin bazı kısımları lav tabakası gibi çatlamış ve aralardan ateş geçiyordu. Cehennemden gelen zebani gibiydiler. Buna rağmen Logan çok güçlü duruyordu. Pençelerini suvuruşu, hızlı refleksleri, bedenine hakimiyeti ve arada kullandığı büyüsüyle mükemmel bir savaşçıydı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Onu bu yaratıklarla yalnız bırakamazdım. Adımlarımı daha da hızlandırdım. Servise gireceğim sıra üstüme atlayan iki bedenle yere kapaklandım. Buz gibi parmaklar değdiği yerleri cayır cayır yakıyordu. Dudaklarımın arasından kaçan çığlığa engel olamadım. Logan benim çığlığım ile dikkatini kaybedip bana döndü. Arkasında ki iblis pençesini sırtına savururken "Logan!!" diye haykırdım. Korkudan çok endişe ruhumu yakıyordu. Korku ise kendim için değil onun içindi. Yerde iki cesetten kurtulmak için daha çok çırpındım. Bedenime değen soğu tenlerden karanlık zehirli bir enerji akıyormuş gibi hissediyordum. Damarlarımda dalgalanan gücümün içten içe bu zehirle savaştığını hissettim. Topuk tıkırtısının yanında oyunun kazandığına dair alaylı kıkırtısını işittim. Kollarımdan sertçe tutan iki ceset beni yerden kaldırarak Sarah'ın karşısına dikti. Hırsla soluyuşum yüzüme düşen saçlarımı uçuruyordu. Karanlığın içinde parlayan kan kırmızısı boncuklar yüzümde dolaştı. Sıkılmışça iç çekti. Elini kaldırıp düşen saçlarımı tuttu. "Seni Kara Lorda verdiğimde büyük bir ödül kazanacağım." dedi saçlarımla oynarken. Kara lord? Büyük bir düşman olduğunu tahmin etmiştim zaten. Cadıların başında ki kara lord olmalıydı. Logan ya da diğerlerinin bana bundan bahsetmemiş olması onların bilmediğini mi gösterirdi yoksa benden sakladıklarını mı? Ertelediğim bilgilerin içinde bu düşman da mı vardı?
