Yıldıza dokunup, yorum yapanlara şimdiden teşekkür ediyorumm!! ❤️İyi okumalar!!! ( ˘ ³˘)♥︎
Hazırladığımız karışımın kokusu o kadar ağırdı ki artık dayanamayıp kendimi camdan atacaktım. Mide bulantısının yanında baş ağrısıda yapıyordu. Mavi kristal şişeye şeffaf sıvıyı döktüm. Söğüt ağacının özü, pirinç unu ve peri kanıyla yapılan güçlü bir şifa iksiriydi. Yaranın üstünüze sürdüğünüzde yakıcı bir his verir ama en ufacık zehri bile çıkarıcak kadar güçlü.
"Bu işte iyi olmaya başladın. Bu seferkine hiç karışmadım ve kendin başardın." Amara gurur duyan sesi içimi okşadı. Beyaz saçlarını salık bırakmış, her zamanki tarzına uygun bir elbise giymişti. Mavi gözleri parıl parıldı. Çok güzel bir kadındı. Onun yaşına geldiğimde bende onun gibi dinç ve güzel görünecek miyim merak ediyorum doğrusu. Gerçi bunun için kurt ruhuna ihtiyacım var. Ya da gerek yok. Gece kuşu olmak seçilmiş olmaktı. Yine arada dışarı çıkmak isteyen zehirli tarafını hissediyordum ama ona bile alışmıştım. Amara haklıydı kullanmaya alıştıkça seviyordum.
"İyi bir öğretmenim var." dedim kibarca gülümseyerek. İltifatı karşısında mahcup hissettim. Omzumu sıkıp gülümseyerek karşılık verdi. "Daha öğreneceğin çok şey var ve çabuk kapman iyi. O yüzden mahcup hissetme." dedi. Haklıydı. Daha yolun başındaydım ve öğrenmem gereken çok şey vardı. Kapı açıldığında kimin geldiğine baktım. Felix ellerini cebine yerleştirmiş, genişçe sırıtarak kapı kenarına yaslanmıştı. "Seninkileri postaladık. Gelelim fasulyenin faydalarına. Ava hazır mısın güzellik?" Elimde ki şişeyle oturduğum yerden ayaklandım. Aria ve Liam şükran gününün ardından yeni sulara yelken açmak amaçlı gitmişlerdi. İki deliyi tutmak üç başlı Kerberosu tutmaktan zordu. Bu mekandan sıkıldıklarını ve yeni mekanlara -özelliklede kayak festivaline- gitmek istediklerini belli etmişlerdi. Bu durum Russell'lar kadar benimde işime gelmişti. Onları seviyorum ama şeytani ruh ya da iblis cadıları görüp kafayı yemelerini istemiyorum.
"Kızıl oldukça dolgun bir kadın var mı?" dedim bıkmışça nefes vererek. Genişçe sırıttı. "Kesinlikle." dedi bu günün ne kadar eğlenceli geçeceğini bilerek. Pekala derce başımı salladım. "Kesinlikle hazırım." Kendimden emin sert adımlarımı kapıya doğru hareketlendirdim. Sanki pençelerini çıkarmış avına ilerleyen bir aslan gibiydim ta ki bir boğaz temizlenmesine kadar. Adımlarım zamkla yapıştırılmış gibi dondu. Aslandan kediye dönen tavrım kuyruğunu kıstırarak Amara'ya ilerledi. Tek kaşını kaldırmış bilmişçe bakıyordu. Değişimim karşısında iki bedende gülmemek için kendini tuttu. "Görüşür Amara. Tılsımı takarım." deyip yanağını öptüm. İki yanağımı da avuçlayıp şefkatle baktı. "Dikkat et kızım." dedi sıcacık sesiyle. İçimi yaktı geçti. Bir annenin sıcaklığını öğreten bu kadına gülümseyen gözlerle baktım. Başımı usulca salladım. Odadan çıktığımda Felix kolunu omzuma atmıştı.
"Eee nasıl hissediyorsun? Dikenlerini kabul ettin mi?" Onunla ilk zaman yaptığım konuşmayı anımsadım. Bir kirpinin kendi dikenlerini sahiplenmesini anlatmıştı. Nereye giderse gitsin ona ait olan dikenler onun bir parçasıydı. Tıpkı içimde ki gücün benim bir parçam olması gibi ama benim durumum daha farklıydı. Bazen onun bilinçli olduğunu hissediyor etrafı yakıp yıkmasından korkuyordum.
"Kabul etmeye çalışıyorum." dedim düşünceli şekilde. "...ve birisine batırmamaya da." Geniş gülüşünü saldı. Ona katıldım. Omzumda ki kolunu sıklaştırıp yarı sarıldı. "Sahiplenmezsen batırırsın. O senin bir parçan Laya. Zarar vermekten korkma." Belkide haklıydı. Ateş tekrar ortaya çıkmadan bunu bilemezdim. Bu aralar oldukça derinliklerde buzdan hapishanede saklanıyordu. "Peki bir şey soracağım." Onaylayarak baktığında devam ettim. "Logan bunca zamandır kendini kabul etmedi mi? Bu kadar zor mu?" Bir diğer merak ettiğimde Logan'ın kontrolünü kaybetmesi. Özelliklede malum olayda... Ona engel olan bir şey vardı. Hiç bir zaman tamamen ileri gitmiyordu. Onun için yalvarmış olmam bile işe yaramamıştı. Lanet olay halen yanalarımı ısındırıyordu! Nasıl olmuştu da kontrolü kaybetmiştim!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECE KUŞU
Fantasy☾ Ruh Serisi 2 ☽ Layana Campbell, hemşirelik bölümünden yeni mezun olmuş genç bir kadındır. Artık hem evsiz, hem de işsiz olan Layana, büyük annesinin ona bıraktığı eve taşınır ve yeni bir iş bulur. Dışarıdan zeki, soğuk kanlı ve güçlü duran Layan...