1.BÖLÜM - KARARAN GÖKYÜZÜ

8.3K 706 221
                                    

BAŞLIYORUZ...
Hazır mıyız :)


“Karardı dünya, karardı gökyüzü... Tıpkı bakışların, tıpkı kalbim gibi buz tuttu her yer... Sen gittin benden, ben kal bile diyemedim. Belki içimizde eksik olan sadece sadakat değildi...”

2 SENE ÖNCE... (AYRILIK)
“Ferit yapma Allah aşkına, kızımız daha anasınıfına gidiyor ve ben senin dediğinin aksine ilgili bir anneyim.”
Adam alayla kahkaha attı, “Sen mi ilgili bir annesin?” diye bağırdı, “Sen ilgili bir anne nasıl olur bilmiyorsun bile. Sen anneliğin ne demek olduğunu dahi bilmiyorsun. Saçma sapan bir kariyer peşindesin, hayır mesleğin de meslek olsa, ben karşı gelmem zaten. Alt tarafı bir muhasebecisin. Neyi uzatıyorsun anlamıyorum? Hayat mı kurtarıyorsun, uzaya mı çıkıyorsun ne yani?”


Sahra adama bakıyordu sadece, bu muydu yıllar önce aşık olup da evlendiği adam bilmiyordu artık. Tanıyamıyordu onu...
“Bak Sahra, bugüne kadar bir şeyler yapmaya çalıştın, beceremedin. Anlaşılan beceremeyeceksin de. En azından evinde oturup kızına annelik yap.”

“Serap benim kızım ve ben ona annelik yapıyorum. Her şeyimi sorgulayıp, küçümse ama anneliğime laf söyletmem Ferit! Kızıyla iletişim halinde olamayan sensin! Onunla tek sohbetin ‘gelecek planlaması’”
“Bu kötü bir şey mi? Kızımın geleceğini senden çok düşünüyorum Sahra!” diye bağırdı adam.
“O sadece altı yaşında Ferit ve parka gitmek isteyen, oyun oynamak isteyen bir çocuk.”
Adam kadının dibine kadar geldi, “Ders çalışma saatinde değil! Duydun mu beni? O benim kızım, erkek doğuramadığın için babasının devasa şirketi o kızın olacak. O yüzden de parka gidip oyun oynamaya değil, evde kalıp ders çalışmaya ihtiyacı var! Senin gibi beceriksiz, saçma sapan mesleği olan bir kadın mı olsun?”

Sahra gözünden akan yaşı sildi, sonra da parmağından yıllar önce heyecanla taktığı o yüzüğü çıkardı, evine baktı, özenle, aylarca gezerek tek tek seçtiği eşyalara, en son da ona şaşkınca bakan kocasına, bir zamanlar aşık olduğu o gözlere... “Ben boşanmak istiyorum Ferit!”
“Ne?” diyordu ama kadının dediğine çok da inanıyor gibi durmuyordu. “Saçmalama, sen bensiz bir hiçsin! O çalıştığın kıytırık bürodaki müşterilerini bile ben buldum sana.”
“Hepsini bırakırım. Ben kendi başıma başaracağım. Sensiz!”

Adam derin bir nefes alıp verdi, “Sahra, saçmalama! Boşanma falan olmayacak! Sil aklından. Bizim kızımız var-”
“Ama bir evliliğimiz yok! Mutlu tekbir anımız yok! Ferit sen üniversitede tanıştığım, aşık olduğum adam olmaktan çoktan çıktın! Yapamıyorum ben seninle... “
Ferit onun kolunu tutup kendine çekti, “Kes sesini ve dizini kırıp otur. Evliliğinde başarısız oldu dedirtmem ben kendime. Yapamıyorsan da çabalayacaksın!”

Sahra kolunu çekip kurtardı adamdan, “Senin için tek sorun bu işte değil mi? Çevren! Onlar için mesleğini seçtin, onlar için benim mesleğimi küçümsedin, onlar bizi mutlu görsün diye tatillere çıktık, şimdi de onlar evliliğimizin bir rezalet olduğunu görmesin diye boşanmayacaksın, öyle mi?” Adamın kravatını tutup çekti, “Boşanacağım. Boşanmazsan yemin ediyorum iş yerime o ‘ciddiyetsiz’ bulduğun şortlarımla giderim. Sonbahar partine ‘değersiz’ bulduğun imitasyon takılarımı takarım ve Ferit Yazıcıoğlu eğer beni boşamazsan, beni bu evde zorla alıkoyduğunu cümle aleme duyurmakla kalmam, seni rezil ederim! Şimdi yukarı çıkacağım, önce kendi eşyalarımı toplayacağım, sonra da kızımın ve sen kılını bile kıpırdatmayacaksın!”

Dediğini de yaptı. Yukarı çıktı, önce kendi eşyalarını topladı. Tüm takım elbiselerini, adamın aldığı o saçma sapan davet kıyafetlerini es geçerek valizine yerleştirdi. İki valiz de dolunca kapıya koydu. Sonra kızının odasına gidip kızının eşyalarını topladı. Adamın kızı konusunda sorun çıkaracağını düşünmüyordu, çünkü kızına bakacak kimsesi yoktu. Bakıcı konusunda da çok katı olduğundan hep Sahra’nın kız kardeşi destek olmuştu onlara küçükken.

SAHRA ÇÖLÜ * İKİNCİ ŞANS SERİSİ IV  - FİNALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin