40.Bölüm - Yol Yakınken Dönelim

459 51 54
                                    

  İlk defa red cevabı almayan Cihad bir süre yaşadıklarının gerçek olduğuna inanamadı. Kalbindeki heyecanı susturabilmek için içten içe kasılıyor, sevincini dağa, taşa, kuşa anlatmak için son nefesine kadar deli gibi koşarak bağırmak istiyordu. Olmuştu. Bu kez asil kokulu sevdiceği ona tamam demişti. Helali olmayı kabul etmişti.

"Eve gidince şükür namazı kılmalıyım" dedi içinden söylediğini sanarak.

- Neden?

Süheyla'nın sorusuyla içinden söylemediğini anlayıp toparlamaya çalıştı.

- Yani bu anı çok beklediğim için. Rabbime teşekkür etmek istedim. Çok bekledim derken yanlış anlamayın. Asla pişman değilim. Pişman olunacak bir durum yok. Beklemekte güzeldi. Her şeyin yeri farklı sizinle. Yani siz olunca güzelleşiyor her şey. Çok mu konuştum?

Tebessüm ederek önüne bakıyordu Süheyla. Cihad'ın heyecanlandığında konuşkan olduğunu öğrenmişti o an. Telaşından cümlelerini karıştıracak hale gelmesi hoşuna gittiyse de çaktırmama çalışıyordu. Zira kolay değildi temiz aşka sahip olmak, güzel kalabilmek. Bu cümlelere de böyle yansıyordu işte.

- Yok estağfurullah. Heyecanınızı anlıyorum. Peki şimdi ne olacak? Yani nasıl bir süreçten geçeceğiz?

- Ailemle tanışmanızı çok isterim. Özellikle de annemin sizi görmesini.

Üzülmüştü. Kalbinden çıkmayan ok daha fazla acıtıyordu şimdi. Kimden istenecekti ve evleneceği adamın ailesiyle kimler tanışacaktı aklında dönüp duruyordu. Çevresinde yorum yapacak kimsesi dahi yoktu. Bu zamana kadar hissetmediği yalnızlığın acısını şimdi kat kat fazlasıyla yaşıyordu.

- Hayatımda o kadar çok yerine oturtmam gereken taşlar var ki, yorulup vazgeçecekseniz şimdiden konuşup yolları ayıralım. Zira herkeste olduğu gibi ailesel tanışmalar, kız istemeler bizde olmayabilir. Yani her şey olması gerektiğinden başka yollara sapabilir.

- Neden böyle söylüyorsunuz? Benden yana şüpheleriniz mi var? Biz lise çağındaki insanlar değiliz Süheyla Hanım. Görünüşe aldanıp zorluk karşısında kaçacak değiliz. Sevdik mi ahlakını severiz. Sevdik mi imanını severiz. Sevdik mi imanındaki Yaradanı görüp daha çok severiz. Sevdik mi asaletini, duruşunu severiz. Hayata ne gözle baktığıyla ilgileniriz. Ondan sonra yüz güzelliği zaten kendiliğinden oluşur. İster istemez insan en son ona vurulur...

...

Asil Kokulu KadınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin