°26°

13.2K 405 39
                                    

Merhaba,oy&yorum yapmayı unutmayın lütfen💗

Bölüm Şarkısı: Pinhani•Çok Aşık
~

"Tolstoy, 'İnsanın kalbine sevgi hükmeder.' demiş. Şuna eminim ki,tek kalbe değil, âşık olduğun andan itibaren her zerrene hükmeder."

3 Yıl Önce

"Anne, benim bir yere kadar gidip gelmem gerekiyor, çok önemli, çok çok önemli bir şey oldu!"

Annem mutfaktan çıkıp önlüğünü çıkarırken bana da sordu: "Saat geç oldu Berrak, baban gelir birazdan, ne işin var bu kadar önemli?"

Harika! Ne diyecektim şimdi?

"Eee şey, markete gitmem lazım, evde hiç ekmek ve çikolata kalmamış!" Annemin kaşları düz bir çizgi hâlini aldı. Sanki, bunu mu dert ediyorsun, der gibiydi. "Babana söyle, gelirken alsın."

"Olmaz! Oradan da Gözde'ye gidip Edebiyat fotokopisi alacağım, yarına ödev verdi hocamız, şimdi babacığım onların evine kadar yorulmasın, zaten işten geliyor, yoruluyor, bir de bu çıkmasın."

Annem birkaç saniye düşündükten sonra son söylediklerimin doğru olduğunu düşünüp "İyi hadi git, geç kalma sakın, başka yerlere uğrama!" Dedi.

Anneme yalan söylemenin utancıyla kısa keserek bordo çizmelerimi ve karbeyazı montumu giyinip kendimi Akasya Sokağına attım. Yalan söylemekten hiç hoşlanmasam da, başka türlü bu saatte mümkün değil izin vermezdi.

Ciğerlerim temiz havayı solurken hızlı adımlarla bizimkilerle hep buluştuğumuz yere yürümeye başladım. Gözüm kapalı bildiğim bu sokaktan her daim yürürken bile içimi huzur ve sevinç kaplar, kalbimi pır pır ettirirdi.

En sonunda gelmemi söylediği araziye geldiğimde Akasya Mahallesinin tonton teyzesi Elmas teyzenin bahçe duvarından atladım ve kocaman çorak araziye girdim.

Beynim nerede olduğunu sorgularken sonunda en köşedeki duvarın üzerinde oturduğunu fark ettim. Ben hemen oraya doğru yürümeye başlarken o, başını eğmiş şekilde duruyordu. Sonra sesimi duymuş olacak ki başını yerden kaldırdı ve maviş gözlerini benimle buluşturdu.

Yanına ulaştığımda birkaç saniye sorar gözelerle konuşmasını, beni bu saatte neden buraya çağırdığını söylemesini bekledim ama o, ağzını açıp tek kelime etmeyince ben de gerisingeri yanı başına oturdum ve gri bulutlarla kaplanmış kasvetli gökyüzünü izlemeye başladım.

En sonunda dayanamayıp başımı sağa doğru çevirdim ve Asrın'ın omzuna dokunarak irkilmesini sağladım.

"Asrın, iyi misin sen? Hem bu saatte beni ta buralara kadar çağırıyorsun hem de susuyorsun! Ne oldu, ne diyecektin?"

Durgun duran başını tekrar önüne döndürdü. "Sana çok bir şey söyleyecektim, o yüzden çağırmıştım..." dedi ama cümlesinin devamını getirmedi.

Devam et, dercesine başımı salladım. "Eee, söyle işte." dediğimde başını olmaz dercesine sallayıp "Ama geri vazgeçtim. Seni de buraya kadar yordum ya, kusura bakma." dedi.

AYRILIK | Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin